Yeliz ÖZ / İSTANBUL
Oluşturulma Tarihi: Haziran 27, 2007 00:00
Fener Rum Patrikhanesi’nin 13 görevlisi hakkındaki davaya bakan Yargıtay, ’Ekümenik’ iddialarının yasal dayanağı olmadığını bildirdi. Kararda, "Patrikhane, ’Bir azınlığa mensup kişiler üzerinde dini yetkileri haiz olan ve tüzel kişiliği bulunmayan dini bir kurumdur.’ Bu nedenledir ki, tamamen Türk hukukuna tabidir" denildi.
YARGITAY 4. Ceza Dairesi, Fener Rum Patrikhanesi’nin 13 görevlisi hakkında ’din özgürlüğüne ihlalden’ açılan davada verilen beraat kararını onarken, ’Ekümenik’ tartışmasını da noktaladı. Kararda, "Türkiye topraklarında kalmasına izin verilen Patrikhane tamamen Türk hukukuna tabidir. Patrikhanenin Ekümenik olduğu iddiasının yasal bir dayanağı da bulunmamaktadır" denildi.
KAMU DAVASI AÇILDI Fener Rum Patrikhanesi görevlileri, Patrikhane’nin, Bulgar Ortodoks Kilisesi üzerinde ruhani üstünlüğü olduğu iddiasıyla Bulgar Kilisesi’nde papaz olarak görev yapan Konstantin Kostoff’un, ayin sırasında Patriğin adını anması gerekirken anmadığı gerekçesiyle ’Ruhanilik sıfatının kaldırılmasına’ karar verdi. Bunun üzerine Patrikhane görevlileri Vasil Yuanidi, Dimitri Bartalomeos Arhondon, Apostol Daniilidis, Yanaki Atanasyadis, Kostandinos Harisiyadi, Yorgi Diragun, Mihal Roka, Hirisostos Emilyos Konstandinidis, Dimitri Savaidis, Haralambos Sofronıadis, Hiristomo Kalaycı, Dimitro Komatas, Iakovas Fenerli hakkında, TCK’ya göre, ’Dinlerden birine ait ibadet ve ayinden başkalarını men etmekten’ kamu davası açıldı.
MAHKEMEDEN BERAAT Fatih 3. Asliye Ceza Mahkemesi, sanık Mihal Roka’nın ölümü nedeniyle ’kamu davasının düşmesine’, diğer sanıklar hakkında ise beraat kararı verdi. Davaya katılanlar Kostoff ve Bujidar Cipof vekili ile Cumhuriyet Savcısının temyizi üzerine dosya Yargıtay’a taşındı. Daire, sanıkların eylemlerini ’Din özgürlüğünü ihlal’ niteliğinde görmedi ve tebliğnameye uygun olarak mahkeme kararını oybirliği ile onadı. Rum azınlığa mensup Fener Rum Patriği ve Sen Sinod (Kutsal Meclis) üyeleri sanıkların, diğer bir Ortodoks azınlık olan Bulgar kökenli Türk vatandaşlarının dini ayin ve işlerini yürüten Bulgar Kilisesi üzerinde ’Dini ve hukuki açıdan hiçbir yetkileri bulunmadığı’ belirtilen kararda, özetle şöyle denildi:
AZINLIK KİLİSESİ "Lozan Antlaşması’nın müzakereleri sırasında azınlıkların varlığı ve hakları görüşülürken, antlaşma metninde Fener Patrikhanesi ile ilgili bir hükme yer verilmemiştir. Patrikhane ismen dahi zikredilmemiştir. Patrikhane, ’Bir azınlığa mensup kişiler üzerinde dini yetkileri haiz olan ve tüzel kişiliği bulunmayan dini bir kurumdur.’ Bu nedenledir ki, tamamen Türk hukukuna tabidir. Egemen bir devletin kendi topraklarında yaşayan azınlıklara kendi vatandaşlarından farklı bir hukuk uygulayarak çoğunluğa dahi tanımadığı birtakım ayrıcalıkları onlara tanımak suretiyle özel bir statü vermesi, Anayasa’nın 10. maddesinde gösterilen eşitlik ilkesine açıkça aykırılık oluşturacağından kabul edilemez. Bu nedenle Patrikhane’nin Ekümenik olduğu iddiasının yasal bir dayanağı bulunmamaktadır. Patrik ve Patrikhane görevlilerinin sıfat ve faaliyetlerine ilişkin Türk yasalarına tabi oldukları ve yapmış oldukları faaliyetlerin Türk yasalarına göre suç teşkil etmesi halinde Türk ceza yasalarına göre cezalandırılacakları tartışmasızdır. Bu hukuki durum çerçevesinde olay değerlendirildiğinde, bağımsız kilise olma özeliğine sahip bulunan Bulgar Kilise Cemaati’nin kendi inançları doğrultusunda gerçekleştirdikleri ayinlere ve ayini yöneten ruhani yetkililerin ayin yapma yetkisine ve içeriğine kimsenin karışamaması gerektiği ilkesinden hareket edildiğinde, sanıkların almış oldukları kararın yasalarla korunmaya değer haklılığının bulunmadığı görülmektedir."
Patrik’ten yardım istedi
YARGITAY’ın, Fener Rum Patrikhanesi’nin ekümenik iddiasını yasal bulmayan kararının ajanslara düştüğü sırada Patrik Bartholomeos, Ukrayna Cumhurbaşkanı Viktor Yuşçenko’nun "Ortodoks aleminde birinci makam oldukları için" kilisedeki bölünme konusunda yardım istediğini söylüyordu. Bartholomeos, "Tarih bunu anlatıyor. Hıristiyanlığı bizim patrikhanemizden öğrendiler. Yardım isteklerini memnuniyetle kabul ettik" dedi. Basına açık başlayan daha sonra özel süren görüşme sonunda Bartholomeos, Yuşçenko’yu otomobiline kadar uğurladı. Ardından basın mensuplarına açıklama yapan Patrik, "Ukrayna Cumhurbaşkanı, memleketindeki kiliselerin durumuyla yakından ilgileniyor. Maalesef oradaki Ortodokslar arasında bölünme oldu. 3-4 grup var. Bunların birleşmesi için kendisi çaba sarfediyor. Patrikhanemiz Ortodoks aleminde birinci makam olması nedeniyle yardımlarımıza başvurdu" diye konuştu. Yuşçenko Patrik’e gümüş ibrik seti, Bartholomeos’da ebru kitabı amağan etti.