Erdoğan ve Museveni'nin toplantısında renkli dakikalar

Resmi bir ziyaret için Uganda'da bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Uganda Cumhurbaşkanı Yoweri Museveni ile birlikte ortak basın toplantısı düzenledi.

Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:

"Uganda, Doğu Afrika ve kıtanın meseleleri ile de yakından ilgileniyoruz. Uganda’nın geçtiğimiz yıllarda kıtadaki Ebola salgınıyla mücadelede oynadığı rolü de takdir ediyoruz. Sağlık alanında önemli başarılara imza atıldı. Ülkemizde bu süreçte batı Afrika’nın Ebola ile mücadelesine 5 milyon dolar katkıda bulundu. Uganda milenyum kalkınma hedeflerine anayasasında yer vererek bu alandaki amaçlarını ortaya koymuştur. Bu hedeflerin de aşırı yoksulluğun yarıya indirilmesi ve AIDS tedavisine erişimin sağlanması gibi önemli olanlarını hayata geçirmiştir. Bu güzel ülkenin çalışkan insanlarının Afrika’nın ilk güneş enerjisiyle çalışan otobüsünü ürettiğini öğrendim. Tebrik ve takdirlerimi ifade etmek isterim.

Malum Afrika’nın 54 ülkesi var. Şu anda 30 ülkesinde büyükelçi bulunduran bir ülkeyiz. Özellikle Doğu Afrika’nın kalkınmasına büyük önem veriyoruz, çabalarına yardımcı olmaya çalışıyoruz.

ERDOĞAN, UGANDA ATASÖZÜNÜ HATIRLATTI

Özellikle 2004 yılından itibaren Somali’nin ayağa kalkması için bölge ülkeleri ile birlikte büyük çaba harcıyoruz. Burada bir gerçeğin altını çizmem lazım. Burada Uganda’nın çabalarının altını çizmem lazım. Burada bir Uganda atasözünü ifade etmeden geçemem. 'Eti çiğneyebilen dişler, birlikte olan dişlerdir.' Bu yaz yapılacak seçimlerin suhuletle gerçekleşmesini, bölgenin huzuruna katkıda bulunmasını diliyorum.

GENİŞ BİR ELÇİLİK İNŞA ETMEK İSTİYORUZ

35 yıldır terörle mücadele eden ülkemizde biz bunun bedelini çok ağır ödedik, ödüyoruz. Bölgenin en önemli tehdit unsuru şu anda mezhepçiliktir. İkincisi ırkçılık unsurudur. Ve ne yazık ki ırkçılık unsuru da terörizmi teşvik eden en önemli başlıklardan biridir. Aslında bizim değerlerimizde ne Arap’ın Arap olmayana ne de Arap olmayanın Arap’a üstünlüğü yoktur. Üstünlük yaratıcıya yakınlıkladır. Bizim için asla makam, mevki, ırk bunların hiçbirisi takdir sebebi değildir. Üçüncüsü terörizm. Bizler bugüne kadar çok büyük bir mücadele ortaya koyduk.

İstiyoruz ki Uganda’da kirada değil de şöyle genişçe bir alanda çok daha büyük bir elçilik binasını inşa edelim.

Türkiye’nin Afrika’da hiçbir sömürgeci geçmişi olmamıştır. Kazan kazan temelinde iş birliği yapmak istiyoruz. Alt yapı, üst yapı bu tür alanlarda tecrübelerimizi Uganda ile paylaşmaya hazır olduğumuzu ifade ettim. Biz Uganda’nın geleceğinin parlak olduğunu biliyorum. Ziyaretimin hayırlı olmasını, Beyaz Nil kadar güzel geçmesini temenni ediyorum."

MUSEVENI: TÜRKİYE ÇOK GELİŞTİ

Uganda Cumhurbaşkanı Museveni ise şunları söyledi: "Türkiye ile Uganda arasında kullanılabilecek çok büyük bir potansiyel var. Ancak bu potansiyel bizler bir araya gelmezsek faydalanılamayacak bir potansiyel. Bu sabah birlikte görüştük ve bunların bazıları anlaşmalarla sonuçlandırıldı. Diğer konular ile önümüzdeki günlerde sözleşmelerle neticelendirilecek. Türkiye’nin liderliği sadece Uganda için değil diğer Afrika ülkeleri içinde örnek oluyor. Türkiye yakın bir geçmişe kadar dünyanın en gelişmiş ülkeleri arasında değildi. Potansiyeli olan bir ülke olmasına rağmen bu potansiyel hayata geçirilmemişti. Türkiye’nin bu yenilikçi liderliği sayesinde Türkiye son 10,5 yıl içinde çok büyük yol kat etti."

Soru cevap bölümünde ise her iki lider de AB ve BM'yi eleştirdi. Erdoğan, "Biz BM nasıl adım atarsa atsın Somali’yi bugüne kadar yalnız bırakmadık, yalnız bırakmamaya da kararlıyız. Hep söylüyorum, dünya 5’ten büyüktür diyorum. Dünyanın en güçlü ülkeleri sayılan bu 5 ülke daimi üyedir. Bu üyeler dünyanın kaderini belirlemektedir. Yeri geldiği zaman Uganda’da yer almalı, Türkiye de yer almalı" dedi. 

Museveni ise Somali ile ilgili olarak endişelendiği konunun, AB’nin bir fon sağlayıp sağlamaması olmadığını belirterek, "Biz Afrikalılar ister Avrupalılar ister başkaları olsun onlar olmadan problemlerimizi çözebilecek durumdayız. İdi Amin’i yendik, o zaman AB neredeydi?" diye konuştu.