Güncelleme Tarihi:
Erdoğan, Türkiye'nin çok önemli süreçlerden geçtiğini belirterek, “Türkiye tarihi günlerden geçiyor. İç politikada, dış politikada, ekonomide, geleceğimizi şekillendirecek çok daha aydınlık, daha mutlu ve müreffeh bir geleceği hep beraber inşa edeceğiz” dedi. Başlattıkları ‘demokratik açılım’ sürecini akamete uğratmak, önünü kesmek isteyenlerin bulunduğunu söyleyen Erdoğan, “Siz onların kimler olduğunu biliyorsunuz. Onları her gün televizyon ekranlarında seyrediyorsunuz. Bunların tahriklerine, kışkırtmalarına kulak asmayın. 34 kişi geldi, sorgulandı, serbest bırakıldı. Daha fazlası gelsin, bu sorun artık gündemden çıksın” diye konuştu. PKK'lıların karşılanmasında DTP'lilerin tavrını da eleştiren Erdoğan, “Habur’daki o anlamlı manzarayı sorumsuzca, kaygısızca, düşüncesizce kışkırtanları da gördünüz. Herkesi sorumlu davranmaya, sağduyulu davranmaya, samimi davranmaya davet ediyorum. Tahriklerine rağmen bu süreci devam ettireceğiz” dedi.
Ankara'dan, Devlet Bakanı Faruk Nafiz Özak, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu ve Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Basın ve Halkla İlişkilerden sorumlu AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Van Milletvekili Hüseyin Çelik'le birlikte saat 10.40'ta Erzurum Havalimanı'na Ana uçağıyla gelen Başbakan Erdoğan'ı, burada Vali Sebahattin Öztürk, Büyükşehir Belediye Başkanı AK Parti'li Ahmet Küçükler, Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hikmet Koçak karşıladı.
Havalimanında bekleyen ‘Oba’ helikopteri ile Erdoğan ve beraberindekiler, İbrahim Çeçen Üniversitesi'nin akademik yılı açılışı ve il genelindeki 40 ilköğretim okulunun toplu açılış törenlerine katılmak üzere Ağrı'ya geçti. Erdoğan, saat 11.30'da da Ağrı Lütfi Yiğenoğlu Stadı'na indi. Erdoğan'ı burada da Vali Mehmet Çetin karşıladı.
Başbakan Erdoğan, Lütfi Yiğenoğlu Stadı'ndan kent merkezine doğru ilerlerken, Ege Bölgesi Ağrı Dernekleri Federasyon tarafından yazılan ‘Demokratik açılımı destekliyoruz. Anaların gözyaşları dinsin’ ve ‘Bitsin kardeş kavgası, yaşasın halkların kardeşliği’ pankartları ile karşılandı. Erdoğan, yol boyunca çocuklara oyuncak dağıttı. Oyuncak dağıtımı sırasında zaman zaman izdiham yaşandı. Geniş güvenlik önlemlerinin alındığı Erzurum Caddesi üzerindeki alanda yaklaşık 5 bin kişiye hitap eden Başbakan Erdoğan, sözlerine şöyle başladı:
“Ağrı türküsünde diyor ya ‘Ağrı Dağı eteğinde uçan güvercin olsam, türkü olsam dillerde diyar diyar dolaşsam.’ İşte siz her zaman bizim dilimizde, bizim gönlümüzde türkü oldunuz, sevgi oldunuz. Biz enerjimizi size hizmetten alıyoruz. Şehirlerimizin çehresinin değiştiğini, ülkemizin kalkındığını, milletimizin yüzünün güldüğünü görmek bize yetiyor.”
