Güncelleme Tarihi:
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında, aralarında Erol Olçok ve oğlu Abdullah Tayyip Olçok'un da bulunduğu 34 kişinin şehit edildiği 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ndeki olaylara ilişkin 143 sanığın yargılandığı davada 35 kez ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırılan ve köprüdeki darbecileri yöneten eski yarbay Turgay Ödemiş, olay gecesi İstanbul İl Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan ile aralarında gerçekleşen ve Adli Tıp Kurumunca da tespit edilen telsiz konuşmalarını inkar etti.
FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi sırasında aktif rol alarak bir çok vatandaşın şehit olması veya yaralanmasında talimatları bulunan darbeci sanıklar, yargılandıkları davalarda, elde edilen görüntü, ses kayıtlarıyla tanıkların teşhis ve anlatımlarına rağmen savunmalarını "inkar politikası" üzerine kurmayı sürdürüyor.
Cezaevine girdikten sonra örgüt talimatı çerçevesinde inkar yolunu seçen sanıkların savunmalarında öne sürdükleri tezlerin bir çoğu, kanıtlanan delillerle çürütüldü.
Darbeciler tarafından 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde Anadolu'dan Avrupa'ya geçişi kapatma ve köprüyü kontrol altına alma görevi Kuleli Askeri Lisesi Komutanlığı 2.Tabur Komutanı olan eski yarbay Turgay Ödemiş'e verilmişti. Darbeci Ödemiş'in emri ile de beraberindeki diğer şüphelilerce köprü trafiğe kapatılarak, ''Yönetime el konulduğunu'' köprüdeki vatandaşları zorla evlerine göndermeye çalıştıkları kaydedilmişti.
Darbecilerin Turgay Ödemiş'in ateş emri üzerine, havaya, yere ve vatandaşlara ateş ettikleri kaydedilen davanın iddianamesinde, bazı sanık ve müştekilerin ifadelerinde darbeci Ödemiş'in ''ateş emrini'' verdiği ve halkın üzerine ateş ettiğine dair beyanlar yer aldı.
İddianamede, darbeci Turgay Ödemiş'in “Yurtta Sulh Biziz” isimli WhatsApp grubunda yer alan Kurmay Albay Muammer Aygar'a telsizde geçen anonslar hakkında bilgi verdiği de vurgulandı.
İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları karşısında 30 Ocak 2018'de yapılan duruşmada savunma yapan darbeci yarbay Turgay Ödemiş, hakkındaki suçlamaların çoğunu inkar etti.
Ödemiş, top atışıyla ilgili şu savunmayı yaptı:
"00.00-03.00 saatleri arasında tankların üstünde bulunan MG3 ile boş alanlara ateş edildi. Korkutma ve caydırma amaçlı bu emri ben verdim. Ancak TOMA'ya yapılan top atışı emrini ben vermedim. Farklı birliklerden oluşmamız nedeniyle birinin fevri davranarak, TOMA'ya yapılan bu atışı gerçekleştirdiğini düşünüyorum.''
Köprüdeki olaylarda şehit edilen 34 kişinin öldürme emrinin sorumlusu olan darbeci Ödemiş'in, halkın üzerine ateş emri vermediğini ve kendisinin de vatandaşa ateş açmadığına ilişkin mahkemedeki beyanları, bazı sanık ve müşteki ifadeleriyle çöktü.
Aynı davada yargılanan sanık Ahmet Turan Çiftçi savunmasında, havaya doğru 2-3 el ateş ettiğini, daha sonra yine komutanlarının baskısıyla 4-5 el ateş ettiğini belirterek, darbeci Turgay ödemiş ve Ahmet Taştan'ın ön sıradaki askerlere "vatandaşa ateş edin" diye bağırdıklarını ve kendilerinin de ateş ettiklerini itiraf etmişti.
Yine sanık Fatih Alp savunmasında darbeci Turgay Ödemiş'in ateş etme emrini verdiğini söyledi. Sanıklardan Adem Buruk da ifadesinde darbeci yarbay Turgay Ödemiş'in ateş edilmesini emri verdiğini anlatarak, kendilerine verdiği emrin haricinde Ödemiş'in de 2-3 el ateş ettiğini vurguladı.
Davada ifade veren 10'u aşkın müşteki ve mağdur da darbeci yarbay Ödemiş'i teşhis ederek, Ödemiş'in ateş emrini verdiğini ve kendisinin de ateş ettiğini söyledi.
Darbeci Ödemiş savunmasında, ''15 Temmuz günü saat 20.30'a kadar rutin görevlerimi icra ediyordum. O saate kadar böyle bir organizasyondan haberdar değildim'' dese de iddianamede yer alan görüntülerde, darbe girişimi günü darbeci subayların Üsküdar'da bir kebap restoranına ailecek gittikleri ve saat 19.00'da darbeci albay Muammer Aygar'a gelen telefon üzerine aralarında Ödemiş'in de bulunduğu darbecilerin eşlerini bırakıp yemekten kalkarak acil olarak Kuleli'ye döndükleri yer alıyor.
Sanık Ödemiş'in, darbenin önlenmesine yönelik talimatlar veren İl Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan'ın konuşmaları esnasında telsiz hattına müdahale ettiğine ilişkin soruya ise telsiz konuşmalarını kendisinin yapmadığını, telsizin başka birinde olduğunu söyleyerek, kendi konuşmalarını inkar etti. Söz konusu telsizdeki sesin kendisine ait olduğu Adli Tıp Kurumunca da tespit edildiği hatırlatılan darbeci Ödemiş, buna rağmen inkar etmeyi sürdürdü.
Çalışkan'ın "Türk ordusuyla alakalı bir iş değil. Bu yapılan yanlışı düzeltmek için gereği neyse onu yapacağız. Hiçbir arkadaşımız bulunduğu yeri terk etmeyecek, gereksiz ateş etmeyecek, yanlış yapan kişiler düzeltilene kadar yerinden ayrılmayacak." şeklindeki anonslarına Turgay Ödemiş, "Yalan söylüyorsun. Eğer bütün silahlı kuvvetlerin olmasaydı bu hareket, denizde yüzen hücum botlar, havada uçan uçaklar olmazdı, halkı daha fazla kandırmayın." şeklinde araya girerek yanıt vermişti.
Ödemiş'in "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" ve "kasten öldürme" (34 kez) suçlarından 35 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis ile "bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak amacıyla kasten öldürmeye teşebbüs", "kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma", "kasten yaralama" ve "mala zarar verme" suçlarından 3 bin 323 yıl hapisle cezalandırılmasına karar verilmişti.