Güncelleme Tarihi:
Emekli 104 amiralin imzasını taşıyan “Montrö Bildirisi” ile ilgili olarak, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ‘devletin güvenliğine ve anayasal düzene karşı suç işlemek için anlaşma’ suçundan soruşturma başlatmıştı. Soruşturma kapsamında 10 emekli amiral gözaltına alınırken, 4 emekli amiral de ileri yaşları gerekçesiyle ifadeye çağrılmıştı. Gözaltında bulunan emekli amirallerin Emniyet'teki işlemleri sürüyor. Gözaltındaki isimlerin Emniyet'te iki kişilik nezarethanelerde kaldığı ifade edildi.
BİR ARAYA GELDİLER Mİ?
Soruşturma kapsamında gözaltına alınanların ev, iş yeri ve araçlarında yapılan aramalarda el konulan bilgisayar, tablet, USB bellek, hard disk gibi dijital materyallere ilişkin inceleme Emniyet Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’nce yapılıyor. Emekli amirallerin telefonlarındaki dokümanlar, yazışmalar ve mesaj grupları da incelemeye alındı. Yine birbirleriyle irtibatlarına ve bildiri öncesinde bir araya gelinip gelinmediği de araştırılıyor. Bu kapsamda Bilgi Teknolojileri Kurumu’ndan (BTK) HTS kayıtları istendi. Araştırma sonrası hazırlanacak rapor doğrultusunda da gözaltındakilerin ifadesi alınacak.
SORUŞTURMADA DİKKAT ÇEKEN TESPİTLER
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosundan sorumlu Başsavcıvekili Veysel Kaçmaz tarafından yürütülen soruşturmada, gözaltına alınan emekli amirallerin bildirinin hazırlanmasında, bildiride adı geçen diğer kişilere ulaştırılmasında ve imzalatılmasında rol oynadıkları tespit edildi.
Gözaltına alınan şüphelilerin ev aramaları ve dijital materyallerinin incelemesinin devam ettiği öğrenilen soruşturmada, emekli amirallerin yurt içi ve yurt dışındaki bağlantılarının araştırıldığı kaydedildi.
Soruşturmada, bildiriyi hazırlayan şüphelilerin görevde olan muvazzaf subaylarla irtibatı olup olmadığı, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı dışında diğer komutanlıklarla da irtibat kurulup kurulmadığı, başka kişilere imza için baskı yapılıp yapılmadığının araştırıldığı öğrenildi.
Bildirinin başlığı, kullanılan dil, yayınlanma saati ve kullanılan terimlerin daha önce yayınlanan muhtıralarla benzerlik gösterdiği belirlendi. Şüphelilerin ifadeleri ve dijital incelemelerin ardından soruşturmanın derinleştirileceği belirtildi.
‘DENİZ ASLANLARI’ DETAYI
Emekli 104 amiralin yayımladığı bildirinin ardından, bazı internet siteleri ve sosyal medyada kendilerine “Deniz Aslanları” adını veren bir grubun bildirisi yayımlandı. Deniz Lisesi ve Deniz Harp Okulu’nda eğitim görenlerin dahil olduğu Deniz Aslanları grubundan 46 kişinin imzasını taşıyan bildiride imzacı olarak gösterilen 20’ye yakın isim, imzacı olmadığını, adının bilgisi dışında metne eklendiğini duyurdu. Ergenekon ve Balyoz kumpas davalarında, bazı askerlerin avukatlığını yapan Şule Nazlıoğlu Erol, “Deniz Aslanları ismiyle yayınlanan bildiri tamamen provokasyondur. Amiraller bildirisi ile alakası yoktur” açıklaması yaptı.
Öte yandan listede adı geçen emekli Deniz Yarbay Kemal Egemen, listeyi hazırlayanlardan şikâyetçi oldu. Egemen, dün gece Kadıköy Göztepe karakoluna gidip ismini ve imzasını kullananları şikayet etti.
