"Endişe etmeyin yatırım yapın"

HER ALANDA EZİP GEÇİYORUZ

“Türkiye güvenlikten ekonomiye pek çok cephede beka mücadelesi verdiği bir dönemden geçiyor. İster sahada, ister masada olsun tehdit teşkil eden her türlü hamleyi bertaraf ediyoruz. Teröristleri öne sürüyorlar, ezip geçiyoruz. Ekonomimize saldırıyorlar, kısa sürede toparlanıp yolumuza devam ediyoruz. Cumhur İttifakı içinde birlikte olduğumuz MHP ve diğer kardeşlerimiz attığımız her adımda bize destek verdiler. Buna karşılık CHP ve HDP ile onlarla birlikte hareket eden marjinal çevreler yalanda sınır tanımıyorlar. CHP Genel Başkanı sinsi, hasmane ve yıkıcı bir tavır içindedir.

İSPATLA DİYORUZ

Grup toplantımızda Sakarya’daki Tank Palet Fabrikası, istihdam, emeklilik konularındaki yalanlarına cevaplarımızı verdik. Buna rağmen aynı yalanların bir kısmını bizden hemen sonra geçtiği kameralar karşısında yenilerini ekleyerek tekrarlamaktan hicap duymuyor. ‘İspatla’ diyoruz yapamıyor, ‘yalan’ söyleme diyoruz tıyneti icabı bundan da kendini alamıyor. ‘Madem hakkı söyleyemiyorsun öyleyse hiç olmazsa sus’ diyoruz. Onu hiç beceremiyor. Ağzını her açtığında dünyanın en büyük devletlerini kurmuş ve medeniyetini inşa etmiş ecdadımıza hakaret etmeyi marifet sanıyor.

CİDDİYE ALMIYORLAR

Geçtiğimiz günlerde aynı hezeyanı tekrarladı. Neymiş, can ve mal güvenliği olmayan ülkeye yabancı sermaye gelmezmiş. Yabancılara, ‘Türkiye’ye yatırım yapmayın’ diyor yani. Kendi ülkesini küresel sermayeye kötüleyerek dış yatırım gelmesinin önüne geçmeye çalışmanın adı açıkça ihanetin dik âlâsıdır. Neyse ki bu zatı sadece biz değil küresel sermaye de ciddiye almıyor. Türkiye’nin küresel doğrudan yatırımlardan aldığı pay bizim dönemimizde binde 1’den yüzde 1.1’e çıkmıştır. Bay Kemal önce bunu öğrenmen lazım ama Bay Kemal binde bir ile yüzde 1.1’i ayırt edemez.

CHP GENEL BAŞKANI NEREDEYDİ?

Uluslararası firmaların çoğu özellikle Batı medyasının baskısına rağmen yatırım için ülkemizi tercih ediyor. Borsamız rekor kırıyor. Türkiye her alanda tarihinin en büyük mücadelelerini verirken acaba CHP Genel Başkanı neredeydi? Ekonomimize yönelik saldırılar varken kendisini hiç ortada görmedik. Teröristlere ‘arkadaşlar’ diyerek onları pohpohlamakla meşguldü. Yürüttüğümüz harekâtlar konusunda şöyle içten gelen bir ‘Hayırlı olsun’ sözünü duymadık. Teröristlere ‘Bunlar teröristtir’ dediğini duymadık.

DEMOKRASİDEN TAVİZ YOK

Gelin yatırım yapın. Her sektöre sesleniyorum. Gel yatırım yap. Bankalarımızın kapıları sizlere açık. Kendi parana dön ve kendi paranı kullanmaktan çekinme. Milli para ile adım atma dönemine döndük, bunu başarıyla yürütmek durumundayız. Yatırımcımıza sesleniyorum, endişe etmeyin, tereddüt etmeyin. Lütfen kendi alanınızda yatırım yapmaya devam edin. Demokrasi ve hukuk devletimizi güçlendirmeye yönelik çalışmalarımızdan asla taviz vermiyoruz. Son dönemdeki en önemli demokrasi hamlemiz Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçmemiz olmuştur. Gücünü milli iradeden alan yönetim anlayışının milletimizi çok daha güçlü kıldığını düşünüyoruz.

FAİZLER DAHA DA DÜŞECEK

Bu yılın ilk 9 ayında dünya ihracatı yüzde 2.6 azalırken Türkiye’nin ihracatı yüzde 2.9 oranında yükselmiştir. Cari işlemler dengemiz artık açık değil, fazla veriyor. Bu tablo, cari açık meselesinin ekonomimizin yumuşak karnı olmaktan çıkmaya başladığını gösteriyor. Döviz kurundaki ve faizlerdeki yükselme sebebiyle kamu borçlanma oranımızda bir parça artış yaşanmışsa da hâlâ Avrupa Birliği kriterlerine göre çok iyi bir durumdayız. Enflasyonu yeniden tek haneli rakamlara indirerek, faizleri hızla düşürerek, ülkemizin üzerindeki kara bulutları dağıtıyoruz. 2020 inşallah, faizlerin çok daha düştüğü bir yıl olacak.”