‘TÜRKİYE ÇOK ÖNEMLİ SÜREÇLERDEN GEÇİYOR"
Türkiye'nin çok önemli süreçlerden, tarihi günlerden geçtiğini söyleyen Erdoğan:
“İç politikada, dış politikada, ekonomide, geleceğimizi şekillendirecek çok daha aydınlık, daha mutlu ve müreffeh bir geleceği hep beraber inşa edeceğiz. İktidara geldiğimizde Türkiye’nin önünde engeller vardı. Türkiye’nin ayağına prangalar dolanmıştı. Türkiye'nin kendi iç çekişmeleri, çözümsüz siyaseti, ülkemizin yakasına yapışmış ilerlemesini engelliyor, atılıma geçmesine engel oluyordu. Tüm bu engelleri ortadan kaldırmak için büyük bir mücadele başlattık. Önemli gelişmeler sağladık. Türkiye’ye yeni bir ufuk çizdik, yeni bir misyon belirledik. Bugün dünyanın birçok bölgesinde Türkiye konuşuluyor. Türkiye'nin başarıları, Türkiye'nin yükselişi konuşuluyor. Bugün Türkiye'nin birçok bölgesinde Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları, bizim işadamlarımız, bizim soydaşlarımız arkalarında böyle güçlü, böyle büyük bir ülkenin varlığından dolayı, gururla başları dik, alınları açık şekilde dolaşabiliyorlar. Sizin hayır dualarınızla başardık. Allah'ın izniyle çok daha fazlasını başaracağız. Yeter ki, bir olalım, yeter ki, birlik olalım. Yeter ki, kardeşliğimizi muhafaza edelim. Kardeşliğimiz yüceltelim, pekiştirelim. Yeter ki ayrı gayrı olmayalım. Ortak idealler etrafında kenetlenelim. İnanın o zaman aşamayacağımız hiçbir engel yoktur, Ulaşamayacağımız hiçbir hedef yoktur. Muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkacağız. Hiç endişeniz olmasın. Yeter ki inanalım, arzu edelim, çalışalım.”
ELEKTRİK KAÇAĞI ÇOCUKLARI ÇARPTI
Ülkeyi şehit ve gazilerden emanet aldıklarını söyleyen Erdoğan, “Biz bu emanetleri, Anadolu’yu, Trakya’yı nakış nakış işleyen bu ülkenin hamurunu sevgiyle, aşkla, kardeşlikle yoğuran Hacı Bayram Veli'den, Hacı Bektaş Veli'den, Mevlana'dan, Yunus Emre'den aldık. Onların hatırası karşısında boynumuzu eğemeyiz” dedi.
Bu sırada yerden geçen elektrik kablolarında meydana gelen kaçak nedeniyle ses kesildi. Kabloların üzerinde duran bir kaç çocuğu hafif şekilde elektrik çarpması sonucu çocuklar kablolardan uzaklaştırıldı.
Arızanın giderilmesinin ardından konuşmasına devam eden Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:
“Bütün samimiyetimle söylüyorum. Şurada, yanı başımızda olan aşkın, kardeşliğin, sevginin şairi, gönül insanı Ahmedi Hani'nin hatırası önünde boynumuzu eğemeyiz. Onların bize emanet ettiği vatan topraklarını her zaman ileriye götürmek, yüceltmek zorundayız. Hükümet olarak başlattığımız milli birlik sürecinin hedefi işte budur. Samimi hislerle yola çıktık. ‘Anneler ağlamasın’ dedik. İzmirli'nin de Ankaralı'nın da Kayserili'nin anneleri ağlamasın. Ağrılı'nın da anneleri ağlamasın. ‘Çocuklar artık yetim kalmasın’ dedik. ‘Ocaklar sönmesin’ dedik. ‘Bu topraklar üzerinde yaşayan herkes Türkiye Cumhuriyeti devleti vatandaşlığı üst kimliği altında birleşip kenetlensin’ dedik. ‘Kimse sen Türksün, sen Kürtsün, sen Lazsın, Çerkezsin, Gürcüsün, Abhazasın, kimse saygısızlık yapmasın’ dedik. Ve ‘Yunus'un diliyle birbirimize bakalım’ dedik. Biz insanları, yaradılanı, Yaradan'dan ötürü severiz anlayışını benimsedik. Her vatandaşımız kendi kültürünü, örfünü, dilini, mezhebini, özgürce yaşasın. Bu ülkenin kültürel zenginliğine zenginlik katsın. Sonuna kadar bu hakkını özgürce kullanabilsin.”
