Güncelleme Tarihi:
Dünyanın, sürdürülebilirlik kavramı etrafında bir dönüşüm sürecine adım attığını dile getiren Emine Erdoğan, bu sürecin, hayatın istisnasız her alanının değişmesi gerektiğini söylediğini ifade etti.
İnsanlığın bugün ve yarın barış ve refah içinde yaşamasının, sürdürülebilir kalkınma hedefleriyle dünyanın korunmasına bağlı olduğunu vurgulayan Emine Erdoğan, iklim değişikliğinin, tüm ülkelerin ve uluslararası platformların ana gündem maddesi olduğunu anımsatarak, insanlığın durduğu bu kritik dönemeçte, ortaya koyacakları iş birliğinin gelecek için belirleyici olacağını söyledi.
Türkiye olarak, iklim değişikliği mücadelesinde son derece kararlı olduklarını belirten Emine Erdoğan, geçen kasım ayında Paris İklim Anlaşması'na taraf olarak bu mücadeledeki konumlarını daha da güçlendirdiklerini, Türkiye'nin artık uluslararası arenada kilit ortaklardan biri olduğunu dile getirdi. Emine Erdoğan, bu müşterek soruna, insanlığın tek ve büyük bir aile, dünyanın ise bu ailenin ortak evi olduğu anlayışıyla yaklaştıklarını anlattı.
Emine Erdoğan, kıyı bölgelerinde artan nüfusun, sanayileşme, aşırı avlanma ve denizcilik faaliyetlerinin, deniz kirliliği ve ekosistemlerin tahribatı noktasında küresel bir sorun olduğunu söyledi.
Deniz kirliliğinin yüzde 80'inin karasal kirleticilerden oluştuğunu dile getiren Emine Erdoğan, Barselona Sözleşmesi kapsamındaki çalışmaların, Akdeniz Havzası'nın günde yaklaşık 730 ton plastikle kirletildiğini ortaya koyduğunu aktardı.
“DENİZ ÇÖPLERİNİN AZALTILMASI İÇİN SIFIR ATIK MAVİ PROJEMİZİ BİR SEFERBERLİK ANLAYIŞIYLA BAŞLATTIK"
Emine Erdoğan, Akdeniz'de yüzen atığın yaklaşık yüzde 95'inin ve deniz tabanındaki çöpün yüzde 50'sinin plastik atık olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti: "Plajlardaki deniz çöplerinin yüzde 60'ı, tek kullanımlık plastiklerden oluşuyor. Deniz çöplerinin azaltılması ve toplumsal farkındalığın artırılması için Sıfır Atık Mavi Projemizi bir seferberlik anlayışıyla başlattık. Tüm vatandaşlarımız, sivil toplum kuruluşlarımız ve medyamız hem projeye sahip çıktılar hem de önemli katkılar sundular. Bugüne kadar 138 bin ton deniz çöpü toplandı. Üzülerek söylüyorum ki bunun 103 bin tonu plastik. Bugün 324 kıyı tesisinde, atığı alınmamış tek bir gemi dahi bırakılmıyor. Denizcilik Atıkları Uygulaması ile gemi ve tekneler 7/24 online takip ediliyor. Denizlerin temizliğinin bir göstergesi olan mavi bayraklı plaj sayımız 2002'de 151 iken, bugün bu sayı 531'e çıktı. Biyolojik çeşitliliğin, doğal kaynakların, tarihi ve kültürel değerlerin gelecek kuşaklara ulaşmasını sağlamak üzere yoğun çalışmalar yürütülüyor. 19 bölge, özel çevre koruma bölgesi ilan edildi."
"MEDENİYETİMİZ, TÜM DÜNYAYA ZENGİN BİR ÇEVRE AHLAKI MİRAS BIRAKMIŞTIR"
Emine Erdoğan, dünyanın tüm inançlarında, tüm kadim kültürlerde tabiatın, insanın yuvası, ana vatanı olduğunu aktararak, insanın sadece maddi değil manevi ihtiyaçlarını da doğadan karşıladığını belirtti.
Anadolu topraklarının yüzyıllarca bu anlayışa ev sahipliği yaptığına işaret eden Emine Erdoğan, "Medeniyetimiz sadece bize değil, tüm dünyaya zengin bir çevre ahlakı miras bırakmıştır. Bu miras, doğayı korumakla yetinmemiş ihya etmiştir. Dünyanın ilk ve en mükemmel çevre nizamnamesi, ilk hayvan hastanesi, doğaya ve mahlûkata adanmış sayısız vakıf, bu coğrafyanın ürünüdür" diye konuştu.
İhtiyaçları olan zihinsel dönüşümün, tüm medeniyetlerin tabiatla kurduğu ahlaklı ilişkinin ihya edilmesine bağlı olduğunu düşündüğünü dile getiren Emine Erdoğan, "İklim değişikliği ve sürdürülebilirlik çok boyutlu bir meseledir. Bu meseleyi en çok, hak ve nesiller arası adalet boyutuyla ele almamız gerektiğine inanıyorum. Böylelikle bizi başarıya götürecek en önemli aktör olan insanlığın vicdanını yeniden ayağa kaldırabiliriz" değerlendirmesini yaptı. Program sonunda Emine Erdoğan, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ve BM Sürdürülebilir Kalkınma Çözümleri Ağı Başkanı Jeffrey Sachs aile fotoğrafı çektirdi. Programa, bazı üniversitelerden akademisyenler de katıldı. Emine Erdoğan, BM Sürdürülebilir Kalkınma Çözümleri Ağı Başkanı Jeffrey Sachs’i de ayrıca kabul etti.