Oluşturulma Tarihi: Haziran 13, 2004 00:00
ABD ziyaretindan dönen Başbakan Tayyip Erdoğan, İstanbul
Atatürk Havalimanı'nda gezisiyle ilgili bilgiler verdi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Türkiye'nin, bölgesinde barış, dostluk ve sevgi için bir sigorta olduğunu” söyledi.Türkiye olup bitenleri izleyen bir ülke değil, sahada meydana gelen tüm projelere katkıda bulunabilecek bir durumdadır. Özellikle orta Dogu ve kuzey Afrika'daki sorunların çözümüne katkıda bulunmaktan memnunuz.G-8 Zirvesi'nde Irak'ta dışarıdan dayatmacı bir anlayışın istenen gelişmeyi gerçekleştirmeyi geciktireceğini, belki de hiç olmayacağını anlattıklarını belirten Erdoğan, "terörden kurtulmayı istiyorsak, hep birlikte ortak mücadele platformunun oluşturması gerektiğinde ısrarcı olduk" dedi.Başbakan Erdoğan, “Çok çalışmamız gerekiyor. Dünyayla ülkemizi kaynaştırmamız gerekiyor. Olayları tribünden izlerseniz bu olmaz. Masada olmamız lazım. Şu anda içe kapanma anlayışını kırdığımıza, aştığımıza inanıyorum. Sivil toplum örgütleri ve işadamlarıyla, Türkiye ile dünyayı birleştirmek için geziyoruz” diye konuştu. İsrail-Filistin sorununun giderilmesi için arabuluculuk teklifinin hatırlatılması üzerine de Erdoğan, arabuluculuk teklifini kabul edeceklerin taraflar olduğunu ifade etti.Erdoğan, “Biz, böyle bir role hazır olduğumuzu ifade etmiştik. Ülke olarak barışın sağlanması için her türlü göreve hazırız. Türkiye, bölgede barış, dostluk ve sevgi için bir sigortadır. Kolayı herkes başarıyor. Önemli olan zoru başarmaktır” dedi.ABDULLAH GÜL'ÜN GÖRÜŞMESİ ÖNEMLİ BİR AŞAMADIRBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan, ”Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün, başbakan yardımcısı sıfatıyla Zana ve arkadaşlarıyla görüşmesi, Türkiye'de çok önemli bir aşamadır” dedi.DEHAP Genel Başkanı Tuncer Bakırhan'ın, “Kürt sorununda hala adil ve demokratik bir çözüme ulaşılamadığı ve bu alanda genel af beklentisi olduğu” yönündeki açıklamasıyla ilgili bir soru üzerine Erdoğan, “Hükümetin, programı içindeki tüm açılımları yaptığını ve bu açılımları anlamakta zorlananlar varsa bu konuda bir şey diyemeyeceğini” söyledi.Halkın ve dünyanın, yaptıkları bu açılımları takdirle andığını, hala bunu anlamakta zorlananlara üzüldüğünü ifade eden Erdoğan, şunları kaydetti:“Şu andaki hükümet Cumhuriyet tarihinde atılmamış adımları atmıştır. Artık bunları görelim. Kopenhag siyasi kriterleri çerçevesinde cesaretle bütün riskleri göze alarak her şeye rağmen bu adımları atmıştır. Ama bu adımlar atılırken hala kalkıp da 'şu sorun var', 'bu sorun var' denilirse bu bizi üzer. Kaldı ki Türkiye sorunları bir anda bitecek bir ülke değil. Sorunları çok olan bir ülke. Bu sorunların bir kısmı zaman içerisinde halledilecektir. Takdir edeceksiniz ki bir doğum bile bir anda olmuyor, 9 ay 10 günde oluyor. Erken olursa sağlıksız doğum olur. Bunun da sağlıklı bir şekilde oluşmasına gayret sarf ediyoruz. Hükümet siyasi iradesini Türkiye'de hep bardağın dolu tarafına bakarak sürdürmektedir. Bundan sonra da bu şekilde devam edecektir.” Başbakan Erdoğan, bir gazetecinin, “Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Leyla Zana ve arkadaşlarını kabul ederek görüştü. Talep olması halinde siz de kabul eder misiniz?” sorusuna, “Kabul etmemem için hiçbir neden yok. Edilir tabii, neden edilmesin? Nasıl bakanla görüştüyse bizimle de görüşür” dedi.Erdoğan, “Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün, başbakan yardımcısı sıfatıyla Zana ve arkadaşlarıyla görüşmesi Türkiye'de çok önemli bir aşamadır” diye konuştu.