Güncelleme Tarihi:
2009’da Hollandalı sosyal liberal parti Democrats 66’dan AP’ye seçilen ve AP’nin Dış İlişkiler Komitesi’nde de yer alan 34 yaşındaki vekil, şu anda AP’nin “dış politikada dijital özgürlükler stratejisi” raporunu hazırlıyor. Schaake şunları söyledi:
TEMSİL SORUNU: Gösterilerin Türkiye’nin dört bir yanına yayılması, yıllardır gelişen derin bir kutuplaşmayı ifşa ediyor. Türkiye’de birçok insan siyasi partilerin kendilerini temsil etmediğini düşünüyor, hakları ve özgürlükleri konusunda endişeleniyorlar. Basının ve dijital özgürlüklerin baskı altında olduğu gerçeği ve yüzde 10’luk seçim barajı, eleştirel bir tartışmanın ve çoğulcu bir demokrasinin gelişmesine izin vermiyor.
HAKİKAT ÂNI: Hükümetin sorumluluğu üstüne alıp hukukun üstünlüğünü sağlaması temel bir gereklilik. Temel özgürlükler ve hukukun üstünlüğü başlıkları, AB müzakerelerinde ilk açılıp en son kapanan fasıllardır. Bu, Erdoğan hükümeti için hakikat ânıdır. Hükümeti, öncelikle polisin aşırı güç kullanımına son vermeye ve insan haklarına saygıya davet ediyorum. Ama aynı zamanda gerçekten demokratik bir topluma katkıda bulunacak uzun vadeli reformlara kendisini adamaya da...
AB LİDERLERİ GİTMELİ: Hükümet şimdi demokrasinin “herkese tek bir oy” ilkesinden öte bir şey olduğunu göstermelidir. AB, Türkiye’deki tüm insanların haklarına ve özgürlüklerine inanmaktadır. En üst düzey AB liderlerini en kısa zamanda Türkiye’ye gidip hükümetle muhalif hareketler arasında görüşmelerde arabuluculuk yapmaya davet ediyorum.
İLGİNÇ METAFOR: Başbakan’ın bir sosyal medya platformu hakkında bu kadar kuvvetli ifadeler kullanması çok şey söylüyor. Kendi için bu tarafsız bir platfordur, sadece insanlara kendilerini ifade verme imkanı sağlar. Başbakan Erdoğan da 2.7 milyonu aşkın takipçisine tweet atmayı sürdürüyor. Ama kendisi kimseyi takip etmiyor. Umalım da bu durum, hükümetin sadece mesaj gönderip halkını dinlemediğini gösteren bir metafor olmasın.