Güncelleme Tarihi:
Proje hakkında bilgi veren Harun Antakyalı, Ankara Çağdaş Eğitim Uygulama Okulu resim kulübünün daveti üzerine engelli öğrencilerle atölye çalışmalarına başladıklarını, oradaki 190'a yakın öğrenci arasından resmi çok seven, gece-gündüz resim yapan gençlerin atölyesinde çalışmalara devam ettiklerini ve birlikte Mart ayından bu yana projeyi yürüttüklerini anlattı.
Antakyalı, ''Benim atölyemi kullanıyorlar. Ben müdahalede bulunmuyorum, sadece malzemelerini hazırlıyorum. Öğretmenleri gibi değil de daha çok bir ağabey-kardeş ilişkisi içerisinde çalışmalarımız devam ediyor'' diye konuştu.
Antakyalı, ''Bu proje kendini götüren bir proje, sponsorsuz kendi olanaklarımızla yürütüyoruz. Resimler satışa sunuluyor. Çocuklar aslında her şeyi kendileri yapıyorlar. Amacımız, iyi bir portfolyo oluşturup daha büyük bir projeye imza atmak. Resimdeki gruplar gibi düşünelim, bu 4 genç aslında çekici güç'' diye konuştu.
''Ailelerine gelir sağlıyorlar"
Antakyalı, ''Burada amacımız onlara meslek edindirmek değil, bir şeyler yapabileceklerine artık aileleri de inandılar. Çünkü ailelerine gelir de sağlıyorlar. Çok cüzi miktarda fiyatlarla satılıyor bu resimler. Kendi malzemelerini alıyorlar. Hedef, projeyi genişletip, Türkiye'de Zihinsel Engelliler Kültür Sanat Festivali gibi projeye çevirmek. Sonra belki uluslararası bir projeye sıra gelecek'' diye konuştu.
Harun Antakyalı, en büyük hedeflerinin ise Anadolu'daki yönlendirilememiş diğer engelli gençlere ulaşmak olduğunu vurguladı.
''Her birinin ayrı bir tarzı var"
Muhammet Emrebaş'ın çok çeşitli şeyleri resmettiğini, gördüğü desenleri farklı yorumladığını anlatan Antakyalı, ''Muhammed Yalçın'ın kendine ait farklı bir tarzı var. Ben zaten onu oradan çıkarmamaya çalışıyorum. Belli formları var, o formlara yoğunlaşıyor. Burak portre yapmayı çok seviyor. Renkleri tamamen kendileri seçiyorlar. Artık boyalarını hazırlayabiliyorlar. Kağıtlarını kesebiliyorlar. Çok yol kat ettiler'' diye konuştu.
Onlardan çok şey öğrendiğini belirten Antakyalı, şöyle devam etti:
''Metropolde yaşayan insanlar olduğumuz için kariyer, maske, insanların her alanda bir rekabetleri var. Ama onlarda rekabet yok, kendilerini yaşıyorlar. Zaten ben de öyle yaşıyorum, benim de kimseyle rekabetim yok. Bu güzel bir kesişme oldu. Aslında benim unuttuğum bazı şeyleri benim yüzüme vurdular. İçimdeki çocuğu büyütmeyeceğimi biliyordum. Bundan sonra hiç büyütemem. Ben onlara 'yolları açık olsun' diyorum.''
Gençlerin resimlerini sergilemelerine mekanını açarak imkan veren Cef Sanat Galerisi'nin sahibi Zerrin Şahinkaya Ongan da Harun Antakyalı'dan teklif gelince çok heyecanlandığını belirterek, ''Yaptıklarını bir sergide görsünler istedim. Harun'un hiçbir fırça darbesi olmadığını, sadece onların eserleri olduğunu bildiğim için çok heyecanlandım. Kendi galerimin açılışında bu kadar heyecanlı değildim'' diye konuştu.
Ongan, 9 Ocak 2010'a kadar ziyarete açık kalacak sergideki 25 eser ve konsinyedeki diğer eserlerin 250'şer TL fiyatla satışa sunulduğunu kaydetti.