Güncelleme Tarihi:
HEDEF; SÜRDÜRÜLEBİLİR YÜKSEK BÜYÜME
Makro ekonomik gelişmeler ve yapısal reform çalışmaları hakkında bilgi veren Babacan, yılın ilk çeyreğinde GSMH bazında yüzde 6,7 , GSYH bazında ise yüzde 6,8 büyüme gerçekleştiğini hatırlattı ve Türkiye ekonomisinin hızla ilerlemeye devam ettiğini kaydetti. Büyüme rakamlarının, beklentilerin üzerinde gerçekleştiğini ifade eden Babacan, “Türkiye ekonomisi, 21 çeyrek arka arkaya büyüyerek, yeni bir rekora daha imza atmış durumda. Daha önceki dönemlerde arka arkaya bu şekilde bir büyüme olmamıştı. Bu aralıksız büyüme, özellikle ülkemizde yakaladığımız güven ve istikrar ortamının belki de en somut göstergelerinden bir tanesi” diye konuştu.
Sürdürülebilir ve aynı zamanda yüksek bir büyümeyi hedeflerini belirten Babacan, "Geçici rahatlamalar, geçici büyüme oranlarını yakalamak mümkün. Ama yanlış adımlar, kısa vadeli yaklaşımlar, dar görüşlerle atılan adımlar hele hele popülizm, maalesef ülkeyi yıllarca bir krizden diğerine savurdu” dedi.
|
“CARİ AÇIKTA ARTIŞ TRENDİ DURDU"
Cari açık gerçekleşmelerine bakıldığında ise son 5 aydır artık cari açıktaki artış trendinin durduğu, hatta küçük de olsa gerilemelerin başladığının görüldüğünü anlatan Babacan, cari açığın finansmanının kalitesinin burada çok belirleyici olduğunu ifade etti.
İSTİHDAM RAKAMLARI
2002 yılında 13 milyon 182 bin olan birinci çeyrek tarım dışı istihdam rakamının bu yıl 1. çeyrek itibariyle 16 milyon 62 bine çıktığının görüldüğünü belirten Babacan, haftalık ya da aylık düzenli geliri olan insanların sayısında da ciddi artış yaşandığını söyledi. Babacan, 2002 yılının birinci çeyreğinde yüzde 19,5 olan ücretsiz aile işçisinin, bu yılın birinci çeyreğinde yüzde 12,9'a düştüğünü, özellikle kırsal kesimde ailesiyle beraber çalışan insanların yevmiyeli, maaşlı işler bulduğunu ifade etti.
"ENFLASYONDAKİ DÜŞÜŞ DEVAM EDECEK”
Enflasyonda ise geçen yıl özellikle Mayıs, Haziran aylarında yaşanan dalgalanma nedeniyle 2006'da hedeften geçici bir süre uzaklaşıldığını kaydeden Babacan, burada yüksek petrol fiyatları, yüksek metal fiyatları ve bu senenin ilk aylarına kadar yüksek fiyatlar görülen işlenmemiş tarım ürünleri, gıda ürünlerinin önemli rol oynadığını hatırlattı. Orta vadeli enflasyon hedefinin yüzde 4 olduğunu hatırlatan ve enflasyon rakamlarında beklentilerin büyük rol oynadığına işaret eden Babacan, önümüzdeki 6 ay, 12 ay, hatta 24 ay sonrası için beklentilere bakıldığında, genel kanaatin enflasyondaki düşüş trendinin devam edeceği yönünde olduğunu belirtti.
NOMİNAL FAİZDE TEK HANE HEDEFİ
Türkiye'nin enflasyonda olduğu gibi nominal faizlerde de tek haneyi göreceğine işaret eden Babacan, “Biz seçim beyanlarımızda da açık açık bu hedefi koyduk. Dedik ki (enflasyonda tek haneye ulaştık, bundan sonraki hedefimiz YTL bazındaki faizlerin de tek haneye inmesi). Bunu zaten döviz borçlanmalarında sağlamış durumdayız, burada bir problem yok. Hatta Amerikan Hazinesi ile Türk Hazinesi arasındaki farklar, tarihi rekor denilebilecek seviyelerde daralmış durumda ve bir bakıma gerçek anlamda Türkiye ile ilgili risk primi diyebileceğimiz rakamların da tarihi düşük oranlara indiğini, bugünlerde hep beraber görüyoruz.”
