OluÅŸturulma Tarihi: Mart 28, 2002 00:00
Özerklikte ipin ucunun kaçtığını ve özellikle bankacılık alanında devletin devre dışı bırakıldığını belirten BaÅŸbakan Bülent Ecevit, ‘‘Bu özerklik konusunu elden geçirmemiz lazım. ArkadaÅŸlarıma bir yasa deÄŸiÅŸikliÄŸi hazırlığı için görev verdim’’ dedi. Bağımsız kurumlar ile özellikle bankacılık alanında devletin tümüyle devre dışı bırakıldığını savunan BaÅŸbakan Bülent Ecevit, ‘‘Özerklikte ipin ucunu kaçırdık. Bu özerklik konusunu elden geçirmemiz lazım. Ä°lgili arkadaÅŸlarıma bir yasa deÄŸiÅŸikliÄŸi hazırlığı için görev verdim’’ dedi. Bülent Ecevit, ‘‘Yarının Kurulması-Hedef 2023’’ sloganlı Forum Ä°stanbul Yüzyıl Konferansı'nda yaptığı konuÅŸmada, özelleÅŸtirmeden bahsederken, ‘‘ÖzelleÅŸtirmenin yanında bir de özerkleÅŸtirme sorunu var’’ dedi. Ecevit şöyle devam etti: ‘‘ÖzerkleÅŸtirme alanında ise itiraf ederim ki ölçüyü kaçırdık. (Pazar ekonomisinin, demokrasinin gereÄŸidir, IMF'nin isteÄŸidir) dendi. Birçok kamu kurumu, devletin ve hükümetin etki alanı dışında, denetim alanı dışında başı buyruk kuruluÅŸlar haline geldiler. Ä°ÅŸadamlarımız Ankara'ya geldikleri vakit sorunlarıyla ilgileneceÄŸimizi biliyorlar, ama yetkilerin de büyük ölçüde elimizden kaçıp gittiÄŸini de biliyorlar, ama karşılarında hükümeti görmek istiyorlar, devleti görmek istiyorlar. Bu özerklik konusunu elden geçirmemiz ve bir dengeli hale, saÄŸlıklı iÅŸler hale getirmemiz gerektiÄŸine inanıyorum. Bunun için ilgili arkadaÅŸlarıma bir yasa deÄŸiÅŸikliÄŸi hazırlığı için görev vermiÅŸ bulunuyorum.’’ÜRETENLERÄ°N ZARARIÖzerklik konusundaki sorunlarda en büyük zararı bazı toplum kesimleri ile üreten sektörün gördüğünü savunan Ecevit, ÅŸunları söyledi:‘‘Bankacılık alanında ve baÅŸka bazı duyarlı konularda devlet tümüyle devre dışı bırakılmış oluyor. Buna biz tahammül edebiliriz ama halk tahammül edemiyor. Onun için özellikle siyasetin iÅŸlevleri arasında saÄŸlıklı bir denge kurulması gerektiÄŸine inanıyorum ve bunu yapmaya çalışacağız. Bu arada finans sektörü ile üreten sektör arasında uyum saÄŸlanması gerekiyor. Bu uyum hálá yeterince saÄŸlanmış deÄŸildir ama mutlaka yeterince saÄŸlanması gerekiyor.’’IMF ile Dünya Bankası'nın duyarlılıklarını göz önünde tutmanın gerektiÄŸini vurgulayan Ecevit, ÅŸunları söyledi: ‘‘Hızlı büyüme ve hızlı geliÅŸme için olaÄŸanüstü olanaklarımız var Türkiye olarak. Deneyimli ve yetenekli giriÅŸimci kuÅŸağımız var. Çalışkan ve becerikli bir iÅŸgücümüz var. BoÅŸ duran binlerce fabrikamız, atölyelerimiz, tersanelerimiz, iÅŸletmelerimiz var. Küçümsenmeyecek doÄŸal kaynaklarımız var. EÄŸer bunları gereÄŸince deÄŸerlendirebilirsek - ki gereÄŸince deÄŸerlendirebilmemiz için bir engel de düşünemiyorum - Türkiye çok kısa sürede büyük sıçramalar yapabilir. Buna inanıyorum. Türk toplumu kabına sığamayan dinamik bir toplum. Bu yıl bu toplumun dinamizmini deÄŸerlendirmek için bir seferberlik açmamız gerekli. Bunu baÅŸaracağımıza inanıyorum. Amacımız hakça bir düzen içinde hızla büyüyen bir Türkiye.’’YABANCI SERMAYEUluslararası standartlara uygun bir Kamu Ä°halesi Yasası çıkarıldığını ve Endüstri Bölgesi Yasası'yla yerli ve yabancı yatırımların özendirilecek duruma geldiÄŸini vurgulayan Ecevit, ‘‘Bu arada benim büyük bir ÅŸikayetim vardı’’ diyerek, konuÅŸmasını şöyle sürdürdü: ‘‘O da Türkiye'de yatırım yapmak isteyenler ister Türk ister yabancı olsun büyük bürokratik engellerle karşılaşıyorlardı. Yani bir iÅŸveren giriÅŸimci aÅŸağı yukarı 40 kapı çalmak zorunda kalıyordu ve baÅŸvurusuna yıllarca yanıt alamıyordu. Åžimdi bu çıkarttığımız yasanın piyasaya koyduÄŸumuz hükümlerle bu duruma son vermiÅŸ oluyoruz inÅŸallah. Åžimdi Türkiye'de yatırım yapmak isteyen bir giriÅŸimci 40 kapı çalmayacak, tek bir kapıyı çalacak ve yıllarca da yanıt beklemeyecek. 