Güncelleme Tarihi:
Üsküdar Belediyesi ev sahipliğinde Nevmekan Sahil'de düzenlenen Üsküdar Kadın Buluşması programına katılan Emine Erdoğan, buradaki konuşmasına herkesi en kalbi duygularla selamladığını belirterek başladı.
Emine Erdoğan, "Ülkemizin farklı şehirlerinde zaman zaman toplantılara katılıyorum. Vatandaşlarımızla buluşuyorum ve bunlardan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Fakat bugün, burada bulunmanın, benim için ayrı bir önemi var. Üsküdar, benim için çocukluğum, gençliğim demek. Hepimiz biliyoruz ki, çocukluğumuzu geçirdiğimiz yerlerin, kişiliğimiz üzerinde büyük etkisi oluyor. Şehirlerin, semtlerin ruhu, bizim ruhumuza da sirayet ediyor. O nedenle, bir şehri paylaşanların birbirine benzediğini görürsünüz. Yerleşik kültür, ortak davranış biçimleri oluşturur." diye konuştu.
"Benim için Üsküdar, güçlü komşuluk ilişkileri ve aile bağları demek." diyen Emine Erdoğan, burada zengin mahalle kültürünü yaşayarak büyüdüğünü, gördüğü yardımlaşma örneklerinin hayatı boyunca sivil toplum kuruluşlarında yapacağı çalışmaların fikri tohumlarını attığını ifade etti.
Emine Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Burada teneffüs ettiğim kültürün, şahsıma kazandırdığı bakış açısı, dayanışma kültürü olmuştur. Üsküdar'da bir genç olarak tecrübe ettiğim şeyler, insanlığa hizmet arzumun yakıtı haline gelmiştir. Üsküdar burada yaşayan, burayı gören herkese ilham verir. Üsküdar'ın her zaman canlı olduğunu, adeta bir kalp gibi attığını, nefes alıp verdiğini hissedersiniz. Bu nedenle yüzyıllarca, sanat eserlerine, şiirlere, resimlere konu olmuştur. Sanatta kendi ekolünü oluşturmuştur. Üsküdar herkes için bir hazine sandığıdır. Üsküdar'ın önemli bir özelliği ise, asırlardır hayatlarımıza şahitlik ediyor olmasıdır. Ne diyor Yahya Kemal, Hangi şehir görmüş onun gördüğünü, Bizim İstanbul'u fethettiğimiz mutlu günü."
Üsküdar'ın fethi görmüş, yaklaşık bir asır o kutlu günü beklemiş bir şehir olduğunu ifade eden Emine Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bu anlamda tarihsel belleğimizdir. Burası, yüzümüzü nereye dönsek, ecdadımızın izlerini gördüğümüz tarihi eserlerle dolu bir açık hava müzesidir. Tüm bunlar, Üsküdar'ın manevi iklimini kuvvetlendirir. Gündelik yaşamın arasında karşımıza ansızın çıkan mezarlıklar ve türbeler iç dünyamızı olgunlaştırır. Yaşamın, doğumla ölüm arasında bir salıncak olduğunu aklımıza nakşeder. Aziz Mahmud Hüdai Hazretleri'nin her köşeye sinmiş ruhaniyeti, vakarı, tevazuyu ve hoşgörüyü üzerimize giydirir. İnşallah bizler de ondan nasipdar oluruz."
Üsküdar'ın aynı zamanda bir şehitler yurdu olduğunu ifade eden Emine Erdoğan, "15 Temmuz Şehitler Abidesi de buradadır. Vatan sevgisinin geçmişte kalmış, nostaljik bir duygu olmadığının en büyük delilidir. Milli birlik ve bütünlüğümüze kastedilen o zorlu gecede, Boğaziçi Köprüsü'ne koşan kardeşlerimiz, ecdadımızla aynı asil kanı taşıdıklarını bize çok net biçimde göstermişlerdir. Birlik ve beraberliğimiz işte tam da buralarda yeniden mayalanmıştır. Üsküdar bu anlamda yeni bir kıymet daha kazanmıştır. Allah bir daha öyle kötü günler göstermesin. Rabbim bütün şehitlerimizi rahmetiyle kucaklasın. Gazilerimize sağlıklı ömürler nasip etsin. Hepsini minnetle yad ediyoruz." diye konuştu.
