‘Ense’ şikayetine erkekler bozuldu

Ürgüp’e bağlı Sarıhıdırlı kadınlarının ‘‘çalışmıyorlar’’ diyerek erkeklerini Vali Yusuf Erbay'a şikayet etmeleri erkekleri kızdırdı. Ancak kadınlar, erkekleri çalıştırmakta kararlı.

Erkekler, tarlada işlerin hafif olduğunu, kadın ve erkeklerin fazla yorulmadığını söylüyor. Tarladan sonraki işleri, tamamen kadınlara bırakmaya ise söyleyecekleri yok.

NEVŞEHİR'in Ürgüp İlçesi'ne bağlı Sarıhıdır Köyü'nün kadınları kararlı mı kararlı. Kendilerine yardım etmeyen tembel eşlerini Vali Yusuf Erbay'a şikayet eden Sarıhıdırlı kadınlar, haklı olduklarını yinelerken, son noktayı koydular:

‘‘Erkeklerimiz süs güzeli değil. Onları da çalıştıracağız...’’

Sarıhıdırlı kadınlara en büyük destek de Vali Yusuf Erbay'dan geldi:

‘‘Ne yazık ki bu sadece Sarıhıdır'ın değil, tüm ülkenin sorunudur. Erkekler olarak, kadınlarımıza yüklenmekten vazgeçmeliyiz...’’

Hürriyet'te ‘‘Kadınların koca isyanı’’ başlığıyla yer alan kadınların şikayeti, köyün erkeklerini kızdırdı kızdırmasına ya, olay bu kadar dallanıp budaklanınca, çareyi bunu belli etmemekte buldular. Söyledikleri, ‘‘Yok canım, o kadar da abartmayın’’la sınırlı kaldı çaresiz...

Köyün yaşlı kadınları ise gençler kadar atak değil; ne olur ne olmaz deyip biraz daha temkinli konuştular:

‘‘Erkek, erkektir. Kadın da kadın. Yeni yetmeler, erkekleri de mutfağa sokmak istiyor...’’

Kısacası önceki gün düzenlenen ‘‘Tarla Günü’’ şenliklerinde Nevşehir Valisi ile dertleşen ve eşlerinin tarla dönüşü kendilerine yardım yerine kahveye gittiklerini söyleyen Sarıhıdırlı kadınların attığı taş yerini bulmuş gibi.

Sarıhıdırlı kadınlardan, dönüş yok.

13 yıllık evli 3 çocuk annesi Ayşe Duran, şunları söyledi:

‘‘Vallahi, Vali Bey bize destek verdi. Erkeklerimizin bize sahip çıkarak, daha çok yardım etmelerini istedi. Bunu artık her yerde söyleyeceğim. Hayat, elbette müşterek. Sadece kentte değil, köyde de müşterek olmalı. Buna artık bir dur demek zamanı geldi. Köyümüzde Tarım Müdürlüğü tarafından açılan çeşitli kurslar bizi geliştirdi. Gözümüzü açtı. Artık eskisi gibi değiliz. Gelinlerimiz şimdi daha bilinçli.

Erkekler süs güzeli değil

Eşi Tahir ile birlikte bağda üzüm toplayan Zehra Gülle ise, ‘‘Erkeklerimiz süs güzeli değil. Onları da çalıştıracağız. Elbette onlar da bizim kadar çalışmalı. Köyümüzün erkekleri en çok öğlen saat 14.00'e kadar çalışırlar. Ondan sonra kahvehaneye giderler'' dedi.

Bu ‘‘tembellik’’ suçlaması, Tahir Gülle'yi oldukça üzmüş görünüyor:

‘‘Erkek milletinin tembelliği yok’’ derken şunları ekledi:

‘‘Ürünümüz para etmiyor. Türkiye'de tarım giderek ölüyor. Bir sanayi diye tutturmuşlar, gidiyorlar. Para etmeyen ürün için işçi kiralayamıyoruz. Mecburen eşimiz, çocuğumuz ve biz ortak çalışıyoruz. Sonra, tarımda artık makinalaşma başladı. Kadınlarımız da biz de eski kadar yorulmuyoruz.’’

Fatma Gündüz, Arzu Taşezer, Keziban Çetin de valiye yaptıkları şikayetin arkasındalar kapı gibi, dönmüyorlar:

‘‘Tarlada ortak çalışma yapılıyor. Ama ondan sonra... Hayvanların bakımı, ahır temizliği, süt sağımı, yemek, bulaşık, çamaşır, çocuklar derken koca gün bize yetmiyor. Erkeklerimiz öğleden sonra sıcak diye kahveye gidiyor...’’

Vali: Kırsal erkeği tembel

Nevşehir Valisi Yusuf Erbay, Ürgüp İlçesi'ne bağlı Sarıhıdır Köyü'ndeki kadınların tarla gününde kendisiyle yaptıkları diyalog sırasında sorunlarını açık yüreklilikle dile getirdiklerini söyledi.

Erbay, ‘‘Bizleri de doğuran bir ana olduğunu unutmadan analarımıza, bacılarımıza, hanımlarımıza yardım etmeliyiz’’ dedi. Erbay, kırsal alanda kadınların daha fazla çalışıp, erkeklerin 'ense' yapmasının ülkenin sorunu olduğuna dikkati çekerek, şunları söyledi:

‘‘Sarıhıdır Köyü'nde bu şikayet üzerine mesaj vererek, kızım sana söylüyorum gelinim sen anla misali, yardımlaşmadan, kadın erkek eşitliğinden söz ettim. Mesaj yerini buldu. Köylü kadınlarla karşılıklı diyaloğa girdik. İçten bir konuşma oldu. Kadınlarımızın söylediklerinin tümü doğru. Bunların söylenmesi gerekli. Ancak kırsal alanda kadının özverili çalışmasını, eşlerinin onlara yardım konusunda kayıtsız kalmasını görmezlikten gelemeyiz. Kentli kültüründe hayat müşterek sözü gerçekleşti. Ancak kırsal alanda kadınlar katılımcı da olsa erkekler kahvehanede, köylü kadınlarınımızın söylediği gibi ense yapıyorlar. Erkekler olarak kadınlarımıza yüklenmekten vazgeçmeliyiz.’’

Kadının işi ayrı bizimki ayrı

Köyün erkekleri mi? Onlar, kendilerini şikayet eden eşleriyle aynı görüşü paylaşmıyorlar.

Köy bakkalı Bülent Yılmaz, ‘‘Tarım artık modernleşti. Herkesin elinde alet var. Bu yıl çok sıcak oldu. Sıcakta çalışılmadı. Çoluk, çocuk, kadın ve erkek öğlen en geç saat 14.00'de işi bırakıp, köye döndü. Kadınlar ev işleriyle uğraşırken, erkekler de kahve gölgesinde oyun oynadı. Bunun abartılacak bir yanı yok’’ dedi.

60 yaşındaki Mehmet Özgülek de, bu konunun böyle yansıtılmasından oldukça üzgün, hatta kızgın görünüyor:

‘‘Kadının görevi ayrı, erkeğin görevi ayrı. Köy yerinde kadın çalışır, erkek yatar diye bir şey yok. Onlar işlerini, biz de işimizi yaparız...’’