Oluşturulma Tarihi: Ekim 15, 2001 00:00
2002 yılı bütçesinin en radikal yönü, faiz dışı harcamaların milli gelire oranında yüzde 2.5 oranında gerileme öngörmüş olması. 2001 yılında faiz dışı harcamalar 40.4 katrilyon lira olurken, milli gelire oranı yüzde 21.9 olarak gerçekleşeçek. 2002'de ise faiz dışı harcamaların 54.4 katrilyonla, milli gelire oranının yüzde 19.4'e düşürülmesi hedefleniyor. Bu, kamu harcamalarının kısılması anlamına geliyor. Uzun zamandır şikayet edilen ‘‘Biz küçülüyoruz ama devlet küçülmüyor aksine büyüyor’’ sözlerine de bir anlamda yanıt niteliği taşıyacak. Kamunun küçülüp, kendini disipline edeceği anlamına gelen bu mesajın hem iç hem de dış piyasalarda çok olumlu algılanması bekleniyor.Hükümetin kabul ettiği bu rakamlar çok önemli bir adım. Ancak bu adım, şimdilik, sadece bir rakamdan ibaret. Karar verilmiş ama henüz atılmış hiç bir adım...Peki bu adım nasıl atılacak?Şimdilik bu 2.5 puanlık düşüşün gerçekleştirileceği, tüm tedayları ile ortaya çıkmış değil. Ekonomi yönetimi IMF'yle konuşarak, bu rakama ulaşabilmek için bazı önlemler saptadı. Bu önlemler açıklandığı zaman çok patırtı koparacağı için, önceden açıklanmıyor. Öğrendiğimiz kadarıyla bu önlemlerin bir bölümü çok radikal önlemler... Bunların arasında, kanuni hak olmayan bazı ikramiyelerin ödenmemesi, Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü gibi bazı kamu kuruluşlarının yeniden yapılandırılması, kuruluşlara belirli harcama limitleri verilip onun üzerine kesinlikle çıkılmaması, bazı bölge müdürlüklerinin tasfiyesi gibi önlemlerin yeraldığını biliyoruz. Ancak bunlar, şimdilik, büyük tepki göreceği için açıklanmıyor.IMF HEYETİNİN GELİŞİ GECİKTİAçıklanmaması iyi ama artık bunların yapılması gerekiyor. Hükümetin biran önce, çoğu kararname ile düzenlenecek olan bu harcama kısıcı önlemleri hayata geçirmesi gerekiyor. Aksi takdirde bunlar kağıt üzerinde kalmış olacak. Bu önlemler alınmadığı zaman IMF'in direttiği yüzde 6.5'lik faiz dışı fazlanın milli gelire oranı gerçekleşmemiş olacak. Yüzde 6.5 gerçekleşmezse IMF ile anlaşma sağlanamayacak. Yüzde 6.5 gerçekleşmezse, IMF bu ayın sonunda bırakması beklenen 3 milyar doları bırakmayacağı gibi, ek kaynak talebimizi de yerine getirmeyecek. Belirli bir ek kaynağa göre dizayn edilmiş olan 2002 yılı bütçesi Hükümet bu önlemleri almadığı takdirde kadük kalacak, başka bir bütçe gerekecek...Kısacası, Hükümet bu kararları almazsa durüm kötü...Peki bu kararları ne zaman alması gerekiyor?Bizce hemen... Önümüzdeki bir-kaç gün içinde bu kararları, bizim Resmi Gazetede görmemiz gerekiyor. Süre çok kısaldı. En geç 17 Ekim'de 2002 yılı bütçe programına ilişkin bu taslağın TMMM'ye verilmiş olması gerekiyor. Bu taslak verildiği zaman, detay rakamlar ortaya çıkacağı için, zaten nereden ne kısıntı yapıldığı ortaya çıkacak...Farkındaysanız, en geç perşembe günü gelmesini beklediğimiz IMF Heyeti hala Ankara'ya gelmedi. Sadece bir genç uzman Ankara'da dolaşıp veri topluyor. IMF Türkiye Masası Şefi Juha Kahkonen, Türkiye'ye verilecek yardımın miktarı ve kimin tarafından verileceği belli olmadığı için gelmedi...Yani IMF tarafında da sıkıntı var. İstediğimiz 9 milyar dolara ek yardımın verilmesi konusunda tartışma yaşanıyor.Bir de bunun üzerine Hükümetin yüzde 6.5'luk faiz dışı fazla hedefinin gerçekleşmesi için alması gereken kararlar gecikirse, iş daha da zorlaşacak.Hükümet bu önlemleri almazsa, IMF heyeti gelse bile, Türkiye istediği yardımı alamayacak.
button