CHP, MHP VE DTP'Yİ ELEŞTİRDİ
Daha sonra, ‘demokratik açılım’ konusuna değinen ve CHP ve MHP'yi bu konudaki tavırları nedeniyle eleştiren Erdoğan, şöyle konuştu:
“Türkiye, sıkıntıları geride bırakacak. Sadece kan durmakla kalmayacak, gönüller de ferahlayacak. Sadece bizim insanımızı huzura ve refaha kavuşturmakla kalmayacağız, bu sorunlar üzerinden beslenenlerin de heveslerini kursaklarında bırakacağız. Bizim başlattığımız demokratik açılım sürecini akamete uğratmak, önünü kesmek, onu baltalamak, kardeşliğin, huzurun önüne geçmek için çabalayanlar var. Siz onların kimler olduğunu biliyorsunuz. Onları her gün televizyon ekranlarında seyrediyorsunuz. Onların siyaset ahlakına sığmayan, letafet kurallarına sığmayan, adaba uymayan konuşmalarını duyuyorsunuz. Bu süreçten kendilerine rol çıkarmak, bu süreçten kendilerin pay çıkarmak için süreci nasıl tahrik ettiklerini görüyorsunuz. Bunlara kulak asmayın. Bunların tahriklerine, kışkırtmalarına kulak asmayın.
Dün Kuzey Irak'tan gelip Habur Sınır Kapısı'ndan Türkiye'ye giriş yapan PKK'lılarla ilgili gelişmeye de değinip, bu konuda da DTP'lilerin tavrını eliştiren Erdoğan, şunları söyledi:
“İşte Habur'da umutlarımızı arttıran bir gelişme yaşandı. 34 kişi geldi. Sorgulandı. Yasalarımız çerçevesinde suça karışmadıkları için serbest bırakıldı. Temenni ederim ki çok daha fazlası gelsin. İnşallah bu sorun artık Türkiye'nin gündeminden çıksın. Ama dikkatlerinizi bir noktaya çekmek istiyorum. Habur'daki o anlamlı manzarayı sorumsuzca, kaygısızca, düşüncesizce kışkırtanları da gördünüz. Allah aşkına bu mudur samimiyet? Sorumluluk sahibi insanlarla çıkan bir manzara mıdır o tavırlar? Bu ülkenin gerçekten huzura kavuşmasını arzulayanlar böyle bir şovun peşine nasıl düşebilir? Buradan herkesi sorumlu davranmaya, sağduyulu davranmaya, samimi davranmaya davet ediyorum. Milli birlik sürecini bu tür provokatif eylemlerle, bu tür şovlarla engelleyeceklerini zannediyorlarsa çok büyük bir yanılgı içindedirler.”
‘KARARLIYIZ’
Bu süreci devam ettirmekte kararlı olduklarını belirten Başbakan Erdoğan, “İnşallah temennimiz odur ki sonuca kadar koşturacağız. Onların tahriklerine rağmen bu süreci devam ettireceğiz. Onlara rağmen, onların sorumsuz davranmalarına rağmen kardeşliğimizi pekiştireceğiz. Millet uyanık olsun. Ağrılı kardeşim uyanık olsun. Kimin nerede durduğuna, ne dediğine, ne yapmak istediğine, gerçek emelinin ne olduğuna lütfen dikkat edelim. Kimin samimi, kimin gayri samimi olduğuna dikkat edin. Bizi bu alt kimlik, etnik unsurlar ayıramaz. Ben Rizeli’yim, benim eşim Siirtli. Bak biz buluştuk. Ama bizim ayrılığımız gayrımız yok. Biz birilerinin dediği gibi platonik aşk yaşamadık, gerçek aşk yaşadık, gerçek aşk. Bizim farkımız bu. Şunu da unutmayın sizin dualarınız arkamızda olduğu sürece biz geri adım atmayız, geri dönmeyiz” diye konuştu.
‘ELLER SİLAHLARDA DEĞİL, TUŞLARDA OLSUN’
Okulların toplu açılışını bakan, milletvekili, il yöneticileriyle birlikte yapan Başbakan Erdoğan, Ağrı'da 7 yılda 1773 derslik tamamladıklarını, şimdiye kadar 5 bin 613 bilgisayar gönderdiklerine işaret etti. Bütün okullarda bilişim teknolojileri sınıfları kurduklarını anlatan Erdoğan, “Acaba Patnoslu kardeşimle 10 yıl önce bir araya gelseydim. Deseydim ki ‘10 yıl sonra okullarda bilişim teknolojisi sınıfı olacak. ADSL olacak ve dünyayla bağlantı kuracaksın.’ İnanır mıydı? Şimdi Ağrı'da çocuk yolumu kesiyor ve benden ne istiyor, biliyor musun? ‘Başbakan amca bana bir laptop verir misin?’ Bakış açısı değişti. Adam şimdi dünyaya bilgisiyarla bakıyor. İstiyorum ki Ağrı'da yavrularımızın eli silahların tetiğinde, bıçakta olmasın. Tuşlarda olsun” dedi.