"ÜSKÜDAR, HANIM SULTANLARIN GÖZ BEBEĞİDİR"
Toplumsal dönüşüme ihtiyaç duyulan, iyiye ve güzele en çok hasret kalınan anlarda "Buraya bir kadın eli değmeli" ifadelerinin kullanıldığını belirten Emine Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bildiğiniz gibi Üsküdar, hanım sultanların göz bebeğidir. İyilik düşüncesinin mimari ile buluştuğu yerdir. Arkalarında bıraktıkları camiler, medreseler, çeşmeler, külliyeler, kadın elinin bir yere değmesinin ne anlama geldiğini en iyi anlatan örneklerdir. Buradaki şifahaneler, imarethaneler, aşevleri, başkasının ihtiyacını düşünme anlayışının tezahürüdür. Biz de onlardan aldığımız bayrağı aynı hassasiyetle taşıyoruz. Taşımaya devam edeceğiz.
Yerel yönetimlerimiz, gönül belediyeciliği anlayışıyla toplumumuzun hassas ve kırılgan noktalarını güçlendirmek için samimiyetle çalışıyorlar. Gençlerimizin, yaşlılarımızın, çocuklarımızın ve engelli vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını ayrı ayrı belirliyorlar. Hiç kimseyi atlamadan herkesin hayat standardını iyileştirecek hizmetler yapıyorlar. Millet bahçeleriyle, millet kıraathaneleriyle, bilim, kültür ve sanat alanında çalışmalarıyla ruh ve zihin dünyamızı zenginleştiriyorlar. Yahya Kemal, Hoca Ali Rıza ve Şeker Ahmet Paşa gibi nice sanatçı ve edebiyatçımıza ilham olmuş Üsküdar'ın daha nice sanatçıyı yetiştireceğinden de hiç kuşkum yok."
"Bildiğiniz gibi İstanbul'da çok yakın tarihe kadar çöp dağları ve susuzlukla mücadele etmek, gündelik pratiğimizdi." diyen Emine Erdoğan, "İstanbul ilgisizliğin, bilgisizliğin ve sevgisizliğin pençesinde kıvranan bir şehirdi. Fakat İstanbul aşkıyla iş başına gelen yöneticilerimiz, yıllardır millete hizmet sevdası ile çalışıp çabalıyorlar. Çok şükür ki havası kirli, yolları çamurlu gri manzaralar tarih oldu." ifadelerini kullandı.
Bugün yalnız İstanbul'un değil, tüm ülkenin hak ettiği değeri gördüğünü vurgulayan Emine Erdoğan, "Tüm bunlar, kaynağı insan sevgisi olan bir siyaset anlayışı ile mümkün oluyor." dedi.
Emine Erdoğan, şunları kaydetti:
"Gerek Üsküdar Belediyemizin, gerekse diğer AK Partili belediyelerimizin sevgili nazarıyla baktığı bu şehre yapılan hizmetler, İstanbul'a yazılmış bir aşk mektubu gibidir. Her hizmet, bir aşk ilanıdır. İnşallah yerel seçimlerin ardından bu mektuba daha çok sevgi cümlesi eklenecek, yeni icraatlar yapılacak. 31 Mart seçimleri, bu ülkeyi emanet edeceğimiz evlatlarımızın geleceği için koyduğumuz hedefleri gerçekleştirmenin anahtarıdır. Sandıklara atacağımız her bir oy, ülkenin geleceği, birlik ve bütünlüğü için yapacağımız yatırımdır.
Üsküdar'ın ulu çınarlarının, kökleri çok derinlerdedir. İnşallah dalları da geleceğe uzanacak kadar sağlam olacaktır. Biz yeter ki, tarihimizden aldığımız ilhamla geleceğimizi güçlendirmeye bakalım. Bu düşüncelerle, Üsküdarlı kardeşlerimle buluşmaktan duyduğum memnuniyeti tekrar ifade etmek istiyorum. Bize güzel duygular ilham eden sanatçılarımıza, icraları için ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Üsküdar Belediyemize, böylesine güzel bir mekanda ev sahipliği yaptığı için şükranlarımı sunuyorum."
Programa, gazeteci, yazar, akademisyen, iş, sanat, medya dünyasından çok sayıda davetli katıldı.