Güncelleme Tarihi:
İş öyle çığırından çıkmış ki, Türkiye'den New York'ta herhangi fon yöneticisinin telefonu arandığında, adam çığlık çığlığa "Alıyorum, hangi fiyattan ne varsa alıyorum" diye açıyordu. Milletin yine haldır-huldur mal aradığı bu dönemde, ekonomide ve politikada ne olursa olsun ülkeye çuvalla para girmeye devam edecek. Ama, bol kırmızı biberli kuru fasulyeyi tortillaya sarıp yiyen Meksikalı rençberin dediği gibi: "Ahh, abi, ahh, şu kurufasulye güzel nimet ama, her girişin bir de çıkışı olmasa..."
İşte o acılı ihraç (çıkış günü) geldiğinde, ekonomisi sağlam olan ayakta kalacak. Bu vesileyle, kimsenin umrunda olmasa da mart enflasyonu ve 2007 ilk çeyrek milli geliri üstünde naçizane yorum yaptım. Hayır, tarihleri karıştırmadım. Biliyorum, haftaya Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) daha 2006 GSMH'yı açıklayacak, ben onu aştım, 2007 ilk çeyreğe bakacağım, çünkü ben hızlı bir balığım.
MARTTA ENFLASYON DA YÜKSEK
Merkez Bankası (TCMB) açıklamasından sonra martta enflasyonun yine yüksek çıkacağı belli oldu. TCMB beklentiler anketine göre, yüzde 0,8 TÜFE'yle yola çıkarsak, yıllık enflasyon yüzde 10,7'ye çıkıyor. Mart ayında YTL'nin yüzde 1,3 deval yemesi de enflasyona olumlu katkı yapmaz. Piyasada bazı raporlar yüzde 11'e kadar yolu var diyor. Ama, hızlı balıklar yarına değil, öbür güne bakar. Yüksek enflasyon piyasaları kasmayabilir, çünkü herkes mayıs-haziranda geçen seneki devalin "baz etkisi" geçince hedef patikaya yakınsama bekliyor. Hele YTL böyle kuvvetli seyrederse, yüzde 7'nin altına doğru ineriz diyenler bile var. Avuçlarını yalarlar. Bir, susuzluk devam ederse, bu sene gıda fiyatları düşmez. İki, YTL'nin dezanflasyonist etkisine karşı yükselen petrolün tam saha hücum-presi var. Hizmet sektöründe fiyat katılığı aşılamıyor. Bu sene enflasyonda yüzde 7,5-8,5 bandının aşağıya doğru kırılması gittikçe güçleşiyor.
Ama, gerçekler yabancı dostlarımızı hiç mi hiç etkilemiyor. Onların araştırma raporlarını okursanız, TCMB haziran gibi faiz indirecek. TCMB anketinde bizim piyasa da bu sene 175 puan filan faiz indirimi bekliyor. TCMB çekirdek enflasyonda çok ciddi bir kırılma olmazsa, genel seçimlere kadar faiz indirmeyebilir. Hatta, kötü senaryolarda yine faiz artırma gereksinimi ile karşılaşabilir.
2006'DA BÜYÜME YÜZDE 5,5 OLABİLİR
Gelelim büyümeye. 2006 yılını herhalde yüzde 5,5 civarında bir büyümeyle bitiririz. Ama, hızlı balıklar konserve fiyatlarına, biz seneye dönelim. Beklentilerde büyüme yüzde 4,7-4,8 görünürken bazı raporlarda yine yüzde 5'i aşarız havası var. Büyümenin öncü göstergelerinden sadece kapasite kullanım oranında 4'üncü çeyrek 2006'ya göre bir iyileşme var. Dış talep güçlü seyrettiği için 2007'de milli gelire artı katkı yapabilir. Bana göre bu sene büyümede tempo yüzde 4'e düşebilir.
Bu senaryo seçim yatırımına gidilmeyeceği beklentisi üzerine kurulu. IMF'nin uyarısı ardından Maliye'nin derhal ödenek blokajıyla başlaması ve harcama kısıntılarına gideceğini duyurması, bütçe istikrarı bağlamında çok olumlu, ama büyümeyi olumsuz etkiler. Bir aralar cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra hükümet anketlerde oy kaybederse harcamaları artıracak diye kaygılıydım, ama artık bunun imkânı yok, çünkü harcayacak parası olmayacak. Çok akıllıca bir kararla kaldırılan KDV iadesi sonrası KDV ve ÖTV geliri olmayacak ki!