Erdoğan: 'Bunların dinle işi yok'

CUMHURBAŞKANI Tayyip Erdoğan, HDP’nin seçim bildirgesinde yer alan “Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kapatılmasına” ilişkin ifadeye, “Bunların dinle işi yok. Kapatacağız dedikleri Diyanet Kürtçe Kuran-ı Kerim bastı” dedi. Erdoğan, HDP için “Bunlar dağdan emir alıyor” iddiasında bulundu.

MEHMET ŞİMŞEK, MEHDİ EKER DE KÜRT

Erdoğan, toplu açılış töreni için eşi Emine Erdoğan, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, İçişleri Bakanı Sebahattin Öztürk, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, eski İçişleri Bakanı Efkan Ala ile Batman’a geldi. Gelirken yol kenarında çöpler gördüğünü, bunun yakışmadığını söyleyerek konuşmasına başlayan Erdoğan, “‘Ben Kürtlerin temsilcisiyim’ diyorsan bu çöpü temizleyeceksin. Kürtlere hizmetkar olacaksın. İdeolojik olarak oy istenmez. ‘Ben Kürt’üm bana oy ver’ dersen, benim bakanlarım Mehmet Şimşek Kürt, Mehdi Eker de Kürt” dedi. Kendisinden önce kürsüye çıkan Şimşek’in vatandaşları Kürtçe selamlamasını anımsatan Erdoğan, “Az önce Maliye Bakanım bir konuşma yaptı. Benim Kürt kardeşim kendi diliyle konuşabilme şansına sahip miydi? Eskiden değil Kürtçe konuşmak ıslak çalmak bile yasaktı. Rahmetli Ahmet Kaya ‘Kürtçe kaset yapacağım’ dedi diye linç edildi. Ahmet Kaya gurbet ellerde vatan hasretiyle hayata gözlerini yumdu” dedi. Erdoğan, konuşmasında özetle şu mesajları verdi:

KÜRTÇE EĞİTİM HAYALDİ

“Faili meçhullerin çözülmesinden işkenceye kadar birçok konuda tarihi adımlar attık. Batman’a 12 yılda toplam 9 katrilyon yatırım yapıldı. Bu şehir huzurun, barışın sevginin, kardeşliğin değerini de çok iyi bilir. Geçmişte asimilasyon politikaları vardı. Baskıya dayalı, zora dayalı asimilasyon politikalarını ayaklarımızın altına aldık. Kürtçe eğitimi hayal etmek bile mümkün değildi. Bunlar istisnai uygulamalar değil, devlet politikası.

ZERDÜŞT EĞİTİMİ VERİYORLAR

‘Diyaneti kaldıracağız’ diyorlar. Hale bak Diyanet’i kaldıracak. Çünkü bunların dinle işi yok. (Kürtçe Kuran-ı Kerim’i göstererek) Bakınız kaldıracağız dedikleri Diyanet, Kürtçe Kuran-ı Kerim mealini yayınladı. ‘Kudüs, Yahudilerindir’ diyecek kadar ileri gidiyorlar. Zerre kadar bunların İslam ile alakası olsa bu ifadeyi kullanamaz. Kudüs Müslümanların en önemli Kâbe’si. Biz buralarda hayat bulduk, ayağa kalktık. Şu anda Musevilerin orada attığı adımın ne olduğunu biliyorsunuz. Dağlardaki kamplarda elimizdeki belgeler; bunlar Zerdüşt dininin eğitimini veriyorlar.

DAĞDAN EMİR ALIYORLAR

Buraya gelirken ‘Valiliği de ziyaret ederim, belediyeyi de ziyaret edeceğim’ dedim. Ama sağolsun belediye başkanı havalalanına gelme nezaketini bile göstermedi. Bunlara bir yerlerden emirler geliyor. Nereden, dağdan. Dağdan emir aldıkları için bu ülkenin sisteminin içersinde değiller. Bunlar sistemin dışındalar, nezaketten haberleri yok. Bizim dönemimizde Doğu ve Güneydoğu bölgesine 100 milyar dolarlık yatırım yaptık. Bunu da engellediler, iş makinelerini yaktılar, işçileri kaçırdılar, iş adamlarını tehdit ettiler. Son olarak Hakkari Yüksekova Havalimanı’na mani olmaya çalıştılar. Hakkari’de yaşayan Kürt değil mi? Bunlar tehdit ederek oy alıyorlar.

