Güncelleme Tarihi:
Başbakan Erdoğan, Bulgaristan gezisi dönüşünde, THY'ya ait uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı.
“İmam hatiplerle ilgili bedel ödetmem” şeklindeki açıklaması anımsatılarak, bu konudaki görüşlerinin sorulması üzerine Erdoğan, şunları kaydetti:
“Ben orada şunu ifade ettim: Ben bu ailelere, çocuklara bedel ödettirmem dedim. Bu, 'bedel ödemem' diye algılandı. Bir sorumlu insan olarak onu ısrarla söyledim. Mesuliyet noktasındaki insan olarak... 'Bedel ödettiremem' dedim, söylediğim budur. Şu anda da yine aynı şeyi söylerim. Bundan önce bedel ödettirdiler, ben onlardan olmam.”
Başbakan Erdoğan, “İmam hatipler konusunda, size destek olunmadığı konusunda bir serzenişte bulundunuz mu?” sorusuna da şu yanıtı verdi:
SİYASETÇİ TALEBE KILAVUZ OLUR
“Hayır, bize destek olup olmaması meselesi değil. Buradaki bizim asıl hedefimiz şudur. Toplumun taleplerini kendisinin güçlü kılması lazım. Siyasetçinin de o talebe kılavuz olması lazım. Biz toplumun taleplerini aldık ve bu talebi değerlendirdik. Bu talebi değerlendirdikten sonra, ikinci bir hamleyi yapacağımız zamanda da bunun ne getirip ne götüreceğini biz siyasetçilerin iyi değerlendirmesi lazım. Onun için de, ta başından beri söylediğimiz o toplumsal mutabakat şeyini ben kamuoyu araştırmaları ile ararım. Kamuoyu araştırmalarında bu mutabakatın ne istikamette... Eksi mi, artı mı geliştiğine bakarım. Ona göre de kararımı ya ertelerim ya da veririm.”
NETİCELERİ ALMANIN ZAMANI GELDİ
Erdoğan, Avrupa Birliği'nin Kıbrıs ile ilgili yardım paketine ilişkin görüşünün sorulması üzerine de paketin yardım paketi değil, ekonomik izolasyonun kaldırılmasına onay verilmesi olduğunu söyledi.
“Ama bu tabii KKTC'nin tanınması değil” diyen Erdoğan, şöyle devam etti:
“Gerek Türkiye Cumhuriyeti hükümeti, gerekse KKTC yönetimi bir defa hedeflerine varmaktadır. Nedir bu hedefler? Bizler referanduma bir adım attık, gerek AB'de, gerek ABD'deki görüşmelerde hangi cevapları aldıysak, bu cevapların yavaş yavaş uygulamaya girdiğini görüyoruz. Bu konularda aceleci olan çevreler de var. Bu konularda süratle hemen sonuçlar alınmıyor. Yavaş yavaş bunun neticelerini almanın artık zamanı geldi.”
KURU KURU ZİYARET YAPMAYIZ
“Ürdün'e gerçekleştirdiği ziyaretin sadece bir akşam yemeğinden mi ibaret olduğu, yoksa görüşmede çeşitli konuların ele alınıp alınmadığının” sorulması üzerine Erdoğan, “Bizim sadece kuru kuruya bir akşam yemeği yapmak için o kadar vaktimiz yok” dedi.
Erdoğan, gerçekleştirdiği bu ziyaretleri gayri resmi yapmasının sebebinin, “işin samimi yanı” olduğunu söyledi. Bu ziyaretlerle, Türkiye ile ilgili ülkeler arasındaki ilişkileri çok daha süratle karar alacak noktalara taşımak amacında olduğunu vurgulayan Erdoğan, Ürdün'e gerçekleştirdiği ziyarette, Ortadoğu'da müşterek olarak neler yapılabileceği konusunu gündeme getirdiklerini bildirdi.
UYUM YASALARINDA UYGULAMA İYİ
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AB ile uyum yasaları çerçevesinde, uygulamada hangi aşamada olduğunun sorulması üzerine, AB'ye uyum yasalarında uygulamanın gayet iyi gittiğini söyledi.
“Bizi dara düşürecek hemen hemen hiçbir konu yok gibi” diyen Erdoğan, DGM'lerin yerine ağır ceza mahkemelerinin getirildiğini kaydetti. Erdoğan, Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreteri'nin bu ağustos ayından itibaren sivilleşmesi konusunda atılması gereken bir adım olduğuna işaret ederek, bu konuyla ilgili gerekli hazırlıkların şu anda yapıldığını söyledi.
Başbakan Erdoğan, bunun dışında, gerek Yükseköğretim Kurulu'nda gerekse Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nda yapılması gereken çalışmaların devam ettiğini belirtti.
“Doğu ve Güneydoğu'daki ana dille ilgili olarak yayın yapıldığını” ifade eden Erdoğan, uygulama konusunda ağırlıklı konuların hemen hemen aşıldığını kaydetti.
“BUNDAN SONRA SINAV AB'NİNDİR
Recep Tayyip Erdoğan, “Mazeret uydurmak isteyenler mazeret uydurabilir. Ben daha önce de söyledim. Bu, çifte standardın dışında, standart dışı bir olay olur. Öyle bir durum meydana getirir. Biz samimiyetimizi ortaya koyacağız. Bundan sonra sınav AB'nindir” diye konuştu.
CUMHURBAŞKANI YETKİYİ İSTEDİĞİ GİBİ KULLANIR
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in rektör atamalarını nasıl değerlendirdiği yönündeki bir soruya da Erdoğan, şu yanıtı verdi:
“Yasanın içinde yetki kendisine tanınmış. Tercihini Sayın Cumhurbaşkanı bu istikamette kullandı. Onun için ben kalkıp da, 'niçin böyle kullandı, neden böyle yaptı' diyemem. Çünkü yasada o yetki veriliyor. Yasada o yetki verildiğine göre, onu istediği gibi kullanır. İster birinciyi atar, ister üçüncüyü atar.”
Erdoğan, “Peki bu sistem doğru mu sizce?” sorusuna da, “O ayrı mesele. O tartışılır” karşılığını verdi.