Editör

Açılışı Ä°nönü yapacak18-20 Haziran 2004 tarihleri arasında Assos’ta yapılacak ‘Bilim Tarihi, Felsefesi ve Sosyolojisi’ Çalışma Grubu II. Ulusal Sempozyumu’nun açılışını Erdal Ä°nönü yapacak. Ä°stanbul Ãœniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü Bilim Tarihi Anabilim Dalı’nın organizatörlüğünde, Ä°.Ãœ. Fen Fakültesi Fizik Bölümü’nün ve Assos Kazı Evi yönetiminin katkılarıyla gerçekleÅŸecek olan bu etkinlik, Türkiye, Yunanistan ve Ä°ngiltere’deki bilim kurumlarından gelen araÅŸtırmacıları buluÅŸturacak. Bilim Tarihi, bilim felsefesi ve bilim sosyolojisi konularındaki oturumlarda yirminin üzerinde bildiri ve poster sunulacak. Toplantı, Erdal Ä°nönü’nün ‘Dünya bilim yazınında Türk bilimcilerinin adlarıyla anılan bazı buluÅŸlar’ konulu konuÅŸmasıyla açılacak. DoÄŸa bilimleri tarihiyle ilgili bildiriler, ilk tektonik teoriyi (C.Åžengör), paleontolojinin doÄŸa bilimleri içindeki yerini (M.Sakınç), Truva’da araÅŸtırmalar yapmış ünlü hekim Virchow’un çalışmalarını (F.Günergun, Åž.Etker), Plinius’un Historia Naturalis’ini (E.ÖzbayoÄŸlu) ele alacak. Atina’daki Institute for Neohellenic Research araÅŸtırmacılarından E. Nicolaidis’in Yunanistan’da bilim tarihçiliÄŸinin baÅŸlaması ve geliÅŸmesini sergileyecek bildirisi, Türkiye’deki durum ile karşılaÅŸtırma yapmaya olanak saÄŸlayacak. Atina Akademisi’nden katılacak olan F. Assimacopoulou’nun konuÅŸması eÄŸitim tarihiyle ilgili: Trakya’da (Yunanistan bölümü) tarih eÄŸitimi. Bu toplantının, Türk ve Yunan bilim tarihçileri arasındaki iÅŸbirliÄŸini pekiÅŸtirmede yeni bir adım olması beklenmekte.Fizikçilerden bilim tanıtımı Türkiye Bilimler Akademisi (TÃœBA), Ege Ãœniversitesi (EÃœ) Rektörlüğü ve Türk Fizik DerneÄŸi (TFD) Ä°zmir Åžubesi'nin çaÄŸrısıyla EÃœ 25. Kültür Sanat ve Spor ÅženliÄŸi’nde TÃœBA yayınları satış standı açtı. Türkiye’nin bilim, eÄŸitim, ekonomik, sosyal ve kültürel sorunlarıyla ilgili olarak arÅŸtırma ve çözüm önerileri içeren TÃœBA kitaplarına öğretim elemanları ve öğrenciler büyük bir ilgi gösterdi. EÃœ 25. Kültür Sanat ve Spor ÅženliÄŸi’ne bu yıl ilk kez olarak Türk Fizik DerneÄŸi (TFD) Ä°zmir Åžubesi de bir tanıtım standı açarak katıldı. DerneÄŸin amaçlarının tanıtılarak etkinliklerinin sergilendiÄŸi stantta 2003 Nobel Ödülü’ne layık görülen çalışmalar, nano-bilim ve 2005 Dünya Fizik Yılı hakkında bilgiler sunuldu. Ayrıca fizik eÄŸitiminde bilgisayar ve internet ortamından yararlanma olanakları örneklerle açıklandı. TFD standını ziyaret eden öğrenciler bilgisayar ortamında sunulan simülasyonları kullanarak deÄŸiÅŸik konularda interaktif deneyler yapıp, fizik yasalarını sınama olanağı buldular. TFD standında yer alan ‘Karikakatürlerle Einstein ve Görelilik kuramı’ isimli köşe de ziyaretçiler tarafından ilgiyle izlendi. Bilim OlimpiyatlarıTÃœBÄ°TAK tarafından Türkiye’nin seçkin okulları arasında yapılan bir dizi sınav sonucu, ülkemizi bilim olimpiyatlarında temsil edecek öğrenciler belirlendi. Özel Yamanlar Lisesi’nin 4 öğrencisi bilim milli takımlarında yer almayı baÅŸardı. Öğrenciler Ata Fırat Pir ve Mehmet Kaysi 10-17 