SÜRECE TÜM VÜCUDUMU KOYDUM

Çözüm sürecinin mimarı bizzat benim. Bu sürece tüm vücudumu koydum. Şahsımı çözüm sürecini bitirmekle itham edenler, bugüne kadar sözlerini tutmayarak bu sürece en çok zararı vermiş olanlardır. Çözüm süreci onların sayesinde değil onlara rağmen bugünlere geldi. Van’da afişler asmışlar. Bir musluk, musluktan kan akıyor. Bizim olduğumuz yerde o musluktan berrak su akar. Örgüte ve onun güdümündeki partiye kalsa Türkiye çoktan 1990’lı yılların karanlık ellerine geri dönmüştü.”

TAZİYEYE GİTTİ

Erdoğan, Batman’dan ayrılmadan önce geçtiğimiz günlerde AK Parti seçim bürosunda alacak meselesi yüzünden uğradığı silahlı saldırıda hayatnı kaybeden Abit Nasıroğlu’nun babası, eski AK Parti Milletvekili Mehmet Nezir Nasıroğlu’nun Kayabağı Köyü’ndeki evine giderek taziye ziyaretinde bulundu.

Nankörlük yapmayın

Erdoğan’ın konuşması sırasında alanda bulunan ve TPAO’da çalışan bir grup taşeron işçi, pankart açtı, slogan atarak kadro istedi. Konuşmasını kesen Erdoğan, işçilere, “Bu yaptığınız şeyler çok yanlış. Bir yerde çalışıyorsunuz, nankörlük yapmayın. Bir imkan sizlere tanınmış oralarda çalışıyorsunuz. Sayın Başbakanımız da açıklamalar yaptı. Provoke etmeyin. 20-30 kişi toplanıp böyle bir adım atıyorsunuz” diye tepki gösterdi.

Hoş geldin pankartı

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Batman’da konuşma yaptığı meydanda açılan Kürtçe bir pankart dikkat çekti. Pankartta Kürtçe olarak, “Çözüm Süreci’nin mimarı ve teminatı, hoş geldiniz” ifadesi yer aldı.

Meydanlara devletin parasıyla çıkıyorum
yüzde 52 oy aldım bu hakkım

CUMHURBAŞKANI Tayyip Erdoğan, kamu yatırımlarının toplu açılışı nedeniyle geldiği Diyarbakır’da miting düzenledi. Erdoğan, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Gültan Kışanak’ın, Kandil’in talimatıyla kendisini karşılamaktan son anda vazgeçtiğini söyleyerek, “Hanımefendi gelmeyince ben de belediyeyi ziyaret etmedim” dedi. Erdoğan, “her partiye eşit olduğunu, ancak gönlünde bir partinin olduğunu” belirtti. Erdoğan yaklaşık 5 bin kişinin toplandığı alanda şunları söyledi:

"Cumhurbaşkanı meydanlara kimin parasıyla çıkıyor’ diye soruyor. Meydanlara devletin parasıyla çıkıyorum. Yüzde 52 oy aldım. Bu benim hakkımdır. Diyarbakır, İslam’ın hep bayraktarlığını yaptı. Çanakkale’de, Sakarya’da Türkü, Kürdü, Arabıyla tüm etnik gruplarla hep birlikte mücadele verdik. Bunlarda insaf yok. Bunlar kütüphaneleri camileri yakıyorlar. Çıkmış Diyanet’i kaldıracağız diyor. Benim Kürt kardeşim dindardır. Şu yaklaşım tarzına bak. Bu ülkenin yüzdü 99’u Müslüman. Ve bunlar bizim inançlarımızla da adeta oynamaya başladılar."

ÇÖZÜM SÜRECİ’Nİ ELEŞTİREMEZ

"1 Mayıs’ı tatil eden biziz. Bunu biz yaptığımız halde Türkiye’de en büyük sendikalar farklı illerde kutlama yaptılar. Ama bunlar İstanbul’u karıştırmak istediler. Başarılı olamadılar. İstediğin yerde yapamazsın. Bu ülke yolgeçen hanı değildir. Saygı duymak zorundasın. Ne söyleyeceksen belirlenen yerde söyle. Kalkıp ta Taksim Meydanı’nda yapacağım dersen yapamazsın. Seçimde her vatandaşın iradesi sandığa yansımalıdır. Elinde silahları bırakmadan silahların gölgesinde particilik oynamaktan vazgeçmeyenlerin Çözüm Süreci’ni eleştirme hakkı yoktur. Artık sıra silahları gömüp üzerine beton gömmeye geldi. Bu adamı atmayanın söyleyecek sözü yoktur."