Güncelleme Tarihi:
Akşener, dün partisinin grup toplantısında özetle şunları söyledi: “Özelleştirilen 15 termik santrala, 1 Aralık 2019 tarihine kadar süre verilmişti. Bu süre ne için verildi? Bacalarına filtre takılsın; vatandaşlarımız, çocuklarımız zehirlenmesin diye. İktidar ve küçük ortağı, torba yasaya doldurdukları teklifle, bu süreyi Haziran 2022’ye kadar uzattılar. Bu ne demek? ‘Bu santrallar, evlatlarımızı zehirlemeye, toprağı, suyu kirletmeye, 2.5 yıl daha devam edecek’ demek. Yüce Allah’ın emrine rağmen havanın, suyun, toprağın dengesinin bozulmasını devam ettirecek bu karara, hangi vicdanla imza attılar bilemem. Bu karara evet oyu verenlere soruyorum; sizin evlatlarınız, torunlarınız yok mu? Onlar zehir soluyunca vicdanınız sızlamayacak mı? Bu dünyada olmasa da, ahirette bunun hesabı yok mu sanıyorsunuz?
KİM KİMİNLE GÖRÜŞTÜ
Son günlerde CHP’yi merkez alan bir tartışma yaşanıyor. Ekranları BBG evine çevirdiniz, ayıp yahu. Meğer yandaş kalemler ve havuz medyası, CHP’yi ne çok seviyormuş? Ama unutmayalım ki gerçeklerin bir gün mutlaka gün yüzüne çıkmak gibi bir huyu var. Kim kiminle görüştü ya da görüşmedi, kim kimin kaynağı ve her şeyden önemlisi milli iradenin temsilcisi siyaset kurumunu kim, nasıl kirletiyor, bir gün mutlaka göreceğiz. Ama madem saraya gidenleri konuşuyoruz; mesela ben, saraya kim gitti de ‘Santral bacalarına filtre takılmasını erteleyelim’ diye Sayın Erdoğan’ı ikna etti, onu merak ediyorum. Mesela ben seçim döneminde ‘Bu sorunu çözeceğiz’ denildiği halde, saraya kim gitti de Sayın Erdoğan’ı ikna edip EYT’lileri yüzüstü bıraktı, onu merak ediyorum. Kim gitti de Tank Palet Fabrikası’nı yabancılara satmaya ikna etti, onu merak ediyorum.
SATA SATA BUGÜNE GELDİN
Türkiye’nin en büyük şanssızlığı, 17 yıldır, geleceği planlayamayan, vizyonsuz bir iktidar tarafından yönetilmesidir. İlk dönemlerinde yaptıkları birkaç iyi işi de tüketip, ülkenin kaderini getirip, ucube bir sisteme bağladılar. Bu sistem yüzünden, ülkemizi düşürdükleri çukurdan çıkarmaları imkansız. Çiftçiyi hiçbir zaman dikkate almadılar. Tarımı geliştirmek için kıllarını bile kıpırdatmadılar. Avrupa’nın en geniş tarım alanlarına sahip Türkiye’yi, tarımda ithalata muhtaç bir ülke haline getirdiler. Sayın Erdoğan lafa geldi mi, muhalefete çemkiriyor, ‘Bunlara beş koyun versen güdemezler’ diyor. Peki sen ne yaptın? Millet sana koca bir sürüyü teslim etti. Hepsini sata sata bugüne geldin.
Kayseri il teşkilatımıza yönelik taşlı saldırıyı esefle kınıyorum. Sayın Erdoğan’a sesleniyorum. İktidarınızda kimse güvenli değil. Hukukun üstünlüğü önce size lazım olur ve görürsünüz ki o çakallar size sahip çıkmazlar. Anadolu’da bir söz var; köpeksiz köy bulup değneksiz gezmek. Alıştılar başka anaların çocuklarıyla kabadayılık yapmaya ama bizi yolumuzdan alıkoyamazlar.”