ERZURUM'DA TOPLU AÇILIŞ YAPTI
Başbakan Erdoğan, Erzurum'daki programında meydana gelen bir saatlik gecikmeden dolayı, kendisini yeni yapılan Atatürk Üniversitesi Yakutiye Araştırma Hastanesi önünde bekleyen yaklaşık bin kişiden özür diledi ve haklarını helal etmelerini istedi. Atatürk Üniversitesi Yakutiye Araştırma Hastanesi, Kültür Merkezi, spor salonu, Aziziye Kaplıcaları, Yavuz Selim Lisesi, İnönü İlköğretim Okulu'nun açılışlarını topluca yapan Erdoğan, TOKİ konutlarının sembolik dağıtımını yaptı. Emniyet Aydemir adlı kadına evinin anahtarını veren Başbakan Erdoğan, yaklaşık bin kişinin bulunduğu topluluğa hitap etti.
Türkiye'nin korkularla hareket edemeyeceğini anlatan Erdoğan, komşularla tüm sorunları çözdüklerini ve hiçbir ülkeye, devlete düşmanlık duymadıklarını belirtti. Türkiye'nin Yunanistan'la toplam ihracatının 4 kat arttığını vurgulayan Erdoğan, bundan 10 yıl önce Suriye ile adeta savaş açma, şimdi ise mayınlı arazilerin temizlenmenme durumuna gelindiğini, iki ülke arasındaki vizenin kalktığını söyledi. Suriye'ye 10 bakan ve 509 ile işadamı gittiklerini, 48 alanda işbirliği yaptıklarını ifade eden Erdoğan, tüm ülkelerle ticaret hacminin arttığını bildirdi. ‘Sıkıntı yok mu? Var. İşsizilk yok mu? Var” diyen Erdoğan, Ermenistan'la başlatılan yeni süreçte Türkiye'nin kazancına olmayacak hiçbir girişimin içerisinde olmayacaklarını söyledi.
‘TEK BAYRAK VE TEK DEVLETİZ’
Nene Hatun, İbrahim Hakkı ile Dadaşlar'a yakışmayacak hiçbir girişimin içinde olmadıklarını söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti:
“Türkiye'nin her alanda vites yükselttiği, hedef büyüttüğü, özgüvenini zirveye ulaştırdığı gün olacaktır. Türkiye'nin önündeki iç ve dış engeller kalktıkça demokrasi, kalkınma, refah yolunda daha büyük adımlar atacağımızı biliyorum. Türkiye'nin aydınlığa giden yolunda bize verdiğiniz destekten dolayı şükran duyuyorum. Bize olan desteğinizi hiçbir zaman esirgemediniz. Bizi bölmek isteyenlere, birliğimizi kıskananlara en büyük cevabı inanıyorum ki Erzurum verecek. Kimse sonradan Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Pomak, Yörük olmaz. Öyle doğar. Bizi üst kimlik olarak bağlayan bağları unutmayın. Onun için tek milletiz, onun için 780 bin kilometrekarede tek vatanız. Bu yüce vatan üzerinde tek bayrak ve tek devletiz. Türkiye tarihiyle, kültürüyle, medeniyetiyle büyük bir ülkedir.”
“Bize işbirlikçi yaftası yapıştırmak isteyenler, kendilerine baksınlar” diyen Erdoğan, şunları söyledi:
“Bizden önce 3.5 yıl yönetimde bulundular. Türkiye için son derece mühim bir süreçten geçiyoruz. Hamd olsun, önemli başarılar elde ettik. Ülkeyi büyütmeye ve yüceltmeye devam edeceğiz. El pençe divan duranlar, bu milletin onuruna, tarihine, yakışmayacak şekilde davrananlar kendilerine baksınlar. Azerbayçanlı kardeşlerimizin kaybetmesine göz yummayız. Çirkin bir dille atılan iftiralara kulak asmayın, Onlar, tahrik, istismara yönelik davranışlardır. Biz Milli Birlik projimizi bu anlayışla yürütüyoruz.”
Başbakan Erdoğan, buradaki konuşması ve anahtar tesliminin ardından Atatürk Üniversitesi'nin 2009- 2010 akademik yılı açılış törenine katıldı.