Güncelleme Tarihi:
AK Parti’nin Kızılcahamam’daki 31. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, özetle şunları söyledi:
- 3 SEÇİMİN MUHASEBESİ: İstişare toplantılarımızı devam ettireceğiz. Temmuzun 1 ve 2’sinde, yine Kızılcahamam’da bu defa belediye başkanlarımızla bir araya geleceğiz. Böylece yol ve dava arkadaşlığımızın, siyasi sorumluluğumuzun gereğini yerine getirmenin yanı sıra son bir yılda yaşanan üç seçimin de kapsamlı muhasebesini yapacağız.
- YANKI ODALARINA HAPSOLMADIK: Siyasi hayatımızın her aşamasında olduğu gibi, partimizin kuruluşundan itibaren de istişareye, kararlarımızı ortak akılla almaya önem verdik. Sokağın sesine kulak verdik; çarşının, pazarın nabzını tuttuk, hiç kimseyi ayırmadan, ayrımcılık yapmadan herkese ulaşmaya çalıştık. Ne kendimizi ne çalışma arkadaşlarımızı, ne partimizi sürekli aynı seslerin duyulduğu, farklı fikirlere kapalı ‘yankı odalarına’ hapsetmedik. Siyasi rakiplerimiz dahil bizi tanıyan herkes şu gerçeği kabul ve tasdik etmektedir: AK Parti siyasetinin taşıyıcı kolonları istişare, müzakere ve katılımcılıktır. Türk siyasi hayatında ‘istişare kültürü’ bizimle anlam kazandı.
- KOMPLEKSE KAPILMADAN: 23 yıldır bizi ayakta tutan, bizi rakiplerimize göre avantajlı kılan vasfımız; hiç kuşkusuz ortak akla önem vermemiz, ortak akılla hareket etmemizdir. Eleştiriye, özellikle yapıcı, yol gösterici eleştiriye her zaman açık olduk. 31’inci İstişare ve Değerlendirme Toplantımızın temasını, işte bu anlayışla ‘Türkiye’nin ortak aklı’ olarak belirledik. İnşallah, partimizin istikbali açısından kritik önemi haiz konuları sizlerle birlikte konuşacağız, görüşeceğiz, hiçbir komplekse kapılmadan meselelerimizi masaya yatıracağız. 14-28 Mayıs ile 31 Mart seçim sonuçları arasındaki ‘negatif ayrışmayı’ tüm yönleriyle, asla kolaycılığa kaçmadan ele alacağız.
- TALEBİN FARKINDAYIZ: Seçmenden geçer not alamayan, bizim takdirimize mazhar olamaz. Milletimizin başta değişim ve yenilenme talebi olmak üzere sandık sonuçlarıyla bize ulaştırdığı beklentilerinin tamamının farkındayız. Mesajların gereğini, vakti-saati geldiğinde, muhakkak yapacağız. Bu süreçte ince eleyip sık dokuyor, gerçekten çok titiz davranıyoruz.
- TÜRKİYE’Yİ KUCAKLADIK: Siyasetimizi hep Türkiye’yi bir bütün olarak kucaklamak şeklinde yaptık. Din, dil, ırk, mezhep, meşrep ayrımı yapmadık. Kimseyi dış görünüşüyle, hayat tarzıyla yargılamadık. Bu ülkede Kürtler; bir dönem uygulanan yanlış politikalar neticesinde ötelenmişlerdi, hepsiyle kucaklaştık. Aleviler ötekileştirilmişti, sorunlarını çözmek için samimiyetle çaba sarf ettik. Sandıkta tecelli eden iradeyi yok sayan etik dışı beyanlar karşısında biz daima basiretle hareket ettik. Sonuçların belli olmasıyla birlikte seçim tartışmalarını geride bıraktık ve önümüzdeki 4 yıllık seçimsiz dönemi ülkemiz ve milletimiz için en verimli şekilde değerlendirmeye baktık. 31 Mart sonrasında, AK Parti’nin ve Cumhur İttifakı’nın sergilediği olgun tavır siyasi partiler arasında yeni bir diyalog zemininin oluşmasına vesile olmuştur. Türkiye böylece seçim atmosferinden çıkıp asıl gündemine yoğunlaşma fırsatı bulmuştur. Bunu, Türk siyasetinin ulaştığı yüksek tekâmül seviyesinin bir işareti olarak görüyoruz.
