Erdoğan: Aksama olursa yasama görevini yapar
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Eylül 14, 2004 21:42
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, TCK üzerinde aylardır en geniş anlamda çalışmalar yapıldığını belirterek, ”Uygulama başladıktan sonra bazı eksiklikler çıkabilir. Aksamalar olursa, o zaman yasama organı görevini zaten yerine getirir” dedi.
Erdoğan, Tacikistan dönüşünde Atatürk Havalimanı'nda yaptığı açıklamadan sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Başbakan Erdoğan, TCK tasarısında bazı eksiklikler ve aksaklıklar olduğu yolunda kamuoyunda tartışmalar bulunduğu ve bu konuda ne gibi düzenlemeler yapılacağı yönündeki soruya, şu yanıtı verdi:
“Şunu çok açık söyleyeyim; gerek akademisyenler, gerek bürokratlar, gerekse siyasiler olarak şu ana kadar Türk Ceza Kanunu üzerinde aylardır en geniş anlamda çalışmalar yapılmıştır. Bu çalışmalar neticesinde hiç eksik olmaz mı? Uygulama başladıktan sonra bazı eksiklikler çıkabilir. Yüzde 100 olmaz iddiasında bulunmak çok yanlış olur. Geçmişte de birçok kanun çıkartılmıştır, ama zaman içerisinde gelişmelerde bazı aksamalar olmuştur. Bu aksamalar olursa, o zaman yasama organı görevini zaten yerine getirir.”
Başbakan Erdoğan, bir gazetecinin, “Tacikistan'daki zirvede KKTC'nin 'Müslüman Türk toplumu' yerine 'Kıbrıs Türk Devleti' olarak çalışmalara katılması kararı alındığını söylediniz. İKÖ Zirvesi'nde de aynı karar alınmıştı, ancak KKTC'ye ambargoların kaldırılması konusunda ilerleme sağlanamadı. Gittiğiniz yerlerde bununla ilgili görüşmeler yaptınız mı?” sorusu üzerine de şunları kaydetti:
“Bu konuyla ilgili gerek KKTC yönetimi ile gerekse bizler gittiğimiz her yerde, bütün dost ülkelere Kuzey Kıbrıs'la ilgili olarak ekonomik işbirliğine yönelik adımların atılması, bu izolasyonun kaldırılması, gerek hava taşımacılığı, gerek deniz taşımacılığı konularında bazı girişimlerde bulunmaları noktasında bizler de düşüncelerimizi ifade ediyoruz. Aynı şekilde yine burada da düşüncelerimizi dile getirdik. Temennimiz odur ki dünyadaki gelişmelere orantılı olarak inşallah KKTC'de bu gelişmeler olsun.”
KKTC'YE YENİ AD
Erdoğan, Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nde düzenlediği basın toplantısında, Duşanbe'deki zirve öncesinde 12 Eylül 2004 tarihinde Bakanlar Konseyi 14. Toplantısı, 10-11 Eylül tarihlerinde de Yüksek Düzeyli Memurlar Toplantısı'nın yapıldığını, Bakanlar Konseyi Toplantısı'nda Türkiye'yi Devlet Bakanı Beşir Atalay'ın temsil ettiğini söyledi.
Erdoğan, “Dost ve içten bir ortamda gerçekleştirilen zirve toplantısında, EİT çerçevesinde 14 Ekim 2002 tarihinde İstanbul'da gerçekleştirilen 7. Zirve Toplantısı'ndan bu yana yapılan çalışmalar tek tek ele alınarak değerlendirildi” dedi.
Zirve sonunda yayımlanan Duşanbe Bildirisi'nde, teşkilatın kurucu belgesi olan İzmir Anlaşması'ndaki ilke ve amaçlara bağlılığın da teyit edildiğini kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti:
“Dünyamızda ve bölgemizde vuku bulan ekonomik, sosyal ve teknolojik gelişmeler zirvede dikkatle ele alındı. Ayrıca, teröre varıncaya kadar bütün konular dile getirildi. EİT bölgesinde barış, istikrar ve güvenliğin devamına ilişkin izlenecek yeni işbirliği imkanları tek tek ortaya konuldu. Devlet ve hükümet başkanları, bölge ülkelerinin dünya ekonomisine entegrasyon sürecinde EİT'in etkili bir örgüt olabilmesi için daha etkili çalışmalar yapılmasını ifade ettiler. Zirvede ulaştırma, haberleşme 5. toplantısı, ticaret bakanları 2. toplantısı, çevre, maliye, sanayi bakanları ilk toplantılarının gerçekleştirilmesinden duyulan memnuniyet de dile getirildi. Toplantıda ayrıca, devlet ve hükümet başkanları, EİT Ticaret Anlaşması'nın imzalanmasından duydukları memnuniyeti dile getirerek, anlaşmanın en kısa sürede yürürlüğe girmesinin taşıdığı öneme dikkati çektiler.”