İSRAİL İLE İLİŞKİLERBaşbakan Erdoğan, Türkiye ile İsrail'in ilişkileri konusundaki bir soru üzerine de, İsrail halkına karşı dost bakışlarını her zaman söylediklerini ve tüm açıklamalarının da dünyadaki Yahudiliğin menfaatini içeren açıklamalar olduğunu söyledi.Ülkenin yönetiminde bazı yanlış adımlar olduğunu ve bunu her defasında dile getirdiklerini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:“Bu İsrail ile olan münasebetlerimizi asla zedelemez. Askeri, siyasi, ekonomik, ticari, bunları aynen sürdürüyoruz. Ama İsrail ile bunları sürdürmek, Filistin ile münasebetlerimizi kesmemiz anlamına gelmez. Biz onlarla da sürdürürüz. İran ile de sürdürürüz. Hangi ülkeyle nasıl bir görüşme içinde olacağımızı bizim dışımızda birileri belirleyemez. Biz bunu belirleriz. Bunu da her yerde 'kazan-kazan' esasına yönelik belirleriz. Attığımız adımlar buna yönelik. Bundan sonra da buna yönelik olacak. Ortadoğu'da barışın, dostluğun tehdit altında olmasını asla istemiyoruz. Barışa ve dostluğa nasıl katkıda bulunabiliriz, bunun gayreti içindeyiz. İsrail yönetimi de bunu artık takdir etmelidir, anlamalıdır.”ZİYARETİN ASIL HEDEFİ G-8Ziyaretin asıl hedefinin G-8 Zirvesi olduğunu ifade eden Erdoğan, bununla birlikte ABD'deki birçok etkinliğe katılma ve oradaki görüşmeleri gerçekleştirme fırsatı bulduklarını söyledi.Erdoğan, zirveyle ilgili tüm gelişmeleri yakından izleme fırsatı bulduğunu ve Türkiye'nin “demokratik ortak” sıfatıyla zirveye katıldığını belirterek, zirvede, Türkiye'nin kanaat ve düşüncelerini bütün içtenlikleriyle ortaya koyma fırsatı bulduklarını dile getirdi. “Yani Türkiye artık tribünden dünyada olup bitenleri izleyen bir ülke değil, sahada bizzat tüm oluşumların içinde olmak suretiyle, meydana gelecek ve uygulanabilecek olanlara katkıda bulunma gayreti içerisinde olan bir ülke durumundadır” diyen Erdoğan, bunu G-8 Zirvesi'nde de ifade ettiğini söyledi.Zirvede özellikle Ortadoğu ve Kuzey Afrika'daki gelişmelere ilişkin katkıda bulunduklarını belirten Erdoğan, toplantı çerçevesinde AB ile birlikte bazı Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülke liderlerinin katılmış olduğu bir çalışma yemeğinde, bu bölgelerdeki ülkelerin gelişimine yapılabilecek siyasi, ekonomik, ticari ve kültürel katkıların ele alındığını bildirdi.Erdoğan, şöyle devam etti:“Ağırlıklı konulardan bir tanesi de bu bölgelerdeki terör olmuştur. Teröre karşı ne yapılması gerektiği konuşulmuştur ve bizler terörün bir netice olduğunu, dolayısıyla bu sebep-netice ilişkisini iyi kurmamız ve değerlendirmemiz gerektiğini vurguladık. Sürecin de şu veya bu sebepten değil, 11 Eylül'den itibaren başladığını, Afganistan, Irak ve İsrail-Filistin gelişmelerinin iyi değerlendirilmesi gerektiğini, varlıklı ülkelerin yoksul ülkelere sahip çıkması, desteklemesi gerektiğini özellikle vurguladık. Çünkü terörün en önemli gerekçelerinden bir tanesinin yoksulluk ve yokluk olduğunu, teröristin ölüme ve öldürmeye inandığını, buna ise dünyada sermaye çevrelerinin, hatta sermaye noktasında güçlü ülkelerin destek verdiğini ve bunun iyi değerlendirilerek masaya yatırılması gerektiğini de özellikle vurguladık.”