Erdoğan, Gates onuruna yemek verdi

Güncelleme Tarihi:

Erdoğan, Gates onuruna yemek verdi
Oluşturulma Tarihi: Ocak 29, 2006 23:04

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, küresel rekabet ve üstünlük yarışının ne silah, ne de konvansiyonel sanayi ile olduğunu ifade ederek, “Kim daha çok bilgi üretiyorsa, o daha güçlü oluyor. Ne yazık ki Türkiye'nin bilgi teknolojileri pazarının GSMH'daki payı sadece binde 7 civarında” dedi.

Haberin Devamı

Başbakan Erdoğan, Dolmabahçe Sarayı'nda Microsoft Başkanı Bill Gates onuruna akşam yemeği verdi.

Erdoğan, yemekte yaptığı konuşmada, Osmanlı imparatorluğunun armağan ettiği bu ayrıcalıklı mekanda bir araya geldiklerini belirterek, Gates'e “hoşgeldiniz” dedi.

Salonda yer alan konukların modern Türkiye'nin mimarları olduklarını ifade eden Erdoğan, sanayi, ticaret, finans ve hizmet sektörlerinin önde gelen temsilcileri ile iş dünyası ve sivil toplum örgütü temsilcilerinin salonda yer aldığını kaydetti.

Bill Gates'in geçen yıl Ankara'ya geldiğinde çok kısa süre kaldığını, ama kendisinden yeniden geleceğine ilişkin söz aldıklarını hatırlatan Erdoğan, Gates'in sözünü tuttuğunu, bir kez eşiyle birlikte tatile geldiğini, bunun da ikinci ziyareti olduğunu söyledi.

Haberin Devamı

Erdoğan, bu ziyarette Gates'e, bu ülke insanlarının nasıl sıradışı ve ele avuca sığmaz olduklarını, fırsat yakaladıklarında nasıl harika işler yaptıklarını anlattığını belirterek, bugün burada da kendisine anlatılanları görme fırsatı bulacağını kaydetti.

Türkiye'nin 2005'te dış ticaret hacminin 200 milyar dolara yaklaştığını, GSMH'nın 350 milyar dolar, satın alma paritesinin de 600 milyar dolar olduğunu vurgulayan Başbakan Erdoğan, şöyle dedi:

“Bugün dünyanın 17. büyük ekonomisiyiz. 72 milyon nüfusumuz var. Türk ekonomisinin sadece son 3 yılda ortalama büyüme hızı yüzde 7.5 olmuştur. İşte bu, hükümetin sağladığı istikrar ortamının sonucudur. Tabii ki bu sihirbazlıkla olacak bir iş değil. Bilgi teknolojileriyle içimizi dışımızı yeni baştan biçimlendirmekle olacak bir iş.”

Başbakan Erdoğan, artık bilgi çağında yaşandığını, bu çağda ”gelişmiş, az gelişmiş ya da gelişmekte olan ülke” tanımlarının geride kaldığının ifade edildiğini, artık “akıllı, daha akıllı ve en akıllı” ülkelerin olduğunu ifade etti. Bunun anlamının açık olduğunu belirten Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Küresel rekabet ve üstünlük yarışı artık ne silah, ne de konvansiyonel sanayi ile oluyor. Kim daha çok bilgi üretiyorsa, o daha güçlü oluyor. Ne yazık ki Türkiye'nin bilgi teknolojileri pazarının GSMH'daki payı sadece binde 7 civarında. Yani OECD ortalamasının 4'te biri. Bu durumun bir iyi, bir de kötü tarafı var. Kötü tarafı, binde 7'nin çok küçük bir rakam olması. İyi tarafı ise bir pazar patlaması yaşanacağı. Sadece bilgi teknolojisinin boyutuna bakmak yeterli değil. Yazılım, donanım ve hizmetlerdeki mevcut durumu ayrı ayrı ele alacak olursak, şunları görürüz; bilgi teknolojilerinin GSMH içindeki yeri donanımda OECD'nin yarısı, yatırımda 6'da biri, hizmetlerde ise neredeyse 8'de biri. Bu durumun istediğimiz seviyede olmadığı aşikardır. Hükümet olarak bunun potansiyeli ve tarihi birikimiyle Türkiye gibi bir ülkenin imajının orta gelişmiş teknolojilere dayalı, sanayi yatırımları için ucuz emek cenneti olarak kalmasına izin veremeyiz. Emeği hafife alıyor değilim, ama bizim için, daha pahalı işçilik saatini, akıl ve emeği, kalifiye elemanı rekabetçi bir biçimde geliştirme ihtiyacımız var.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!