Güncelleme Tarihi:
Ebola, ebola virusununetken olduğu, vücutta ateş ve kanamalarla seyreden bir infeksiyon hastalığıdır. Bu hastalığı taşıyan hayvanlardan (maymun, goril, şempanze, meyve yarasası gibi) insana ve salgınlar sırasında insandan insana bulaşabilen sıklıkla ölüme yol açan ciddi bir hastalıktır. Salgınlar sırasında ölüm oranı yüksek olup %90’lara ulaşır. Virus ilk olarak 1976 yılında Sudan ve Kongo’daki salgınlarda tespit edilmiş, 23 Mart 2014’de Dünya Sağlık Örgütü Batı Afrika’da Ebola salgını varlığını duyurmuştur. Kongo’daki bir nehre hitaben Ebola ismini almıştır.
Nasıl Bulaşır?
1-Virüsü alarak hastalanmış bir hayvanın kanı, çeşitli salgıları veya organları ile temas edildiğinde; bütünlüğü bozulmuş deri (çatlaklar, çizikler) ve mukozalardan insana bulaşmaktadır.
2- Ebola virüsü hasta kişinin vücut salgıları (tükrük, semen, idrar, gaita vb.), kanı ve organları ile temas sonucunda insandan insana bulaşabilmektedir.
3- Hasta kişinin kan ve vücut salgılarının bulaştığı, döküldüğü eşyalarla temas da dolaylı yoldan bulaşmaya neden olmaktadır.
Virusun alınmasından hastalık belirtilerinin oluşmaya başlamasına kadar geçen süre (İnkübasyon periyodu) ortalama 8-10 (2-21) gündür.
Ebola virüsü bulaşmış hastalar, hastalık bulgularının gelişiminden önce bulaştırıcı değildir, ateş içeren semptomların başlamasından itibaren bulaştırıcılık başlar. Bir başka ifade ile ateş ve klinik bulguların gelişimi öncesinde hastalar başkalarına virusu bulaştıramazlar.
Şikayetleri:
Ateş, iştahsızlık, başağrısı,eklem ve kas ağrısı, halsizlik, karın ağrısı, kusma, ishal , geç dönemde burun, mide ve barsaklardan kanamalar görülebilir.
Hastalık bulguları:
Salgın olan bölgeye gitme hikayesi olan veya Ebola virüsü taşıyan kişiyle teması olan kişilerde ; yukardaki şikayetlere ek olarak,
*Ateş ( ≥38, 6 °C )
*Döküntü
*İshal
*Kusma
*Kanama gibi bulgular görülebilir. Burun, ağız, mide ve barsaklardan kanamalar başlayabilir. Laboratuvar bulgusu olarak alyuvar, akyuvar ve kanamanın durmasını önleyen hücrelerin sayısı düşer ve karaciğer enzim düzeyleri artar. Son dönemde böbrek ve karaciğer yetmezliği görülür.
Tanısı İçin Neler Yapılmalıdır:
Kanda ve salgılarda virus, virusa ait nükleik asitler (RT-PCR) ya da serumda antikorlar (IgM ve IgG) araştırılabilmektedir. Bu araştırmaların muhakkak referans laboratuvarda yapılması gerekmektedir.
Tedavisi İçin Neler Yapılmalıdır:
Hastalığın kesin bir tedavisi bulunmamaktadır. Hastalık sürecinde tedavi, sıvı-elektrolit dengesinin düzeltilmesi, oksijen desteği ve kan basıncının düzenlenmesi gibi destek tedavilerle sınırlıdır.
Aşı çalışmaları devam etmekte olup henüz rutin uygulanan bir aşısı yoktur.
Hastalığa maruz kalma riski ve korunma:.
Salgın olan bölgeye mümkünse salgın süresince gidilmemesi bulaşmayı önleme açısından önemlidir. Ebola virüs enfeksiyonu olan kişilerle temas edenler, sağlık çalışanları, cenaze defin işlemlerini yapan kişiler risk altındadır. İnsandan insana geçiş, bütünlüğü bozulmuş deri veya mukozanın infekte insanların kan ve vücut sıvılarıyla direk teması ile meydana geldiği için korunma çok önem taşır. Hastanın vücut salgılarının bulaştığı eşyalar ve yüzeyler (yatak vb.) ile de bulaş meydana gelebileceği dikkate alınmalıdır. Ayrıca hastaların ağız salgılarında da virus bulunduğu için yakın temasyoluyla da bulaşabildiğinden korunma ve temas önlemleri en yüksek düzeyde uygulanmalıdır.
Hastalığın kontrolünde bu hastaların ayrılması, yakın ve dikkatli takibi önem taşır.
Ellerin sık olarak sabunla yıkanması, el dezenfektanlarının kullanılması korunmada önemlidir. Yüzeylerin temizlenmesinde çamaşır suyukullanılır.
Özellikle bu ülkelere seyahat eden, yukarda anlatılan şikayetleri olan ya da bu şikayeti olan hastalarla temas edilmesi durumunda en yakın hastaneye başvurulması önerilir. Bu hastalar muhakkak hastanelerde takip- tedavi edilmelidir.