Temmuz tarihlerinde Yunanistan’ın Delphi ÅŸehrinde yapılacak 45. Dünya Matematik Olimpiyatı’nda, Mustafa ToÅŸur 11-18 Temmuz tarihlerinde Avustralya’nın Sydney ÅŸehrinde düzenlenecek 15. Dünya Biyoloji Olimpiyatı’nda ve Tunay Gür 11-18 Eylül tarihlerinde Yunanistan’ın Atina ÅŸehrinde yapılacak 15. Dünya Bilgisayar Olimpiyatlarında ülkemize altın madalya kazandırmak için mücadele edecek. Öğrenciler önümüzdeki günlerde TÃœBÄ°TAK tarafından düzenlenecek kamplarda Dünya Bilim Olimpiyatları için hazırlık çalışmalarını sürdürecekler.Kadın ÃœtopyasıÜçüncü haftadır bu köşeyi aynı konuya ayırıyorum: Acaba ülkeyi ve dünyayı kadınlar yönetseydi, daha yaÅŸanabilir bir yeryüzü kurulur muydu? Geçen hafta, dünyada binlerce yıllık bir erkek yönetim birikimi ve alışkanlığı olduÄŸunu, oyunun bütün kurallarını erkeklerin koyduÄŸunu belirtmiÅŸ; bugün görülen tek tük kadın yönetimlerinin ise, sistemin erkek karakterini deÄŸiÅŸtirmesinin söz konusu olmadığının altını çizmiÅŸtim. Åžimdi gelelim son ve zor noktaya: Diyelim ki bugün erkeklerin iÅŸgal ettikleri bütün yönetim pozisyonlarına esas kadınlar geldi, acaba dünyada deÄŸiÅŸen bir ÅŸey olabilir mi?SavaÅŸlar kesilir, ülkelerin birbirlerine hegemonya iddiaları biter mi? Ãœlkeler arasındaki bütün rekabet ve yarış, dostluk, dayanışma, bölüşüm, destekleme temelinde yürütülür mü? Yani kadınlar, erkeklerin savaşçı, öldürücü, saldırgan testosteron hormonlarının itici gücüyle yarattıkları bugünkü ‘savaÅŸan dünya’ya son verebilir ve....Kendi evcil, sevecen, daha yumuÅŸak karakterli östrojen hormonlarının itici gücüyle, tam tersine, ‘seven ve seviÅŸen bir dünya’ yaratabilirler mi?* * *Niye olmasın? Yeryüzünde hiç denenmemiÅŸ ve yaÅŸanmamış bir durum... Belki de insanlık, bu en büyük ütopyasını bekliyor! Belki de, kadınlar, kadın düşünürler, teorisyenler, felsefeciler, politikacılar, sosyal ve toplumsal bilimciler ve yöneticiler, kadın egemen sanatçılar, vahÅŸi rekabete, amansız yarışa, salt paranın egemenliÄŸine ve yok edici bir iktidar hırsına dayanan bu sistemin yerine, tamamen insancıl ve doÄŸa dostu yeni bir sistem geliÅŸtirebilirler.Erkeklerin bu iÅŸi baÅŸarmaları mümkün deÄŸil, çünkü geliÅŸtirdikleri alternatif ‘sosyalizm’ düşüncesinin ve sisteminin de içine etmediler mi? O sistemi de, karşıtı görünmesine raÄŸmen, tamamen kapitalizme benzetmediler mi? Ama hiçbir ÅŸey kolay deÄŸil. Kadınlar yönetime gelse bile, uzun bir süre, her ÅŸeyi erkek gibi yönetmek zorunda kalırlar. Çünkü devralacakları sistem erkek.. Onu diÅŸileÅŸtirmeleri, kadın yönetim felsefesi geliÅŸtirmeleri, dünyayı yeniden yorumlamaları büyük zaman alacaktır. Binlerce yıllık ‘erkek birikimi’nin yerine ‘kadın birikimini’ geçirebilmeleri için birkaç kuÅŸak bile yetmez. Şöyle en az 200 yıla doÄŸru uzanan bir süreyi düşünmek gerekir!Tabii, bütün bunların ardında, yanıtı asla bilinmeyen bir soru var: Acaba kadınların dünyada yönetimi devralmaları mümkün olabilir mi?Ä°kinci soru: Acaba östrojenler iktidar olunca, testosteronlaşır mı?!Biraz hormonlar üzerinde çalışacağız ve yeni yeni ütopyalar kuracağız demek ki!EditörÂ