Ekim sendromu...

‘TAYYİP Erdoğan'ın partisi merkez sağdaki boşluğu dolduramadı...’İstanbul'da 15 gün önce aralarında bağımsız milletvekillerinin de bulunduğu bazı siyasilerin gerçekleştirdiği buluşmada bu tespit yapılıyor. Toplantıda merkez sağdaki bu boşluğun doldurulması gerektiği vurgulanıp, çalışmalara başlama kararı alınıyor. Hatta, kurulacak partinin çerçevesi de çiziliyor: ‘‘Gövdesi merkez sağda, yüzü sola açık parti...’’Yeni partinin kuruluşu için çaba gösterenler arasında Yalım Erez, Hüsnü Doğan, İlhan Kesici, Mehmet Ağar, Meral Akşener'in ismi sayılıyor.Konuyu dün Hüsnü Doğan ile görüşüyoruz.Doğan, parti çalışmasının içinde bulunduğunu doğruluyor.İstanbul'daki toplantıya katılmadığını belirtiyor; ‘‘Ancak arkadaşlarla temasımı sürüyorum’’ diyor. MECLİS AÇILINCAPartinin yönetim kadrosu ile ilgili olarak da şöyle diyor: ‘‘Daha isimlendirecek hale gelmedik. Meclis bir açılsın bakalım. Şimdi tespit aşamasındayız...’’Doğan da ‘‘Merkez sağdaki boşluk doldurulamadı’’ tespitinde bulunuyor. Parti çalışmalarının Meclis'e endeksli olup olmadığı sorusuna ise şöyle yanıt veriyor:‘‘Bölgelerinden dönen milletvekilleri Meclis açılınca partilerinin nasıl barajın altında kaldığı gerçeğini birbirlerine aktaracak. Bu tablodan çıkışın yolu aranacak. Her şey de o zaman başlayacak. Bu tabloda çözüm var mı yok mu onun cevabını vatandaş da arayacak.’’Üç yıldır siyasetin dışında kalan Doğan'ın dikkat çektiği bir diğer nokta ise ekimde ekonominin daha da kötüye gideceği.Türkiye'nin ekonomik sıkıntısına, bir de dünyada başlayan ekonomik durgunluğun getirdiği sıkıntının ekleneceğini belirtiyor:‘‘Ekimde ekonomi daha da kötüye gidecek’’ diyor. Doğan'a göre sıkıntıların içinden feraha ulaşmak daha kolay olacak.Bu sıkıntıların sonucunda, yapılacak ilk seçimde, ‘‘Beş yıl boyunca Türkiye'yi yönetecek tek partinin çıkacağına’’ inanıyor. Partileşme çabalarına ne zaman başlayacakları sorusuna ise şöyle yanıt veriyor:‘‘Partileşme hareketi öyle kolay değil. Var olan boşluğu doldurmak için bir parti kurabilirsiniz. Ama siyasette kalıcı olacaksanız ayağınız kesinlikle yere basmalı. Kimlerle yola çıkacağınız, neleri hedeflediğiniz çok önemli unsurlar.’’DERVİŞ İLE GÖRÜŞMEDoğan'a bir süre önce ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş'e yaptığı ziyaretin partileşme çalışması içinde olup olmadığını da soruyoruz. ‘‘Ziyaret ettim ama siyasi değil ekonomikti’’ karşılığını veriyor. Nedenini de şu sözlerle açıklıyor:‘‘Tavuk ve ürünlerinin üretimini yapan Köy-Tur'un Mütevelli Hayet Başkanıyım. Reel sektörün diğer üyelerinin düştüğü sıkıntıya Köy-Tur da düştü. Şirkeimizim sıkıntısının giderilmesi için Sayın Derviş'e taleplerimizi iletmek için gittim.’’Görüşmenin yarım saat kadar sürdüğünü ve ağırlıklı olarak Köy-Tur'un sıkıntıdan nasıl çıkarılabileceği üzerinde durduklarını belirtiyor. Siyasi konuya da bir iki dakika ayak üstü girdiklerini söylüyor, ‘‘Ama öyle derinlemesine bir görüşme değildi’’ diyor. Doğan Meclis açılınca siyasetin de daha hareketleneceğini ve değişime uğrayacağını vurguluyor. Hüsnü Doğan'ın öngörüsü gerçekleşirse, 17 Eylül'den sonra Anasaya değişikliği tartışmasını yaşayacak Meclis, ekim sendromuna girmekten de kaçamayacak.