“HALKIN TEPKİLERİ DEĞERLENDİRİLMELİ...”İstikrarlı bir Ortadoğu'nun meydana getirilmesi, bu konuda demokratik sürecin Ortadoğu ve Kuzey Afrika'da işletilebilmesi için bunun altyapısının iyi oluşturulması gerektiğini kaydeden Erdoğan, bu yapılırken, söz konusu ülkelerin gelenek, görenek ve sosyal altyapısının göz ardı edilmemesinin önemini vurguladığını söyledi.Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:“Burada yapılacak uygulamalarda halktan gelecek tepkiyi değerlendirmenin çok önemli olduğunu, dayatmacı bir anlayışın netice almayı geciktireceğini, belki de hiç olmayacağını dile getirdik. Bölgeye demokrasi ve refahın gelmesi için atılacak tüm adımlarda Türkiye olarak üzerimize düşen her görevi yerine getirmeye hazır olduğumuzu söyledik. Eğer barışın küreselleşmesini istiyorsak, sevginin dünyada egemen olmasını istiyorsak, şu anda yaşamakta olduğumuz, gerek kendi ülkemizde gerek çevre ülkelerdeki terörden kurtulmak istiyorsak, o zaman hep birlikte uluslararası bir mücadele platformu oluşturmamız lazım. Bunlar kısmen yayınlanan deklarasyona girmiş olan ifadelerimiz oldu.”TÜRKİYE'NİN TURİZM BAŞARISIGezisi sırasında yaptığı diğer temaslar ile katıldığı etkinliklere de değinen Erdoğan, herkese Türkiye'yi ziyaret etmeleri tavsiyesinde bulunduklarını bildirdi. Türkiye'de turizmin gelişimine ilişkin aldığı olumlu tepkilere değinen Erdoğan, “Türkiye'nin turizm atağını dikkatle takip ediyorlar ve Türkiye'nin Amerika'da daha iyi tanıtılmasını istiyorlar. Chicago Belediye Başkanı'nın hanımı kısa bir süre önce Türkiye'de imiş. 10 gün kadar burada kalmışlar. Hanımefendi, Türkiye'yi anlata anlata bitiremiyor” dedi.Türkiye'nin önemli bir turizm atılımı gerçekleştirdiğini vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:“Türkiye, bu yıl ilk 5 ayda turizmde geçen yıla göre yüzde 50 bir artış kaydetmiş durumda. Yıl sonuna kadar bu performansın inşallah bu şekilde devam etmesi halinde, Türkiye artık turizmde Cumhuriyet tarihinin en büyük rekorunu kırmış olacak. Tabii altyapıda ciddi çalışmalar yapıyoruz. Bu çalışmalarla birlikte 2 yıl içerisinde artı 100 bin yatağa daha kavuşmuş olacağız. Bugüne kadar sahip olduğumuz turizm potansiyelini düşünen bir ülke olarak, artık kongre turizmine geçmek suretiyle, İstanbul'u dünyanın en büyük kongre merkezi, Antalya'yı ikinci bir turizm merkezi haline getirmek istiyoruz. Bunun yanında yayla turizmi ve kış turizmi ile diğer bütün turizm faaliyetlerine yönelik çalışmalar zaten yapılıyor. Bundan sonra da bu çalışmalar sürdürülecektir.”Başbakan Erdoğan, basın açıklamasının ardından Üsküdar Emniyet Mahallesi'ndeki evine geçti. Erdoğan, evine girmeden önce, evinin karşısında bulunan “Berber Hüseyin”e girerek, traş oldu.
button