EPDK Başkanı Yusuf Günay: Enerji özelleştirmeleri gerçekleşemedi

Güncelleme Tarihi:

EPDK Başkanı Yusuf Günay: Enerji özelleştirmeleri gerçekleşemedi
Oluşturulma Tarihi: Nisan 28, 2007 12:36

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Başkanı Yusuf Günay, 2007 yılında kaçak akaryakıt oranının azaldığını, geçen hafta jandarma, polis, Sahil Güvenlik ve Sanayi ve Ticaret Bakanlığına, kaçak akaryakıtla mücadale için 232 araç dağıttıklarını açıkladı.

Haberin Devamı

Günay, Kayseri’de yaptığı konuşmada 2001’de kurulan EPDK’nın bu alandaki yatırımları özel sektörün yapmasını sağlamayı amaçladığını, 2003 yılında yapılması planlanan dağıtım özelleştirmelerinin yapılamadığını, buna bağlı olarak üretim özelleştirmelerinin de gerçekleştirilemediğini söyledi.

Kayseri Sanayi Odasının konuğu olarak kente gelen ve odanın Nisan ayı olağan meclis toplantısına katılan Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Başkanı Yusuf Günay, DHA’ya yaptığı açıklamada, kaçak akaryakıtın önüne geçmek için bu hafta 232 araç satın alıp polis ve jandarma başta olmak üzere bununla mücedele eden kuruluşlara dağıttıklarını söyledi. Günay, “2007 yılı ocak ayından itibaren ulusal marker uygulamasını başladık. Ulusal marker uygulaması, artık başarıyla devam ediyor. Tamamen oturmuş durumda. Tüm sektör oyuncuları, uygulamanın ülkeye ve kendilerine faydası olduğu konusunda artık inançlılar. İlk üç ay içinde Türkiye petrol piyasasındaki akaryakıt satışı yüzde 20 ve ÖTV gelirleri artmıştır.

Haberin Devamı

 Tüpraş satışları yüzde 30 oranında yükselmiştir Bu verilen 2007 yılında bu tedbirlerle birlikte kaçak oranın ne derecede azaldığını göstermektedir. Yani, kaçak akaryakıt artık, kayıt altına alınmaktadır. Aynı zamanda sadece, kaçak akaryakıt ticareti azalmamakta, kullandığımız akaryakıtın standardı yükselmektedir” dedi.

POLİS VE JANDARMAYA 232 ARAÇ VERİLDİ

EPDK Başkanı Yusuf Günay, kaçak akaryakıtla mücedeleye katkı olması açısından bu hafta içinde 232 aracı polis ve jandarma başta olmak üzere bu konuda mücedele veren kurum ve kuruluşlara tahsis ettiklerine dikkati çekerek, “Standart dışı akaryakıtın da piyasa sürülmesi engellenmektedir. Gerçekten bu kurum olarak başardığımız son derece önemli bir husus. 232 tane aracı geçen hafta ilgili kurumlara dağıttık. Jandarma Genel Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Sahil Güvenlik Komutanlığı ile Sanayi ve Ticaret Bakanlığına verdik. Bu araçlar vasıtasıyla ülkenin her yerinde denetimler yapılıyor. Gerçekten artık, disipline edilmiş mali açıdan güçlü, rekabet edebilen bir petrol piyasası oluşturuldu” diye konuştu.

Haberin Devamı

MARKER SORUNU ÇÖZÜMLENDİ

Günay, bazı akaryakıt bayilerinin marker uygulamasından şikayet etmesini ve bu konuda sorunlar meydana geldiği yolundaki soruya ise “İlk günlerde, uygulamanın yeni olması nedeniyle bazı insanlarda çekingenlik olabiliyor. Çünkü, yeni bir uygulama. Reform niteliğinde, dünyada örneği olmayan bir uygulama. O yüzden başlangıçta bazı piyasa oyuncuları tarafından bir tegirlik olmuştur. Ancak, şu an her şey yerine oturmuş durumda. Bir sıkıntımız yoktur” yanıtını verdi

YATIRIMI ÖZEL SEKTÖR YAPACAK

Yusuf Günay, konuk olarak katıldığı Kayseri Sanayi Odasının (KAYSO) Nisan ayı meclis toplantısında yaptığı konuşmada, dünyada enerji isteğinin giderek arttığını, 1980’den bugüne dek her yıl yüzde 2,5 oranında artan enerji talebinin önümüzdeki 20 yılda yıllık yüzde 2 oranında artmasının beklendiğini bildirdi. Günay şunları söyledi:  “Türkiye’de ise enerji talebi 1970’lerden beri yıllık yüzde 10 artıyor. 2020 yılına kadar yıllık yüzde 10 talep artışı, bu artış ile birlikte enerji ithalatının da artması bekleniyor. 2005 yılında Türkiye’nin petrol eşdeğeri enerji talebi 90.2 milyon ton olarak gerçekleşti. Bunun 24 milyon tonu yerli kaynaklardan sağlandı. Enerji talebinde elektrik enerjisinin ağırlığı her geçen yıl artıyor. Türkiye’de 2005’te kişi başı yıllık elektrik tüketimi bin 808 kilovat saat oldu. Komşumuz Yunanistan’da ise bu rakam 4 bin 615 kilovat saat olarak gerçekleşti. Yunanistan’ı yakalamamız için enerji sektörüne 210 milyar dolar yatırmamız gerekiyor. 2001’de kurulan EPDK’nın enerji alanındaki yatırımları özel sektörün yapmasını sağlamaktadır. 2003 yılında yapılması planlanan dağıtım özelleştirmelerinin yapılamadı ve buna bağlı olarak üretim özelleştirmeleri de gerçekleşemedi. Enerji sektöründe Dünya Bankası’nın Türkiye’ye uyguladığı zikzaklı politikalar nedeniyle özelleştirmeler istenilen seviyede gerçekleşemedi. Yerli yatırımcının güven duygusu da zedelendi. Yasal durum ile uygulamalar birbiri ile örtüşmedi. Bugüne dek, 10 bin 95 megavatlık enerji üretimi lisansı verdik. Bu 10 milyar dolar civarında yatırımı ifade ediyor. Kurulan hidroelektrik santralleri ile boşa akan su enerjiye dönüştürülmeye başlandı. Türkiye’nin enerji ihtiyacının karşılanması için bu tesislerin artırılması gerekir.”


Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!