<B> Gaye GÜZELAY</B>
Oluşturulma Tarihi: Eylül 26, 2003 21:38
Türkiye Otizm Erken Tanı ve Eğitim Vakfı tarafından düzenlenen ‘Özel Eğitimde Etkili Kaynaştırma Yöntemleri’ konulu seminerde konunun uzmanları uygulamanın esaslarını tartıştı. ABD Minnesota Eyaleti Eğitim Bölümü Özel Eğitim Birimi'nden Prof. Clayton Keller'in sunduğu seminer, psikologlar, öğretmenler ve özel eğitim uzmanlarının katılımıyla gerçekleşti. 'Kaynaştırma Eğitimi' özel ihtiyacı olan çocukların, 'normal' öğrencilerle birlikte eğitim görmesi esasına dayanıyor.
Türkiye Otizm Erken Tanı ve Eğitim Vakfı (TOHUM) geçtiğimiz hafta 'Özel Eğitimde Etkili Kaynaştırma Yöntemleri' konulu bir seminer düzenlendi. ABD Minnesota Eyaleti Özel Eğitim Birimi'nden Prof. Clayton Keller'in sunduğu seminerde uzmanlar 'Kaynaştırma Eğitimi'nin önemini vurguladı. ABD Hükümeti tarafından desteklenen 'Kaynaştırma Eğitimi' özel ihtiyacı olan çocukların, 'normal' öğrencilerle birlikte eğitim görmesi esasına dayanıyor. Engelli çocukların eğitimlerinin yanı sıra, sosyal yönden sağlıklı gelişimleri açısından önem taşıyor.
‘Kaynaştırma Eğitimi’nin, sürekli gelişen ve kişiye özel tasarlanan bir plana dayanması gerektiğini söyleyen Prof. Keller ‘‘Örgün eğitim ve özel eğitimde görev yapan eğitici ve destekleyici kişiler için sorumlulukların net olarak belirlenmesi gerekir’’ dedi.
Engelli bir öğrencinin nasıl bir eğitim alması gerektiğine, aile, öğretmenler, özel eğitim uzmanları ve yöneticilerin bir arada karar vermesi gerektiğini vurgulayan Prof. Keller, ‘‘Bu öğrencinin ihtiyaçlarına normal sınıflarda ne kadar cevap verilebileceğinin anlaşılması gereklidir’’ dedi. Engelli çocuğun anne-babasının, onun haklarının savunucusu olduğunu belirterek, çocuğun anne-babasının olmaması durumunda, başka bir kişinin bu görevi üstenmesi gerektiğini söyledi.
TEK, ESNEK, UYUMLU
İhtiyaçları dikkate alarak ve kaynakları bu doğrultuda kullanarak tüm öğrencilerin tek bir sistemde eğitim alabileceğini söyleyen Prof. Keller, ‘‘Ayrı sistemler, engelli bireylerden daha düşük beklentilerimiz olduğu ve onlara diğer bireylere gösterdiğimiz değeri vermediğimiz anlamına gelir. Genel eğitim tüm öğrencilere eğitim verebilecek kadar esnek ve uyumlu olmalıdır’’ diye konuştu.
ABD'deki engelli çocuklarla ilgili yasaların, tüm öğrencilere sağlanan bazı hakların, engelli öğrencilere de sağlamayı amaçladığını kaydetti. ABD'de engelli öğrencilere 'diğer öğrencilerden daha fazla hak tanımamak, ancak adil davranmak ve eşit hak tanımak adına farklı yaklaşmak' ilkesinin benimsendiğini söyledi.
Prof. Keller ABD Hükümeti'nin, engelli çocukların genel eğitim veren sınıflara yerleştirilmesini hedeflediğini belirtti:
‘‘Engeli olan bir çocuğu sınıfa yerleştirmek yeterli değil. Özel ihtiyaçlara cevap vermek için tasarlanmış bir eğitim planı olmalı. Normal eğitimden bu öğrenciler de yararlanabilirler. Ama bazı ihtiyaçları diğerlerinden farklıdır. Örneğin, görmeyen bir öğrencim olduğunda, iyi sözel açıklamalar yaparak, arkadaşlık kurmasına yardımcı olursam, görevimi yaparım. Ama ona brail alfabesini öğretemem.’’
Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Eğitim Fakültesi Teknik Eğitim Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Füsun Akkök 'Kaynaştırma Eğitimi'nin ‘herkes için eşit eğitim’ ilkesinden yola çıktığını vurguladı: ‘‘Dünyadaki çağdaş yaklaşım, onları toplumun bir parçası haline getirmek ve başarılı bireyler olarak yetiştirmek. Kaynaştırma eğitimi, yalnızca eğitim ortamına değil, topluma da kaynaştırma sağlıyor.‘‘
Prof. Akkök'e göre toplum engelli çocukları etiketliyor: ‘‘Onlara kör, sağır diyoruz. Bu, bizim tutum ve davranışlarımızı olumsuz etkiliyor. Engelli çocukların, toplumla benzeştiği noktalara yoğunlaşılması gerekiyor."
ODTÜ Eğitim Fakültesi Teknik Eğitim Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Füsun Akkök, Kaynaştırma Eğitimi'nin, çağdaş bir yaklaşım olduğunu söyledi: ‘‘Çocukları özel okullara koyduğunuzda, normal yaşıtlarından ayrılmış, farklı ve çok kısıtlanmış bir çevre içerisinde yaşıyorlar. Dünyadaki çağdaş yaklaşım, onları içinde yaşanılan toplumun bir parçası haline getirmek. Farklı özelliğe sahip çocukların ailelerinin, normal çocukların ailelerinin ve öğretmenlerin bu konuda iyi donatılmaları gerek ki, o çocuklar için en iyi ortamı sağlayalım.‘‘