3 ay içinde olumlu veya olumsuz yanıtını alacak. Bunun tüzük ve yönetmelikleri hazırlanıyor. EÄŸer gecikirse hemen müdahale edilecek. Çünkü buna çok önem veriyorum. Bu ÅŸekilde Türkiye'ye yabancı sermaye akımının artacağını umuyorum.’’ Nihayet kara göründüBaÅŸbakan Bülent Ecevit, ekonominin nihayet düzlüğe çıkmaya baÅŸlamış gibi göründüğünü ifade ederek, ‘‘Nihayet ufukta kara göründü’’ dedi. Asya ve Rusya krizlerinden sonra yaÅŸanan depremler ve 11 Eylül krizine iÅŸaret eden Ecevit, hükümetin deyim yerindeyse hiç istifini bozmadan iÅŸlerine devam ettiÄŸini ve olumlu sonuçlar alınmaya baÅŸladığını söyledi. Ecevit, enflasyon ve faizlerin düşmeye, Türk Lirası'nın deÄŸerinin yükselmeye baÅŸladığını ve dış satım gelirlerinin bir yılda yüzde 12.3 oranında arttığını kaydetti.Irak'la fazla uÄŸraÅŸmaya deÄŸmezBaÅŸbakan Bülent Ecevit, Türkiye'nin turizm potansiyelinin çok ileri ölçülere vardığını belirterek, ‘‘Yeter ki Türkiye'nin çevresinde birtakım tatsız olaylar olmasın, yeterki savaÅŸlar olmasın. Sınırlarımızı rahatsız edici olaylar ortaya çıkmasın. Bu konuda tabii kaygılarımız var’’ diye konuÅŸtu. Ecevit, ÅŸunları söyledi: ‘‘Bütün dostlarımıza ÅŸunu anlatmaya çalışıyoruz ki aslında Irak'ta bir olumsuz yönetimden kurtulmak için savaÅŸa gerek yoktur. Kuveyt harekatından beri Türkiye, ABD ile birlikte Kuzey Irak'ı etkili bir denetim altında tutmaktadır ve fiilen bu dönemde aslında Irak yönetiminin hiçbir etkisi kalmamıştır. Onun için Irak'la fazla uÄŸraÅŸmaya deÄŸmez olduÄŸunu, dostlarımıza, müttefiklerimize anlatmaya çalışıyoruz.’’Küçülmeyi içime sindiremiyorumOlumlu geliÅŸmelerin yanı sıra bazı olumsuzlukların da yaÅŸandığını, bunlardan birinin ekonomideki küçülme olduÄŸunu bildiren BaÅŸbakan Bülent Ecevit, ÅŸunları söyledi: ‘‘Geçen yıl bu küçülme bildiÄŸiniz gibi kaygı verici ölçülere ulaÅŸtı. Yüzde eksi 8.5 gibi bir olumsuz düzeye ulaÅŸtı. Ãœreten ekonomiyi canlandırmak için büyüme gereklidir. Ve giriÅŸimciliÄŸi özendirmek gereklidir. Ama, bazı çevreler hızlı büyümenin enflasyonu da hızlandıracağından kaygı duyuyorlar. Ben bu kaygıya katılmıyorum. Büyümek Türk milletinin hakkıdır. Kabına sığamayan bir ulustur Türk ulusu. Onun için küçülmeyi içime sindiremiyorum. Enflasyonist akımlara olabildiÄŸince engel olarak, fırsat vermeksizin büyümeyi hızlandırmanın zorunlu olduÄŸuna inanıyorum. Büyümekten, kendi toplumumuzun gücünden korkmamalıyız. Yeter ki, büyüme finansman açısından saÄŸlam kaynaklara dayansın.’’İhracata kur deÄŸil vergi teÅŸviki olabilirBaÅŸbakan Bülent Ecevit, TL'nin deÄŸer kazanmaya baÅŸlamasının ekonomimizin güçlenmeye baÅŸladığının göstergelerinden birisi olduÄŸunu vurgulayarak, ‘‘Ama, bir yandan da paramızın deÄŸer kazanmasının dış satımımızı güçleÅŸtireceÄŸi öne sürülüyor ve bir kaygı konusu olarak belirtiliyor. Oysa, bence dış satımımızın artması çok büyük bir önem taşımaktadır. Ve dış satımın artması üretimi de canlandırmaktadır. Ama, dış satımın artması için ille paramızın deÄŸerini çok düşük tutmak gerektiÄŸine inanmıyorum. Dış satımımızı artırmak için kanımca baÅŸka yollar da bulunabilir. ÖrneÄŸin, vergi kolaylıkları saÄŸlanabilir. Dış satımcılara baÅŸka devlet destekleri saÄŸlanabilir. Kredi kolaylıkları saÄŸlanabilir. Bazı girdi fiyatları düşürülebilir. Dış satımı artırmak için ille, paramızın deÄŸerini düşürmek gerekmez kanısındayım.’’ Â
button