Edip Emil Öymen
Oluşturulma Tarihi: Aralık 09, 2005 00:00
Dünyanın en büyük yazılım şirketi Microsoft’un Avrupa, Ortadoğu ve Kuzey Afrika (EMEA) Başkanı Neil Holloway, bedensel engellilere bilişim becerileri öğreterek onları "bilgisayar okuryazarı" yapmak istediklerini, bu amaçla Türkiye’deki sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliğine girdiklerini söyledi.
Holloway, "Milli Eğitim Bakanlığı ile uzun vadeli bir işbirliği içindeyiz. Buna benzer bir işbirliğini engellilerin bilişim eğitimi için Türk sivil toplum örgütleri ve belediyelerle kurmak niyetindeyiz," dedi. Microsoft’un "Sınırsız Potansiyel İş Başında" (Unlimited Potential in Action) programı çerçevesinde Hindistan başta olmak üzere bir çok ülkede başlatılan bu eğitimlerle, toplumsal üretime katılamayan engellilere bilişim eğitimi verilerek tüketici olmaları yerine üretici olmaları teşvik ediliyor, sağlanıyor.
ENGELLİLERE İŞ FIRSATI
Microsoft ile Türkiye Bilişim Derneği (TBD) İstanbul Şubesi ortaklığında yürütülmekte olan "Engellilere İş Edindirme" projesi 2005 yılı başında başladı. Yeşilköy’de Kas Hastalıkları Derneği binasında engelliler için bilgisayar sınıfı ve kütüphane kuruldu. Yazılım geliştirme teknolojileri konusunda verilecek eğitimin planlaması ve eğitmeni BilgeAdam şirketi tarafından karşılandı.
Microsoft, benzer bir girişimi Türkiye Bilişim Vakfı (TBV) ile de yapmaya hazırlanıyor. Bu konuda belediyelerle görüşmeler sürüyor. İlk olarak Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin engellilere yönelik merkezinde eğitimlere başlanması planlanıyor. Bunun için öncelikle eğiticilerin eğitiminin tamamlanması gerek. İstanbul Büyükşehir ve diğer belediyelerle de bu proje sürdürülecek.
YARATICILIK ŞART
Microsoft EMEA Başkanı Holloway, bu girişimleri değerlendirirken, "Türkiye, herkesin bildiği ilginçliği ötesinde önemli bir ülke, çünkü yarısı 25 yaş altında 70 milyon nüfusu var. Devlet, hizmetlerini bu kadar büyük bir nüfusa nasıl ulaştıracak? KOBİ’ler nasıl gelişip büyüyecek? Bu gibi soruları yanıtlarken, Türkiye’nin teknoloji ve yazılım konusunda önemli bir rol oynayacağına inanırsanız, turizmde, eğitimde, sağlıkta, otomotivde her türlü üretimde yazılımsız yapılamayacağını fark edersiniz. Türkiye, veritabanı sistemlerine yatırım yapabilir. Yaratıcı-buluşçu yazılım çözümleri geliştirebilir. Bütün bunların gerçekleşmesi için ise bilgisayar okuryazarlığının artması şarttır" dedi.
Holloway, Milli Eğitim Bakanlığı ile yaptıkları işbirliği hakkında bilgi verirken de, "Her 71 öğrenciye 1 PC düşüyor. AB’de bu ortalama 11’dir. Türkiye için yol uzun, ama durum hızla iyileşiyor," diyerek, öğretmenlik için bilgisayar okuryazarlığı şartının getirilmiş olmasını, "Bir çok ülkede yapılmayan bir şeyi Türkiye gerçekleştirdi" şeklinde yorumladı.
HEDEF HER EVE BİR PC
Sayısal uçurum konusundaki görüşlerini de açıklayan Holloway, "Mümkün olduğu kadar çok sayıda insan İnternet’e erişebilmeli. ADSL Türkiye’de 400 bin kişiye ulaştı. 1 milyona ulaştığında nüfusun %10’una erişmiş olacaktır" dedi. PC kullanımının ülke çapında artmasının, her haneye 1 PC düşmesinin önemini vurgulayan Holloway, "Önemli olan, bu kullanımın sadece büyük şehirlerle sınırlı kalmaması" olduğunu söyledi. "Tekno-platform işte bu nedenle iyi bir fikir" diyen Holloway, "Biz katkıya hazırız. Hükümet tekno-platformu ülkenin neresinde kurmaya karar verirse bu her haliyle iyi bir fikir olacaktır" dedi.