BİLDİRİYE 81 İLDE SUÇ DUYURUSU
Türkiye'nin dört bir yanında toplanan sivil toplum kuruluşları bildiriyi kınadı, amiraller hakkında suç duyurusunda bulundu. 81 ilde 910 dernek, 408 vakıf, 27 üniversite, 114 oda, 550 sendika, 46 federasyon, bazı emekli amirallerin bildirisine ilişkin suç duyurusunda bulundu.
'SARIKLI AMİRAL' İNCELEMESİ: HULUSİ AKAR SON DURUMU ANLATTI
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Hürriyet Gazetesi yazarı Abdulkadir Selvi'ye konuştu. Akar, emekli amirallerin bildirisinden, 'sarıklı amiral' tartışmasına kadar gündemdeki sıcak konuları değerlendirdi. Akar, 'sarıklı amiral' ile ilgili incelemenin sürdüğünü, amiralin sözleşmeli statüsünde olduğunu belirterek soruşturmanın devam ettiğinin altını çizdi. Bakan Akar sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu olayların üst üste gelmesi bir plan mı, program mı, tesadüf müdür. Bunlardan ziyade somut, mekanik olaylara bakacağız. Yetkisi, sorumluluğu, görevi olmadan bu insanlar bir araya gelmişler. Mekanizmanın nasıl olduğunu savcılık ortaya çıkaracak. İlk metni kim hazırladı, nasıl dağıttı belirlenecek. Bu işe katılmayan 86 emekli amiral de var. Onlar girmiyor bu işe. Mekanizma nasıl oluştu onu anlamaya çalışıyoruz. Bunun arkasında ne var, başka şeyler olabilir, başkaları bundan örnek alabilir. Bunlar okumuş, yazmış insanlar, yaptıkları işin nereye varacağını bilmek zorundalar. Dolayısıyla bunun bedeli neyse ödeyecekler."
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: BURAM BURAM DARBE KOKUYOR
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 104 emekli amiralin bildirisine grup toplantısında sert tepki gösterirken çarpıcı mesajlar verdi:
"Kılıçdaroğlu, bir grup emekli amiralin, buram buram darbe iması kokan açıklamalarını ekonomiyle ilgilendirerek “gündem saptırma” olarak aklamaya çalışacak kadar şirazesinden koptu. Darbecinin emeklisi-muvazzafı olmayacağını bilmeyecek kadar bunlar cahil, bu bir sinsilik mi orasının takdirini milletimize bırakıyoruz. Kendileri teröristlerle al takke ver külah ilişkisinde olduğundan terörist terörist dememizden rahatsız oluyorlar.
Türkiye daha 15 Temmuz acısının yaralarını saramamışken, bir grup emekli askerin aslı astarı olmayan meseleler üzerinden milli iradeyi, ülkenin seçilmiş yönetimini tehdit etmelerini küçümseyen, darbecinin ta kendisidir. Çok açık net söylüyorum, şu anda bu emekli generallerin merkezinde CHP'nin kendisi vardır. Bu 104'ün içinde şu anda CHP üyesi olanlar vardır. İncelemeler devam ediyor. Kim bilir daha neler çıkacak?"
BAHÇELİ KRONOLOJİK OLARAK SIRALADI
Devlet Bahçeli, bildirinin yayımlanmasının bir sürecin son halkası olduğuna dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:
"Dilerdik ki, bu 104 emekli amiral, Doğu Akdeniz’deki beka mücadelemizle ilgili vatansever bir çıkış yapsalardı. Keşke, terörle mücadeleyle, verilen şehitlerle ilgili de tek bir kelam etmiş olsalardı. Hem muhtıracılar hem de siyasi muhipleri yalanlara bel bağladılar.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün adı askeri kurs önergesinden çıkarıldı dediler, yalan söylediler.
Harp Akademileri’ne Giriş Yönetmeliğinde yapılan değişiklikle algı operasyonları yaptılar, yalana bin yalan eklediler.