TRANSİT TAŞIMACILIK ANLAŞMASI
Zirvede, Transit Taşımacılık Anlaşması'nın yürürlüğe girmesi konusunda da tüm ülkelerin mutabakat içinde olduklarını belirten Başbakan Erdoğan, merkezi İstanbul'da olacak Ticaret ve Kalkınma Bankası ile merkezi Karaçi'de olacak sigortacılık şirketinin kurulması yönündeki çabaların da değerlendirildiğini söyledi.
Erdoğan, EİT'in öncelikli işbirliği alanları olan ticaret, ulaştırma, haberleşme ve enerji sektörlerindeki gelişmelerin zirvede gözden geçirilerek, özel sektörün, teşkilatın çalışmalarına daha aktif katılmasının teşvik edilmesinin kararlaştırıldığını da belirtti.
Başbakan Erdoğan, bu bağlamda Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin EİT Ticaret ve Sanayi Odası'nın daimi sekreterliğine kavuşturulması ve buna İstanbul'un ev sahipliği yapması konusunun da üye ülkelerin dikkatine sunulduğunu bildirdi.
Uyuşturucuyla mücadele konusuna zirvede önem verildiğine dikkati çeken Erdoğan, üye ülkeler arasında uyuşturucu maddelerin kontrolü konusundaki işbirliğinin daha da güçlendirilmesinin önemine değinildiğini söyledi.
Erdoğan, EİT ile BM Çevre Programı arasında işbirliğine yönelik mutabakat muhtırasının da zirvede imzalandığını anlatarak, 8. Zirve Toplantısı nedeniyle bu yıl üçüncü kez verilen EİT Tarım ve Çevre Ödülü'nü ODTÜ Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aysel Atımtay'ın almasından büyük memnuniyet duyduğunu dile getirdi.
Zirve nedeniyle Tacikistan Cumhurbaşkanı ve diğer ülkelerin liderleriyle ikili görüşmeler yaptığını belirten Erdoğan, zirve dönem başkanlığını Tacikistan'a devrettiklerini, EİT'in bundan sonra da daha ileriye taşınacağına inandığını vurguladı.
KKTC İLE İLGİLİ KARAR
Erdoğan, Duşanbe Zirvesi'nin sonuç bildirgesinde yer alan en önemli konulardan birinin de Kıbrıs konusunda olduğunu ifade ederek, ”Duşanbe Zirvesi'nde, bugüne kadar “Kıbrıs Türk Müslüman Toplumu” sıfatıyla EİT faaliyetlerine katılabilen KKTC'nin, bundan sonra teşkilat çalışmalarına Annan Planı'nda kayıtlı olan “Kıbrıs Türk Devleti” adıyla katılması kararlaştırıldı. Bu, zirvenin en önemli adımlarından, kararlarından biri olmuştur” diye konuştu.
Erdoğan, bundan sonraki Bakanlar Zirvesi ile 2 yıl sonraki EİT Zirvesi'nin Azerbaycan'da yapılacağını sözlerine ekledi.
Başbakan Erdoğan, TCK tasarısında bazı eksiklikler ve aksaklıklar olduğu yolunda kamuoyunda tartışmalar bulunduğu ve bu konuda ne gibi düzenlemeler yapılacağı yönündeki soruya, şu yanıtı verdi:
“Şunu çok açık söyleyeyim; gerek akademisyenler, gerek bürokratlar, gerekse siyasiler olarak şu ana kadar Türk Ceza Kanunu üzerinde aylardır en geniş anlamda çalışmalar yapılmıştır. Bu çalışmalar neticesinde hiç eksik olmaz mı? Uygulama başladıktan sonra bazı eksiklikler çıkabilir. Yüzde 100 olmaz iddiasında bulunmak çok yanlış olur. Geçmişte de birçok kanun çıkartılmıştır, ama zaman içerisinde gelişmelerde bazı aksamalar olmuştur. Bu aksamalar olursa, o zaman yasama organı görevini zaten yerine getirir.”
Başbakan Erdoğan, bir gazetecinin, “Tacikistan'daki zirvede KKTC'nin 'Müslüman Türk toplumu' yerine 'Kıbrıs Türk Devleti' olarak çalışmalara katılması kararı alındığını söylediniz. İKÖ Zirvesi'nde de aynı karar alınmıştı, ancak KKTC'ye ambargoların kaldırılması konusunda ilerleme sağlanamadı. Gittiğiniz yerlerde bununla ilgili görüşmeler yaptınız mı?” sorusu üzerine de şunları kaydetti:
“Bu konuyla ilgili gerek KKTC yönetimi ile gerekse bizler gittiğimiz her yerde, bütün dost ülkelere Kuzey Kıbrıs'la ilgili olarak ekonomik işbirliğine yönelik adımların atılması, bu izolasyonun kaldırılması, gerek hava taşımacılığı, gerek deniz taşımacılığı konularında bazı girişimlerde bulunmaları noktasında bizler de düşüncelerimizi ifade ediyoruz. Aynı şekilde yine burada da düşüncelerimizi dile getirdik. Temennimiz odur ki dünyadaki gelişmelere orantılı olarak inşallah KKTC'de bu gelişmeler olsun.”
