Güncelleme Tarihi:
KEPÇELER ‘ASR5’TE GİRER
AKUT 2. Başkanı Esra Üstünkaya: Mucizeler yaşanabiliyor, olağünüstü hikâyeler çıkıyor ama Türkiye’nin de dahil olduğu BM ve AB uygulamaları çerçevesinde biz arama-kurtarmacılar ilk olarak teknik arama, dinleme yapıyoruz, canlı var mı yok mu karar vererek enkaza giriyoruz. Sesli aramayı da enkaz etrafına sensörler yerleştirerek yaparız. Bu ekip bir bulguya rastlarsa kurtarma ekipleri gelir. Görüntüleme cihazları vardır, enkaza kamera sokulur, canlının pozisyonuna bakılır. Zarar vermeyecek şekilde tahliye süreci başlatılır. Termal kameralar betonun arkasını görmez, böyle bir teknoloji yok. Biz AKUT olarak ses aldığımız tüm enkazlara girdik. Ama 11 ili etkileyen bu depremde tüm enkazlar bu şekilde dinlenmiş midir bilmiyorum. Artık 12. gündeyiz, bu noktada canlı çıkma ihtimali çok düşük. Çıkanlarda ciddi sağlık problemleri de olabiliyor, hayatta kalma oranları düşük oluyor. BM ve AB standartlarında AFAD’ın, ASR5 seviyesine yani canlı ihtimali kalmadı, enkaz kaldırma seviyesine geçtik, demesinden sonra kepçeler, iş makineleri artık çalışabilir hale geliyor. BM ve AB standartlarında böyledir, ilgili ülkenin otoritesi ki bizde bu AFAD’dır, artık canlı kalmadığına kanaat getirdikten sonra bunu ilan eder.
YARDIMCI VERİLMELİ
Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Hüseyin Alan: Her iş makinesinin başında enkaz kaldırma sürecini opere edecek, kepçe operatörüyle iletişim kuracak, yerde canlı görüp çalışmayı durdurup, sağlık ekiplerini çağıracak kişiler bulunmalı. Ancak ben bazı bölgelerde enkaz üzerinde yardımcı elemanlar olmadığını gördüm. Hacettepe Üniversitesi Halk Sağlığı öğretim üyesi Prof. Dr. Nüket Paksoy Erbaydar: İnsanın canlı ya da cansız, bedeninin ya da uzuvlarının her biri, parmağı bile enkazdan çıkarılıp onurlu bir şekilde toprakla buluşturulmayı hak eder. Bu aynı zamanda toplum için, geri kalanların travmalarının azaltılması için de önemlidir. Kaldı ki ölenin saygın bir şekilde toprağa verilmesi toplumun uygarlığının, dayanışmasının da göstergesidir.