EKONOMİMİZİ DE DEMOKRASİMİZİ DE GELİŞTİRECEĞİZ

BİR kez daha altını çizerek belirtmek istiyorum. Ülkemizdeki herkes kökeni, meşrebi, mezhebi, ideolojisi ne olursa olsun birinci sınıf vatandaşımızdır. Her vatandaşımız tüm haklardan ve özgürlüklerden eşit şekilde yararlanabilir. Bugün artık dünyanın neresinde olursa olsun her Türk vatandaşı, ülkesinin gücünün ve desteğinin arkasında olduğunu biliyor. Türkiye’ye yönelik husumet dalgası genellikle halklar değil, yönetimler ve medya nezdinde geçerlidir. Bunun sebebi de Türkiye’nin yazılan senaryolarda kendine biçilen rolü oynamak yerine, milli bir siyaset tarzı izlemekte ısrarcı olmasıdır. Bu, birilerini ciddi manada rahatsız ediyor. Küresel ve bölgesel düzeyde kendi haklarımızı savunur, politikalarımızı fiilen hayata geçirirken, ekonomimizi ve demokrasimizi geliştirmekte de kararlıyız. Demokrasimizi geliştirmek için atmamız gereken yeni adımlar elbette vardır. Aynı şekilde ekonomide yapısal reformları sürdürmemiz gerektiğini de biliyoruz. Bunları da önümüzdeki süreçte birer birer hayata geçireceğiz. Her bir meseleyi kendi mecrasında takip ederken, bunların birbirleriyle ilişkilerini de göz ardı etmiyoruz.

İSTİFA TEŞEKKÜRÜ

İSTİFA ederek teşkilatların yeniden yapılandırılmasına katkıda bulunanlara teşekkür ediyorum. İnşallah bu süreci dayanışma içinde yürüteceğiz. Milletvekili olmak demek günün 24 saati milletin emrinde olmak demektir. 2018-19 seçimlerinin sonuçlarını sandık sandık tetkik ederek gereken dersleri çıkarmamız şarttır. Bir yerde oyumuz düşmüşse, vekil ve belediye başkanı sayımız azalmışsa hiçbir şey yok gibi hareket edemeyiz. Önce teşhisi doğru koyacağız. Sonra da en ideal şekilde hayata geçireceğiz. Kongrelerimizde ortaya çıkacak teşkilat yapımız 2023 ve 2024 seçimlerimizdeki başarılarımızda hayati rol oynayacaktır. Bunun için en küçük bir eksikliğe, boşluğa, hataya meydan vermeden süreci tamamlamalıyız.

‘HADDİNİ BİLDİRİN’ TEPKİSİ: HASTALIKLI ZİHNİYET

CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç’un, merhum başbakanlardan Bülent Ecevit’i hedef alan AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin’e yönelik, “Bu kadına haddini bildirin” sözleri, AK Parti ile CHP’yi karşı karşıya getirirken, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da dünkü konuşmasında CHP’yi “hastalıklı zihniyet” diye hedef aldı:

“Geçmişte de malum Ecevit o zaman yine bir bayan milletvekilimize, şimdi Malezya Büyükelçimiz, ona ‘Susturun bu kadını’ diye hakaret etmişti. Şimdi dün (önceki gün) de herhalde oradan ilhamla Grup Başkanvekilimiz Özlem Hanım’a ‘Susturun bu kadını’ diyecek kadar ahlaksız, edepsiz bir şekilde davranan bir CHP’nin yetkilileri var. Kimse kusura bakmasın, biz bu ahlaksızlara, edepsizlere prim verecek durumda değiliz. Tüm grubumuzun, hele hele bir bayan milletvekilimize, bir bayan grup başkanvekilimize bu şekilde saldıracak olan ahlaksız, edepsizlere Parlamento’nun gereken cevabı da vermesi lazım.

KURU ÖZÜRLE GEÇİŞTİRİLEMEZ

Ceza ise ceza vermesi lazım. Efendim işte ‘Özür diledi’. Bıraksınlar bu işi. Bunlar öyle kuru özürle geçiştirilecek işler değil. Neyse İçtüzük’teki veya disiplindeki cezai müeyyideler bunların verilmesi lazım. Ve bu zatların yaptıkları ilk defa değil. Sürekli yaptıkları şeyler bunlar. Zaten bunların başkanları şahsıma, bir diğeri yine bir konuşmasında şahsıma yine bu Parlamento çatısı altında her türlü hakareti edepsizce yaptılar.

ARTIK SUSMAK YOK

Bunların edepsizlikleri karşısında artık susmak diye bir şey yok, gereği neyse aynen bunlara cevabını vereceğiz. Müslüman bir sokulduğu yerden bir daha sokulmaz. Bunu bileceğiz. Burası yolgeçen hanı değil, burası bir Parlamento’dur. Dolayısıyla bu Parlamento’nun içerisinde özellikle grup başkanvekili bir hanım kardeşimizin hukukunu sonuna kadar korumak bizim görevimizdir.”