Güncelleme Tarihi:
Türkiye’nin AB üyeleğini tartışma konusu yapanların, bunu gündelik siyasetin malzemesi olarak kullananların, yeni şartlar sürüp engeller çıkaranların ne yazık ki gereken vizyon ve ufku sergileyemediklerini söyleyen Erdoğan, "Şu anda enerjiyle ilgili herşeyi halletmiş olan Türkiye’ye, enerji faslını açmakta hala tereddüt edenler, aslında bu faslı Türkiye’ye bir tehdit unsuru olarak kullanıyorlar ve bunlar şık değil. Türkiye, bunları da yutmuyor. Bunları da çok iyi biliyoruz. Türkiye’nin üyeliği ile kazanan sadece Türkiye olmayacak. En az Türkiye’de Avrupa’da kazançlı çıkacaktır fakat Avrupa bu konuda çok geç kalıyor" dedi.
2030 YILINA KADAR 26 TRİLYON DOLARLIK YATIRIM GEREKLİ
2007 yılında dünyanın birincil enerji talebinin 12 milyar ton petrol eşdeğeri düzeyinde olduğunu belirten Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, şunları söyledi:
2030 yılında bu talebin 16.8 milyar ton petrol düzeyine ulaşacağı tahmin ediliyor. Özellikle bu talep artışının zamanında ve güvenli bir şekilde karşılanabilmesi için 2030 yılına kadar küresel çapta enerji sektörüne 26 trilyon dolar tutarında yatırımın gerçekleştirilmesi gerekli. Bu 26 trilyon dolarlık yatırımın 14 trilyon dolarlık kısmının elektrik sektörüne üretim, iletim ve dağıtım yapılması da yine projeksiyonlar içinde yer alıyor.
Şu anda dünyada 1.5 milyarlık nüfusa henüz elektriğin ulaşamadığını görüyoruz. Önemli olan bu. Uydu fotoğraflarında dünyaya bakıldığında akşam saatlerinde başta Avrupa ve Kuzey Amerika olmak üzere Kuzey Yarım Küre’de büyük ışık demetleri görülürken, Afrika’nın, Asya’nın, Güney Yarımküre’nin karanlıklar içinde olduğunu müşahade ediyoruz. Güneş hepimizin ve hepimiz onun aydınlığından istifade ediyoruz. Ama karanlık çöktüğünde yeryüzünün kaynaklarının eşit ve adil şekilde dağılmadığını, dağıtılmadığını da çok net olarak görüyoruz.
BÖLGESEL BARIŞ OLMADAN KÜRESEL BARIŞ GERÇEKLEŞMEZ
Bölgesel barış imkanlarını geliştirmeden küresel barışın da gerçekleşmeyeceğine inanıyoruz. Afganistan’ın, Irak’ın, Filistin’in sorunları, o ülkede yaşanları etkilediği kadar bölge insanını, bölge ülkelerini de etkiliyor. Yine bütün dünya üzerinde de önemli yansımalara sebep oluyor. Gürcistan’daki, Azerbaycan’daki, Ermenistan’daki sorunlar sınırların içinde kalmıyor, kalamaz. Sınırları aşarak komşu ülkelerini, bölge ülkelerini de etkisi altına alıyor. Biz kendi ülkemizin istikrarı ve güvenliği için, kendi insanımızın refah ve huzuru için bölgesel tüm meselelerin barış ve hukuk yoluyla çözümünü savunuyoruz. Herşeyden önce enerji ihtiyacının büyük kısmını doğudan sağlayan Avrupa’nın da Türkiye’nin bu hassasiyetlerini paylaşması gerektiğine inanıyoruz ve bunu bekliyoruz.
HERKES GÜVENDE DEĞİLSE HİÇ KİMSE GÜVENDE DEĞİLDİR
Adaleti başkaları için gözardı edenler, gün gelir adalete ihtiyaç duyarlar. Güvenliği sadece kendileri için isteyip başkalarının güvenlik kaygılarına duyarsız kalanlar gün gelir güvenliğe ihtiyaç duyarlar. Çünkü artık çok daha iyi biliyoruz ki herkes güvende değilse hiç kimse güvende değildir. Herkes asgari refah şartlarına sahip değilse kimsenin refahı sürdürülebilir değildir. Enerji noktasında da aynı hassasiyetin gözetilmesi bugün önümüzdeki en önemli ve en acil sorundur.
GÜRCÜ BAŞBAKAN DA KATILDI
Toplantıya, Gürcistan Başbakanı Nika Gilauri, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, BM Genel Sekreter Danışmanları Korgeneral Brent Scolwroft ve Zbigniew Brzezinski, Irak Petrol Bakanı Hüseyin Şehristani’nin de aralarında bulunduğu bölge ülkelerinin enerji bakanları ile enerji alanında faaliyet gösteren dünyanın önemli şirketlerinin başkan ve CEO’ları katıldı.Toplantı sonrası Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Gürcistan Başbakanı Nika Gilauri ile başbaşa görüştü.