Milli Savunma Üniversitesi müfredatından Atatürk İlke ve İnkılap Tarihi dersi kaldırıldı dediler, yalan üstüne yalan ürettiler.
Bir tuğamiralin cüppeli bir fotoğrafı üzerinden saldırdılar, oysaki açılan soruşturmayı görmezden geldiler.
Bir tümgeneral kandil mesajı yayımladı diye yaygara kopardılar, çuvalladılar, yaş tahtaya bastılar. Kandil mesajı paylaştı diyerek bir kahraman askerimize iftira atmak tek kelimeyle adiliktir, terbiyesizliktir, edepsizliktir."
ZAFER ŞAHİN 4 MADDEDE ANLATTI
CNN Türk yayınına katılan Milliyet Gazetesi Yazarı Zafer Şahin, gece yarısı bildirisinin sistematik bir saldırı olduğunu belirterek bu sürece nasıl gelindiğinin detaylıca anlattı. İşte Zafer Şahin'in açıklamaları:
"Bu sistematik bir saldırı. Nasıl? Bunu örneklerle anlatayım. Yaklaşık 15 gündür Türkiye'de tartışılan 4 tane başlık var.
* Harp Akademilerine giriş yönetmeliği değiştirildi. Şimdi burada kıyamet kopartıldı. Ne dendi... Soyut olan irtica kavramının yerine daha somut bir tarif getirildi. Yani harp akademilerine girişte güvenlik soruşturması dahil çok daha etkin tedbirlerin alınmasına öngören bir yönetmelik devreye girdi. Ama bu sanki laiklik hedef alınıyormuş gibi kamuoyuna yansıtıldı.
"24 SAAT İÇİNDE ÇÜRÜTÜLDÜ"
* Bununla yetinmediler. Arkasından şu iddia ortaya atıldı. Mustafa Kemal'in adı askeri kurs önergesinden çıkarıldı. Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün adının askeri kurs önergesinden çıkartıldığı iddiasının bir yalan olduğu üzerinden 24 saat geçmeden ortaya çıkartıldı. Sonra ne geldi? Milli Savunma Üniversitesi Rektörlüğü müfredatından Atatürk İlke ve İnkılap dersinin kaldırıldığı iddiası. İddia diyelim iddia değil de. Yalan. Bunun da 24 saat içerisinde çürütüldüğünü gördük. Böyle bir durumun söz konusu olmadığını gördük.
“TÜMGENERAL HEDEF GÖSTERİLDİ”
* Sonra bir tümamiralin kendi evindeki bir fotoğrafı gündeme geldi. Bu fotoğraf üzerinden başka bir algı operasyonları yapılmaya çalışıldı. Arkasından kandil mesajı yayınladı diye bir Tümgeneral Davut Ala hedef gösterildi. Kimdir Davut Ala? 15 Temmuz akşamında İstanbul Kartaltepe Kışlası'nın komutanı. FETÖ'cü hainlerle bizzat çatışmaya giren, 7 kurşunla yaralanan bir kahraman, bir 15 Temmuz kahramanı. Kandil mesajı yayınladı diye bu bildiride imzası olan emekli amirallerden biri tarafından "yazıklar olsun" ifadesinin geçtiği bir twitle kamuoyuna hedef gösterildi. Aynı o "yazıklar olsun" kelimesini kullanan emekli amiral Yahudi vatandaşlarımızın bayramını da kutladı. Bence son derece doğru. Paskalya bayramını kutluyorlar. O da doğru.
Bütün bunlar ortadayken bir generalin kandil mesajı yayınlamasından siz neden rahatsız olursunuz? TSK'yı hedef alan sistematik bir operasyonun zemin taşlarını döşemek için neden kullanırsınız? Ve arkasından da bu bildiri geliyor. Şimdi bu bildiri öyle bir gecede hazırlanmış bir bildiri izlenimi vermiyor. Siz sadece 104 kişinin imzasını toplamaya kalksanız bunun üzerinde epey bir mesai harcamanızı gerektiren söz konusu.”