Eğitim, eğitim, eğitim

Güncelleme Tarihi:

Eğitim, eğitim, eğitim
Oluşturulma Tarihi: Haziran 03, 2005 00:00

ANEKDOT Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’ten.İngiltere Başbakanı Tony Blair birinci kez iktidara geldiğinde üç önceliğini şöyle sıralamış: ‘Eğitim, eğitim, eğitim’...Napolyon’un ‘para, para, para’ demesi gibi birşey.Hüseyin Çelik’i önceki gün TÜSİAD’ın ‘Doğru Başlangıç: Türkiye’de Okul Öncesi Eğitim’ raporunun sunumu sırasında dinliyoruz.Bakan 2004 yılında bütçeden en büyük payın eğitime gitmesinin eğitime önemin kanıtı olduğunu söylüyor.2005 yılında da en büyük pay eğitime.Bütçeden ne kadar çok pay ayrılsa da Türkiye’de eğitimin gelişmiş ülkelerin düzeyine erişmesi için daha yol çok uzun. Nüfusun 7 milyon 590 bini okur yazar değil.Bunun 5 milyon 732 bini kadın.En büyük uçurum okul öncesi eğitimde.Bakan Çelik’ın rakamlarına göre 1992 yılında okul öncesi eğitim oranı yüzde 5 iken, 1999 yılında yüzde 11.Yedi yılda iki katı olmuş.2004 yılında ise yüzde 16 ila yüzde 17.Yani Türkiye’deki sıfır ile altı yaş grubu arasında 440 bin çocuk ana okuluna gidiyor.Gidenlerin büyük çoğunluğu batıdaki illerimizde.Muhtemelen de çalışan annelerin çocukları.Oysa ‘ana okula’ çalışan annelerin çocuklarını bırakmak zorunda kaldıkları bir yer olarak değil, gelişmekte olan beyinlere sağladığı fayda penceresinden bakmamız gerek.AÇEV 10 yılı aşkın bir süredir bunun önemi üzerinde duruyor.En son geçtiğimiz 2 Mart tarihinde başlattığı kampanya var.Şimdi TÜSİAD bu raporla bu çok önemli meseleye katkıda bulunuyor.Çok önemli zira çocuğun okul öncesi eğitimi ekonomiye katkı anlamında.Okul öncesi eğitime yatırılan 1 dolar ilerde 7 dolar olarak dönüyor.Ana okul eğitimi Batı’da yüzde 90’larda.Yanı başımızdaki Bulgaristan’da dahi yüzde 61 oranında.Peki TÜSİAD’ın raporu ne öneriyor?Bir ‘Erken Çocukluk Eğitim Koordinasyon Kurulu’nun kurulması.Koordinasyon Kurulu eğitim standartını, müfretadı saptamak için şart.Geçtiğimiz yıllarda büyük bir eğitim hamlesine girişmiş olan Güney Kore, Portekiz gibi ülkelerde böyle bir yapı mevcut.Diğer bir öneri, ilkokul yaşından hemen bir yıl öncesi eğitimin zorunlu hale getirilmesi.TÜSİAD’ın raporunda işin bir de maliyeti var.‘Erken Çocukluk Eğitimi’ için gereken kaynak 6.3 milyar dolar.Her gün 700 bin öğrenci 32 bin araçla taşınıyorEĞİTİM Bakanı Hüseyin Çelik, Türkiye’nin eğitim sorunlarını anlatırken çoğunlukla doğudan ve güneydoğudan örnek veriyor.Dil önemli bir sorun.Oralarda çocuklar ilkokula başladıklarında öhce türkçeyi öğrenmek zorundalar.Yaşıtları matematiğe başlarken onlar dili çözmeye çalışıyorlar.Yani eğitime dezavantajlı başlıyorlar.Oysa ana okula gitmiş olsalar dezanvantajlı durum ortadan kalkacak.Yine oralarda çocukların okula ulaşma sorunu var.Her gün 700 bin öğrenci 32 bin araçla taşınıyor.Neden taşınıyorlar diye merak ediyorsunuz?Çünkü her köyde, her mezrada okul yok.Yapılması da imkansız.Eğitim Bakanı’nın verilerine göre, Türkiye’de 35 bin resmi köy var.40 bin tane de mezra.Şöyle diyor bakan: ‘ Mesela, ailesiyle arası bozulan, kan davası olan köyünü terkediyor. Gidiyor bir dere kenarına yerleşiyor. Evleniyor. Çocukları, torunları derken nüfus çoğalıyor. Mezra böyle çıkıyor ortaya’ ..Özetle, eğitim sorunun karmaşıklığının bir nedeni de dağ başlarındaki köyler ve mezralar.Kuaförde kablosuz internet Dibekdüzü’nde tuvaletsiz okulDÜN çok yakın iki arkadaşım aradı.İkisin söylediklerini yanyana koyunca yukarıda başlık çıktı.Daha açık anlatayım dilerseniz.Önce Ankara’dan Ladin Fuarcılık’ın sahibi, Türkiye-Fas İş Konseyi’nin Başkanı Devrim Erol’un telefonu geldi.‘Sana tuhaf birşey anlatacağım. Sabah kuaförüme gittim. Dizüstü bilgisayarım yanımda,. Açtım dosyalarıma bakarken birden internete bağlı olduğumu farkettim.. Meğer bizim kuaför çalışan kadınlar için kablosuz internet servisi başlatmış’...İkinci telefon uzun yıllar doğu ve güneydoğuda kadınlarla çalışmış olan Anakültür’ün kurucusu Ceylan Orhun’dan.Daha yeni oralardan dönmüş.Bu kez gitme nedeni bir yıl önce ABD’de Demet Yezgi tarafından kurulmuş olan ‘Friends of Anatolia’ adındaki STK’ya destek.Şanlıurfa’da, Dibekdüzü’nde onarılacak bir ilkokul için Ceylan ve Demet yolları düşmüşler.Ceylan Orhun, Dibekdüzü’ndeki okulun durumunu anlatırken ağlama noktasında.‘Tezekle ısınıyorlar. Tuvalet yerine bir delik var. Üzerinde de fareler çıkmasın diye bir kapak’...İşte tablo...Bir yerde kuaförde kablosuz internet, diğerinde tuvalet yerine bir delik..Bu arada ‘Friends of Anatolia’ ile ilgili bilgi almak isteyenler için adres şöyle: www.friendsofanatolia.org
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!