Ecevit Ailesi'nin kararı

Güncelleme Tarihi:

Ecevit Ailesinin kararı
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 14, 2002 00:00

TÜRKİYE'nin geleceğiyle ilgili denklem, bugünlerde Başbakan Bülent Ecevit'in sağlığına kilitlenmiş bulunuyor.Bu kilidin nasıl çözüleceği, Ecevit'in bu hafta Başbakanlık'taki mesaisine yeniden başlamasından sonraki performansıyla belli olacaktır.Başbakan'ın geçmişteki günlük ortalama 7 saati bulan hafifletilmiş çalışma takvimini aynen uygulaması, bu konudaki spekülasyonları bertaraf edebilir.Çalışma süresinin daha da azalması ve işi yürütmekte kamuoyunun da hissedeceği şekilde zorlanması ise Türkiye için bir sıkıntı kaynağı haline gelip, belirsizliği körükleyebilir.Temennimiz, Başbakan'ın sağlığına kavuşması ve yeniden eski temposuna girmesidir. ECEVİT KARAR ALMA MENZİLİNDE Ancak sağlığı en iyi şekilde seyretse de, Başbakan, kısa zamanda kaçınılmaz olarak kendisini bazı kritik konular üzerinde bir karar alma menzilinin içinde bulacaktır. Şöyle ki: Koalisyon hükümeti, üç yılını doldurmak üzeredir ve bugünkü manzarayla iki yıl daha Türkiye'yi taşıyabilmesi çok güçtür. Bir şekilde Türkiye'nin erken seçim atmosferine girmesiyle birlikte, DSP'nin geleceği de siyasetin en önemli sorularından birini oluşturacaktır.DSP, 1999 seçimlerinde yaklaşık yüzde 21 oy alarak, Türkiye'nin birinci partisi çıkmıştı.Ancak bugünün verileri ışığında, DSP'nin bir sonraki seçimde aynı başarı grafiğini yakalayabilmesi ancak bir mucize olarak görülebilir.Bunda, hükümetin yıpranmışlığı, Başbakan'ın birinci derecede sorumlu olduğu ekonomik krizin getirdiği yıkım, Rahşan Ecevit patentli af yasasının toplumda yarattığı infial gibi faktörlerin etkisi inkár edilemez. Ayrıca, Ecevit'in sağlık durumu ve yaşlılığı, seçmenleri, özellikle de genç kuşakları bu partiye yönelmekten caydıracaktır. Nereden bakılırsa bakılsın, DSP, bir sonraki seçime girerken eski başarı çizgisini tekrarlayabilmek için ‘‘bir şeyler yapmak’’ zorundadır.YENİ BİR VİTRİN ÇIKARABİLİR Mİ? Bunun bir yolu, partide yeni bir başlangıç yapıldığını gösterecek olan bir vitrin ve kadro değişikliği olabilir. Örneğin, seçimden sonra Ecevit'in genel başkanlığı sürdüreceği, ancak hükümet görevini yeni bir isme ya da isimlere devredeceği formül gibi... İsmail Cem, Kemal Derviş ve Hüsamettin Özkan gibi isimler, hatta bu üçlünün bir araya geldiği üçlü yönetim yapıları basında sıkça öneriliyor. Ayrıca, Başbakan, taktik amaçlarla söylemediyse, bazı mülakatlarında parti içinde bir rekabeti teşvik edebileceğini de hissettirmiş bulunuyor. KARARI İKİ KİŞİ VERECEK Bu konuda bir karara yönelirse, zamanlama konusunda Ecevit'in önünde iki seçenek belirecektir. Bunlardan biri, Ecevit'in parti yönetimindeki geçişin önünü bizzat Başbakanlığı sırasında açmasıdır. İkincisi, önündeki süreyi hem kendi durumuna bakıp, hem de siyasi gelişmelerin akışını izleyeceği bir bekleme dönemi olarak değerlendirerek, her şeyi son ana bırakmasıdır. Tabii, Ecevit'in ne yapıp ne yapmayacağı hakkında söylenecek her söz, bu aşamada spekülasyon sınırlarını aşamayacaktır. DSP'nin iç işleyişine bakarsak, kararın öncelikle Bülent Ecevit'le Rahşan Ecevit'in aile içinde birlikte alacakları bir karar olacağını söyleyebiliriz.Dolayısıyla, Türkiye'nin geleceği de büyük ölçüde bu ikilinin vereceği kararı bekleyecektir.Muhtemeldir ki, bu karar bir hayli zaman alabilir.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!