KKTC'YE YENİ AD
Erdoğan, Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nde düzenlediği basın toplantısında, Duşanbe'deki zirve öncesinde 12 Eylül 2004 tarihinde Bakanlar Konseyi 14. Toplantısı, 10-11 Eylül tarihlerinde de Yüksek Düzeyli Memurlar Toplantısı'nın yapıldığını, Bakanlar Konseyi Toplantısı'nda Türkiye'yi Devlet Bakanı Beşir Atalay'ın temsil ettiğini söyledi.
Erdoğan, “Dost ve içten bir ortamda gerçekleştirilen zirve toplantısında, EİT çerçevesinde 14 Ekim 2002 tarihinde İstanbul'da gerçekleştirilen 7. Zirve Toplantısı'ndan bu yana yapılan çalışmalar tek tek ele alınarak değerlendirildi” dedi.
Zirve sonunda yayımlanan Duşanbe Bildirisi'nde, teşkilatın kurucu belgesi olan İzmir Anlaşması'ndaki ilke ve amaçlara bağlılığın da teyit edildiğini kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti:
“Dünyamızda ve bölgemizde vuku bulan ekonomik, sosyal ve teknolojik gelişmeler zirvede dikkatle ele alındı. Ayrıca, teröre varıncaya kadar bütün konular dile getirildi. EİT bölgesinde barış, istikrar ve güvenliğin devamına ilişkin izlenecek yeni işbirliği imkanları tek tek ortaya konuldu. Devlet ve hükümet başkanları, bölge ülkelerinin dünya ekonomisine entegrasyon sürecinde EİT'in etkili bir örgüt olabilmesi için daha etkili çalışmalar yapılmasını ifade ettiler. Zirvede ulaştırma, haberleşme 5. toplantısı, ticaret bakanları 2. toplantısı, çevre, maliye, sanayi bakanları ilk toplantılarının gerçekleştirilmesinden duyulan memnuniyet de dile getirildi. Toplantıda ayrıca, devlet ve hükümet başkanları, EİT Ticaret Anlaşması'nın imzalanmasından duydukları memnuniyeti dile getirerek, anlaşmanın en kısa sürede yürürlüğe girmesinin taşıdığı öneme dikkati çektiler.”
TRANSİT TAŞIMACILIK ANLAŞMASI
Zirvede, Transit Taşımacılık Anlaşması'nın yürürlüğe girmesi konusunda da tüm ülkelerin mutabakat içinde olduklarını belirten Başbakan Erdoğan, merkezi İstanbul'da olacak Ticaret ve Kalkınma Bankası ile merkezi Karaçi'de olacak sigortacılık şirketinin kurulması yönündeki çabaların da değerlendirildiğini söyledi.
Erdoğan, EİT'in öncelikli işbirliği alanları olan ticaret, ulaştırma, haberleşme ve enerji sektörlerindeki gelişmelerin zirvede gözden geçirilerek, özel sektörün, teşkilatın çalışmalarına daha aktif katılmasının teşvik edilmesinin kararlaştırıldığını da belirtti.
Başbakan Erdoğan, bu bağlamda Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin EİT Ticaret ve Sanayi Odası'nın daimi sekreterliğine kavuşturulması ve buna İstanbul'un ev sahipliği yapması konusunun da üye ülkelerin dikkatine sunulduğunu bildirdi.
Uyuşturucuyla mücadele konusuna zirvede önem verildiğine dikkati çeken Erdoğan, üye ülkeler arasında uyuşturucu maddelerin kontrolü konusundaki işbirliğinin daha da güçlendirilmesinin önemine değinildiğini söyledi.
Erdoğan, EİT ile BM Çevre Programı arasında işbirliğine yönelik mutabakat muhtırasının da zirvede imzalandığını anlatarak, 8. Zirve Toplantısı nedeniyle bu yıl üçüncü kez verilen EİT Tarım ve Çevre Ödülü'nü ODTÜ Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aysel Atımtay'ın almasından büyük memnuniyet duyduğunu dile getirdi.
Zirve nedeniyle Tacikistan Cumhurbaşkanı ve diğer ülkelerin liderleriyle ikili görüşmeler yaptığını belirten Erdoğan, zirve dönem başkanlığını Tacikistan'a devrettiklerini, EİT'in bundan sonra da daha ileriye taşınacağına inandığını vurguladı.
KKTC İLE İLGİLİ KARAR
Erdoğan, Duşanbe Zirvesi'nin sonuç bildirgesinde yer alan en önemli konulardan birinin de Kıbrıs konusunda olduğunu ifade ederek, ”Duşanbe Zirvesi'nde, bugüne kadar “Kıbrıs Türk Müslüman Toplumu” sıfatıyla EİT faaliyetlerine katılabilen KKTC'nin, bundan sonra teşkilat çalışmalarına Annan Planı'nda kayıtlı olan “Kıbrıs Türk Devleti” adıyla katılması kararlaştırıldı. Bu, zirvenin en önemli adımlarından, kararlarından biri olmuştur” diye konuştu.
Erdoğan, bundan sonraki Bakanlar Zirvesi ile 2 yıl sonraki EİT Zirvesi'nin Azerbaycan'da yapılacağını sözlerine ekledi.