Oluşturulma Tarihi: Aralık 08, 2002 00:00
DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, ‘‘Anlaşılan bugünkü hükümet, ABD ile çok yakın ilişki kurma isteğinde’’ diye söze giriyor.Ve hemen ABD'ye dokunduruyor:‘‘Zaten ABD'nin de bu din tarafı biraz ağır basan siyasi yapılanmalarla daha yakından ilgilendiği belliydi. Biliyorsunuz, öteden beri ABD'nin böyle Yeşil Kuşak diye adlandırılan bir yaklaşımı vardı...’’Ecevit, ABD Savunma Bakan Vekili Paul Wolfowitz'in ‘‘Yeni hükümet Irak'ın yarattığı sorunu eskisine kıyasla daha iyi anlıyor’’ şeklindeki sözlerini de eleştiriyor: ‘‘Bu sözler yanlış tabii. Kesinlikle doğru değil. Aksine, bu hükümetin ne gibi gaflar yaptığı belli.’’ABD BU ÇELİŞKİLERİ KULLANIR DSP Lideri, dış politikaya ilişkin karar alma mekanizmasında bir ‘‘ikiliğin’’ belirmekte olduğu kanısında:‘‘Bu hükümetin kendi içinde değişik düşünceler, eğilimler ortaya çıkmaya başladı. Zaten, Sayın Tayyip Erdoğan hükümetin dışında olduğu halde dış politikada en yetkili kişi olarak görülüyor. Fakat dış ilişkilerle ilgili sorunları da pek bilmiyor. O yüzden aralarında epey çelişkiler oluyor.’’Ecevit, bu çerçevede şu sakıncaya dikkat çekiyor:‘‘Bu gaflar, çelişkiler ve belirsizlikler, Amerika'nın işine gelir. Devlet kuruluşları arasında çelişkiler ortaya çıkınca, yabancılar da bundan istifade ederler, kullanırlar. O bakımdan kaygı verici bir durum var.’’ERDOĞAN DIŞ POLİTİKAYI BİLMİYOR KİEcevit, ısrarla Erdoğan'ın yetkisizliğini gündeme getiriyor:‘‘Kendisi hükümet üyesi değil. Devlet işleriyle ilgili bir yetkisi yok. Hükümette yeri olmayan bir politikacının dış ilişkileri kendi başına yürütmeye çalışması, sanki en yetkili kişi kendisiymiş gibi programlar yapması çok rizikolu. Şimdiye kadar görülmemiş bir şey bu.’’Bu arada, Erdoğan'ın dış politika deneyimiyle ilgili oldukça ağır sözler sarf ediyor DSP Lideri:‘‘Hiçbir konuyu bilmiyor. Fakat her şeyi bildiğine, kendi bilgisinin ve yeteneklerinin her türlü sorunu çözmeye yardımcı olacağına inanıyor. O yüzden çok gaflar yapıyor, potlar kırıyor.’’BUSH'LA GÖRÜŞMESİ OLACAK ŞEY DEĞİLEcevit, Erdoğan'ın Beyaz Saray'da Başkan George Bush'la yapacağı görüşmeyi de yanlış buluyor: ‘‘Amerika'dan da kendisini çağırmasını istedi ve onlar da bunu değerlendiriyorlar tabii. Olacak şey değil. Devlet kurallarıyla, gelenekleriyle ilgisi olmayan bir durum.’’DSP Lideri'ne göre, Başkan Bush'un AKP Lideri'ni davet etmesinin gerisinde de ‘‘durumdan yararlanma çabası’’ yatıyor:‘‘Yoksa bir Amerikan başkanının bir parti başkanına davetiye çıkartması şimdiye kadar olmuş bir şey değil. Bundan yararlanma olanağını buluyorlar.’’Eski Başbakan, AKP Lideri hakkındaki eleştirilerini şu sözlere kadar vardırıyor:‘‘Tayyip Erdoğan, böyle davetlerden çok mutlu oluyor, öyle anlaşılıyor. Kendi egosunu tatmin ediyor.’’ABD'YE KÜRTÇÜLÜK UYARISIEcevit, buna karşılık, Başbakan Abdullah Gül'ün konumunu Erdoğan'dan biraz farklı değerlendiriyor, ‘‘Umarım ki, Başbakan ortaya çıkan çelişkilerle ilgili bu durumu düzeltme olanağını bulabilsin’’ diye konuşuyor.DSP Lideri, bu bağlamda, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in rolüne de dikkat çekiyor:‘‘Cumhurbaşkanı'nın konumu çok önemli. Bazı konularda hükümetin daha dikkatli davranmasına katkıda bulunur herhalde.’’Ecevit, ayrıca, yeni dönemde ABD yönetiminin ‘‘Kürtçülük’’ konusunda girebileceği yönelişlerle ilgili de bir uyarıda bulunuyor:‘‘Amerikan yönetimlerinin Kürtçülük konusuna öteden beri bir yatkınlığı var. Bu konuda da bu hükümetten bir engelleme gelmeyeceğini sanıyorlar. Ama tabii Dışişleri, Türk Silahlı Kuvvetleri herhalde önümüzdeki günlerde Türkiye'nin gerçek ihtiyaçlarını ön plana geçireceklerdir, geçirmeye başlamışlardır.’’
button