AB SÜRECİNDE OLDUĞUMUZ İÇİN YABANCI SERMAYE GELİYOR
Ülkeye yatırım için gelenlerin ilk önce “AB ile ilgili neler olacağını, Türkiye'nin AB konusunda kararlı olup olmadığını” sorduklarını belirten Babacan, “Bu sorunun cevabı olumlu olduktan sonra, geriye kalan her şey kolaylaşıyor. Eğer Türkiye'ye 2005'te yaklaşık 10 milyar dolar, 2006'da 20 milyar dolar, 2007'nin sadece ilk 4 ayında 10 milyar dolarlık bir doğrudan sermaye girişi olduysa, bunun en önemli sebeplerinden bir tanesi Türkiye'nin AB sürecinde olan bir ülke olmasıdır" dedi.
Babacan, KDV indirimlerinin daha önce de yapıldığını, belediye borçlarının yaz aylarında 3 ay askıya alınması uygulamasının önceki yıl da yapıldığını belirtirken, yine de bunlara rağmen hedeflerin tutturulduğuna dikkati çekti.
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, Cuma günü tamamladıkları çalışma çerçevesinde yürütülecek reformlarla birlikte Dünya Bankasından önümüzdeki 4 yılda, 6 milyar dolar finansman sağlanmasının söz konusu olduğunu söyledi.
Babacan, Hazine Müsteşarlığında düzenlediği basın toplantısında, makro ekonomik gelişmeler hakkında bilgi verdi, yapısal reform çalışmalarını anlattı.
Bugüne kadar çok sayıdaki reforma imza attıklarına dikkati çeken Babacan, yapısal reformlarda Dünya bankasının da önemli yeri bulunduğunu söyledi.
Dünya Bankası ile pek çok konuda beraber çalıştıklarını vurgulayan Babacan, 2004-2007 döneminde yürütülen 'Ülke Destek Stratejisi'nin, geçtiğimiz cuma akşamı tamamlandığını belirtti.
Bu kapsamda finans sektörü ve kamu sektörü yapısal reform paketleri, kamu sektörü kalkınma politikası reform paketi ile rekabet ve istihdam amaçlı kalkınma politikası reform paketinin tamamlandığını ifade eden Babacan, bu çerçevede 3,5 milyar dolarlık proje kredisi kullanıldığını anlattı.
Babacan, Cuma akşamı tamamlanan son reform paketinde ise Türk Ticaret Kanunu'nun TBMM'ye sunulması, işlemlerin kolaylaştırılması, Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansının kurulması, kurumlar vergisi oranının yüzde 30'dan 20'ye indirilmesi ve Halkbank'ın yüzde 25 hissesinin halka arzı gibi adımların yer aldığını kaydetti.
İSTİHDAM
Seçim beyannamelerine 'istihdamı' yeni bir bölüm olarak yazdıklarına işaret eden Bakan Babacan, “şu an Türkiye'nin bir numaralı konusu, sorunu, istihdam ile ilgili konulardır” dedi.
İstihdamın, bundan sonraki dönemde üzerinde şiddetle durulması ve çok akılcı politikalar uygulanması gereken bir alan olduğunu kaydeden Bakan Ali Babacan, önümüzdeki dönemde istihdamın artırılmasına dönük yeni reformlar ve politikalar öngördüklerini söyledi.
Dünya Bankası ile 'ülke destek stratejisi' yerine 'yeni ülke ortaklık stratejisi' adı altında görüşmeleri sürdürdüklerini anlatan Bakan Babacan, 2008-2011 yıllarını kapsayacak stratejinin öncelikli alanlarını, 'rekabet gücünün, istihdamın artırılması, beşeri ve sosyal kalkınma, kamu hizmetlerinin etkinliğinin yükseltilmesi, bölgesel kalkınma, çevre ile ilgili standartların yükseltilmesi ve enerjinin' oluşturduğunu kaydetti.
Yeni ülke ortaklık stratejisi kapsamında ikinci kamu sektörü kalkınma politikası reform paketi ile ikinci rekabet ve istihdam amaçlı kalkınma politikası reform paketi üzerinde çalışmalara devam edeceklerini belirten Babacan, bu reform paketleri için Dünya Bankası'ndan 6 milyar dolarlık finansman sağlanmasının söz konusu olduğunu bildirdi.
Babacan, “ancak kredi, ikinci önemdedir. Asıl olan; Türkiye'nin ne yaptığı ve bu paketlerin, reformların devam etmesi, bu mesajı uluslararası piyasaların görmesi” dedi.