Sürüş İzlenimi: Emre ÖZPEYNİRCİ
Oluşturulma Tarihi: Nisan 04, 2007 00:00
Geçtiğimiz hafta Erkan Çelebi İspanya'da, bende İstanbul'da OPC ailesinin iki üyesini test ettik. OPC, (Opel Performance Center) Opel'in performans merkezinde geliştirilen araçlara verilen bir kod. Bir başka değişle Opel'in yollardaki mevcut modellerinin en çılgını da diyebiliriz.
Opel Performance Center'dan çıkan bütün otomobiller, doğuştan modifiyeli olarak yollardaki yerlerini alıyorlar. Benim İstanbul'daki test konuğum OPC ailesinin amiral gemisi Vectra OPC idi. 110 bin YTL'nin üzerinde bir etikete sahip bu en güçlü OPC, açıkçası birçok spor otomobilden daha fazla keyif veriyor.
GÜNÜMÜZDE bir çok otomotiv üreticisi performanslı otomobil tutkunları için fabrika çıkışlı modifiyeli otomobiller geliştiriyor. Bu markalardan biri de Opel. Alman üretici Opel'in OPC (Opel Performance Center) ismini verdiği merkezden çıkan otomobiller, fabrikadan çıkarken sporcu genlerini alıyorlar. Opel şu anda Corsa, Meriva, Astra, Zafira ve Vectra modellerinde OPC donanımını ve motorlarını sunuyor. OPC ailesinin en güçlü üyesi olan Vectra OPC bu hafta test köşemizin ilk konuğu oldu.
Opel Vectra’nın yüksek-performanslı bu çılgın versiyonu, model serisinin tarzını belirgin OPC tasarım diliyle birleştirip, dinamik bir görünüm kazandırıyor. Önden bakıldığında, derin bir ön spoyler ile spot-ışığı tasarımlı sis lambalarının egemen olduğunu görülüyor. Profilden bakıldığında ise özgün OPC altı kollu 18 inçlik hafif alaşımlı jantlar ile daha da vurgulanan kapı eşikleri dikkat çekiyor. Her iki otomobilin de arka uçları, difüzöre benzer dış hatlara sahip çıkıntılı tamponlar, ayrık spoylerler ve çapraz egzoz susturuculu ikiz egzoz sistemleri ile karakterize edilmiş.
YARIŞÇI KİMLİĞİNİ YANSITIYOR
Özel OPC tasarımındaki yan eşikler yolcu bölmesinde hoş bir ambiyans yaratıyor. Ayrıca yarış otomobillerinde görmeye alışık olduğumuz Recaro yarış tipi koltuklar, deri kaplı üç kollu direksiyon sistemi ve sportif vites topuzu da aracın sportif imajını iç mekanda vurgulayan öğeler olarak dikkat çekiyor. Standart Vectra modelleri ile büyük ölçüde benzeşen bir konsola sahip olan aracın sportif göstergelerindeki 300 km/s'lik maksimum hız aracın sahip olduğu güç hakkında da fikir veriyor. Vectra OPC, spor kullanım ve yüksek aktif güvenlik açısından, geliştirilen şasi kontrol sistemi ile donatılmış. Tüm elektronik dinamik sürüş sistemleri, komple bir sistem oluşturmak üzere birbirleriyle bağlantılı çalışıyor. Bu sistemlere Elektronik denge programı, çekiş kontrol sistemi, manevra kontrol mantığı, Virajda Fren Kontrolü, çeşitli frenleme fonksiyonları ve Sürekli Süspansiyon Kontrolü özellikleri dahil. Daha da sportif bir kullanım için sürücü CDC kanalıyla, daha sıkı amortisörler ile daha direkt direksiyon ve gaz pedalı tepkilerine sahip "Sport" seçebiliyor. 17 inçlik yüksek performanslı fren sistemi, aracın güvenli bir şekilde durmasını sağlıyor.
MOTORDA TURBO ETKİSİ
Vectra OPC'de, yeni geliştirilmiş 2.8 litre hacminde yenilikçi bir motor görev yapıyor. 6 silindirli bu motor turbo aşırı besleme sistemi ve değişken sübap zamanlaması sayesinde, 255 beygir maksimum güç ve 355 Nm maksimum tork üretiyor. Yüksek tork sayesinde spor otomobilleri aratmayacak şekilde hızlanan otomobil 0'dan 100 km/s hıza 6.7 saniyede ulaşıyor ve maksimum 260 km/s sürate çıkabiliyor.
Teste aldığım araç GM Türkiye Genel Müdürü Özcan Keklik'in şirket aracıydı. Bu araçlar öyle her bayide bulunmuyor. İstenirse özel olarak sipariş edilip üretiliyor. Ama yollarda mavi rengi ve sesiyle çok dikkat çektiğini söyleyebilirim. Vectra OPC'nin direksiyonuna oturup hafif bir gaza dokununca 'şaka' olmadığını anlıyorsunuz. Adeta tasmasından tuttuğunuz köpeğin öne fırlaması gibi araçta gaza bas diye adeta kendini öne doğru atıyor. Sonuç olarak, doğuştan modifiyeli bu Vectra sizi kışkırtabilir.