YUMUŞAMA KELEBEK ÖMÜRLÜ OLMASIN
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında ‘siyasette yumuşama’ya da çerçeve çizdi: “Sayın Özel’in ziyareti akabinde, siyasette bir ‘yumuşama’ arzuladığımızı, bunu tesis etmeye çalıştığımızı ifade ettim. Bu yumuşamanın bir tarafı iktidarsa, bir tarafı da muhalefettir. Biz bu konuda son derece rahatız, özgüvenliyiz. Tekrar ediyorum; Biz kutuplaşmanın, kamplaşmanın, gerilimin tarafında hiç olmadık. Ama eğer yine de üzerimize düşen bir şey varsa, hiç çekinmeden gereğini yaparız.
İLKELERDEN TAVİZ YOK
Asıl olan, muhalefetin politikalarını gözden geçirmesidir. Şunun altını çizmek durumundayım; AK Parti olarak bizim de ittifak ortağımız olan Milliyetçi Hareket Partisi’nin de hiç kuşkusuz kırmızı çizgileri vardır. Aynı şekilde, ana muhalefet partisinin, muhalefet partilerinin de kırmızı çizgilerinin olduğunu biliyoruz. Elbette siyaset belli bir çerçevede yapılır, belli sınırlar içinde yapılır. Biz, ‘yumuşama’ adı altında; kimliğimizden, ilkelerimizden, duruşumuzdan hassasiyetlerimiz ve kırmızı çizgilerimizden taviz verecek değiliz. Muhalefetten de böyle bir taviz beklemiyoruz.
HUKUKA SAYGI ŞART
Bizim, siyasette yumuşamaktan kastettiğimiz; hukuka, demokrasiye, insan haklarına saygı duyulmasıdır. Bizden, hukuksuzluk karşısında kimse yumuşak bir tavır beklemesin. Demokrasiyi ortadan kaldırmaya, insan haklarını çiğnemeye yönelik eylemler karşısında kimse bizden yumuşak tavır beklemesin. Özgürlükleri kısıtlamaya yönelik girişimler, ya da özgürlük adı altında başkalarının özgürlüğünü daraltmaya yönelik eylemler karşısında bizden kimse yumuşak tavır beklemesin. Milletin inanç değerlerine, kutsallarına, mukaddesatına yönelik azgınlıklar karşısında kimse bizden yumuşak tavır beklemesin.
Terör, terörist, terör örgütü karşısında, terörü destekleyenler karşısında, terörle arasına mesafe koyamayanlar, sırtını teröre dayayanlar karşısında, insan canına kast edenler, bölücüler, FETÖ’cüler karşısında kimse bizden yumuşak tavır beklemesin.
MUHALEFETTEN BEKLENTİMİZ
Biz işte ana muhalefetten de muhalefetten de bunu bekliyoruz. 15 Temmuz ihaneti sonrasında, şahsımızın ve Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin iyi niyetli gayretleriyle tesis edilen ‘Yenikapı ruhu’ ne yazık ki birilerinin ihtiraslarına kurban edildi. Aynı aktörlerin, medya ve sosyal medyadaki silahşörlarını kullanarak, mevcut atmosferi kundaklamaya çalıştıklarını görüyoruz. Milletimizin umutlarını artıran siyasetteki yumuşamanın bu sefer kelebek ömürlü olmamasını temenni ediyoruz.”
ÖZEL’E ZİYARET BAYRAMDAN ÖNCE
“31 Mart sonrasında CHP Genel Başkanı Sayın Özgür Özel, AK Parti Genel Merkezi’nde bizi ziyaret etti. Arayı uzatmadan, inşallah Kurban Bayramı’ndan önce ben de kendisine iade-i ziyarette bulunacağım.”
KIZILCAHAMAM NOTLARI
ERDOĞAN BU YIL KARAYOLUYLA GELDİ
- Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kızılcahamam’daki AK Parti’nin kampına eşi Emine Erdoğan ile birlikte geldi. Kampa daha önceki yıllarda her seferinde helikopterle gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, bu kez karayolunu tercih etmesi dikkat çekti.
- Kampa Kabine üyeleri, AK Parti’nin üst düzey yöneticileri ve milletvekilleri katıldı. Açılış programında en ön sırada partinin üst düzey yöneticileri yer alırken, hemen arka sıralarda ise bakanlar oturdu.
ARINÇ’IN ELİ ALÇILI
İstişare kampına katılan eski TBMM Başkanı Bülent Arınç’ın elinin alçıda olması dikkat çekti. Arınç’ı gören bakanlar ve parti yöneticileri geçmiş olsun dilekleri iletirken, Arınç’ın evinde düştüğü ve elini kırdığı öğrenildi.