Güncelleme Tarihi:
İşte Erdoğan’ın konuşmasından satır başları:
Bu tablet bilgisayarlar tamamen yerli tasarımlarla ülkemizde üretildi. Tabletlerimiz birçok bakımdan piyasadakilerden daha üstün niteliklere sahip.
Biz çok derin bir ilim geleneğinin, ilimle yoğrulmuş irfanın temsilcisi bir milletiz. İlim anlayışımız taklitçiliğe, tekrara dayanmaz. Bizde ilim önce gönülle yapılır. İlmin peşine özellikle kazanç için değil hakikatlere ulaşmak için düşülür. Çağının önüne geçemeyen ilmin bizim nezdimizde bir kıymeti yoktur.
Biz de 12 yıl boyunca önceliklerimizin en başına eğitimi aldık. Milli bütçenin yarısını eğitime ayırdık. İkinci sıraya sağlığı koyduk. Eğitim, sağlık, adalet ve emniyet dedik.
Ben İstanbul’da okudum. İmkanlar öyle sınırlıydı ki.. Bir sırada 3 öğrencinin oturduğu okullarda biz eğitim öğretim gördük. 70 kişilik sınıflarda.. Bu 100’e kadar çıkıyordu onu söyleyeyim. Kırtasiye dükkanlarının önünde kuyruğa girerdik acaba kitaplarımızı temin edebilir miyiz diye… Okulda abilerimizden teksir notları derdik, saman kağıdından ilkel bir makinesi vardı. O teksir notlarını abilerimizden satın almak isterdik, abilerimiz de bize vermezdi. Çalakalem notlarımızı alır ve eğitimimize devam ederdik.
Yılın başından itibaren sıraların üstünde kitaplarınızı bulacaksınız dedik. Ve çocuklar okullara başlarken kitapları buldular. Ücretsiz olarak verdik. Niye? Çünkü eğitime çok önem veriyoruz. Kalemi, kağıdı paranızla bile alamadığınız dönemlerden bu ülke geçti.
Okula ulaşmak için kilometrelerce yol yürümek gerekiyordu. Ben 45 dakikada ilkokula gidiyordum. Orta öğretim hayatım zaten yatılı olarak geçti. Biz bu kara günleri çocuklarımız yaşamasın diye eğitim altyapısını geliştirmek için çabaladık. Bugün ülkemin yüzde 75-80’inde 30 kişilik ve altı sınıflar var.
Eğitimde 4+4+4 sistemine geçerek darbe döneminin ürünü haksızlıklara son verdik. Meslek liseleri, imam hatipler, düz liseler arasındaki ayrımcılığı ortadan kaldırdık. Bu yarışın içinde bu başı örtülü bu açık diye kimsenin ayrım yapmaya hakkı yok. Ortaokulda, lisede başörtüsü serbest dedi Danıştay. Bu karar adaletsizliğin giderilmesidir.
Benim 2 çocuğum da başörtülü oldukları için Türkiye’de üniversite okuyamadılar. Erkek evladımın bir tanesi katsayıdan dolayı Boğaziçi’ne puanı tutmasına rağmen katsayı engeli nedeniyle burada okuyamadı. Harvard’da mastırını yaptı. Demek ki oluyormuş. Niye engelliyorsunuz. Büyük kızım ABD’nin en önemli üniversitesinden doktorasını yaptı.
Şimdi hukuk ve adaletten Kuran ve siyer öğrenimine kadar pek çok dersi müfredata yerleştirdik. Bir nesil tarihini, dilini, dinini bilmiyorsa o neslin geleceği yoktur. Yoksulluk nedeniyle okula gidemeyen öğrenciler vardı. Annelere bundan dolayı özel burslar verdik.
Şu anda ülkemizde vakıf üniversiteleri dahil 193 üniversite var. Üniversite olmayan ilimiz var. Üniversiteyi öğrencinin ayağına götürdük.
Bazıları Fatih projesi sona erdi diyor. Bunu neye dayanarak söyledikleri belli değil. Madem proje bitti. Bugün dağıtılacak tabletlere ne diyeceksiniz?
Dert ne? Siyaseti dürüst yaparsanız ülke de millet de kazanır. Çamur at izi kalsın mantığıyla yapılan siyasetin kimseye faydası olmaz.
Yine birileri çıkmış bu kadar üniversite açılması hatadır diyor. Eğitim kimsenin tekelinde değildir, olamaz. Eğitim de sağlıkta ulaşımda sadece parası olanların değil tüm milletin hakkıdır. Bize devlet olarak düşen bütün gençlerimize eğitim yapabilecekleri imkanı hazırlamaktır.
Ne yaparsanız yapın çok çabuk unutuluyor. 12 yıl önce nasıl bir Türkiye… Bugün nasıl bir Türkiye…
Şu anda burs ve kredi talebi için müracaat eden üniversite gençliğinin eli boş geri döndürüleni yoktur.
Birileri tabela üniversitesi diyerek çamur atsın. ABD’yi gezsin dolaşsınlar. Öyle üniversiteler var ki bir apartmanı satın almış orada üniversite eğitimi veriyor. Mesele teoride kalmak değil pratiği süratle geliştirmek.
Üniversitedeki hocalarımız da gençlerimizin eğitim kalitesini her yıl daha da güçlendirecektir. Yeni Türkiye’nin inşasında en büyük görevi üniversitelerin üstleneceğine inanıyorum.
Bu cehalete çıkmaz sokak diyebilen gençlik. Bu gençlik elinde silahla dolaşan bir gençlik olmayacak. Elinde kitabıyla dolaşan bir gençlik olacak. Bizim zamanımızda kitap kalem bulmak zordu ama yüksek ideallerimiz vardı.
Önümüzdeki dönemde ülkemizin yeni Alparslan’ı, Fatih’leri, yeni Gazi Mustafa Kemal’leri çıksın.
2023 bu yol haritasının ilk istasyonudur.
Benim sizden isteğim, bu tabletleri interneti amacına uygun olarak kullanmaktır. Bilgisayarın sanal dünyasında kaybolup gerçek dünyadan, kitaplardan uzaklaşmayın. Asıl olan kitap, kalem, kağıt, öğretmen, onun size aktardığı irfandır.