OluÅŸturulma Tarihi: Temmuz 17, 2005 00:00
E-Kart Elektronik Kart Sistemleri fabrikası, plastik kart üretiyor. Gebze Organize Sanayi Bölgesi’ndeki Teknopark’ta bulunan fabrika, İtalya’dan Çin’e kadar olan bölgede tek tabanca.Kurulduğu 2001’den bu yana Türkiye’deki elektronik kart pazarının yüzde 85’ine hakim. Türkiye’de kullanılan her 100 GSM kartından 55’i buradan çıkıyor. Yıllık 100 milyon kart kapasitesine sahip fabrikanın bu yılki hedefi 35 milyon kart üretmek. Yurtiçinde kullanılan 26 milyon banka kartı için yapılan üretimin dörtte biri Azerbaycan, Kazakistan gibi Türk cumhuriyetleri; Gürcistan, Moldava, Ukrayna gibi komşu ülkeler ile İsrail, Almanya gibi yüksek teknoloji pazarlarına ihraç ediliyor. Fabrikada temel olarak, hammadde halinde gelen boş plastik tabakalar kart haline getirilip, zarflanıp, istenirse içine mektup konulup, ilgili bankaya (ya da başka müşteriye) sevk ediliyor. Ama asıl mesele bu kartların içlerine yerleştirilen çipler. Her biri 1969 yılında Ay’a giden Apollo-11’in bilgisayarından daha güçlü olan bu minicik bilgisayarlar, banka hesaplarımızı, kimlik bilgilerimizi, eğer yetkili biriysek güvenlik sistemi tarafından tanınmamızı sağlıyor. O yüzden üretimin çok yüksek bir güvenlik ağı içinde yapılması gerekiyor, aksi takdirde bütün bu bilgiler yanlış ellere geçebilir. E-Kart fabrikası başta VISA ve Mastercard olmak üzere müşterileri tarafından sürekli denetleniyor, onların belirlediği güvenlik koşulları altında çalışıyor. Dünyada bu tür üretim yapan 50 kadar fabrika var. Fabrika, aralarında Türkiye’nin en iyi matbaacıları, tasarımcıları, yazılımcıları bulunan 106 kişilik bir ekiple dönüyor. Güvenlik gerekçesiyle yüzlerini yansıtmamız bile yasak. Birçok bölümün fotoğrafını çekemediğimiz gibi, kasa gibi bazı önemli alanlara girilmesi de yine yasaktı.KOLAY GİRİLEMİYOR GİRİLSE DE ÇIKILAMIYOR Binanın girişi tamamen kurşun geçirmez. Resepsiyon görevlisini görmüyorsunuz, sesini duyuyorsunuz. Kurşun geçirmez bir aynalı camın arkasından konuşuyor. Acil bir durumda, görevli kendi bölümündeki kapıdan çıkıyor, siz kurşun geçirmez resepsiyonda kilitli kalıyorsunuz.ANTİ-REHİNE KAPILAR KİTLEDİ Mİ BIRAKMIYORAnti-rehine kapılar en ilginç güvenlik cihazları. Önemli bölümlerin girişlerinde bunlardan var. Amaç giriş yetkisi olan birinin rehin alınıp kapıları açmasını önlemek. Bu geçişler birer kabin gibi. Teker teker giriliyor: Kartınızı okutuyorsunuz, ön kapı açılıyor. Giriyorsunuz, kapı kapanıyor. Kabin sizi tartıyor ve bir kişi olduğunuza (tek kişi girebiliyor) ikna olursa ikinci kapıyı açıp sizi salıyor. Yok ağırlığınızda bir tuhaflık varsa, sizi içerde hapsediyor. Bu kapıların fotoğrafının çekilmesi yasak. Bir keresinde 85 kilo olduğunu beyan eden bir kadın müşteri 115 kilodan fazla çıkınca bilgisayar onu iki kişi sanıp kabine kilitlemiş.KIZILÖTESİ KORUMA VE KAMERALAR Kızılötesi korumanın haricinde her yerde kamera var. Bu kameralar 24 saat kayıt yapıyor. 13 kişi, 24 saat bina güvenliğini sağlıyor. Sanayi bölgesi güvenliği ikinci, Kocaeli Emniyeti üçüncü kuşak güvenlikten sorumlu.DEPOLARI YERİN 12 METRE ALTINDA DURUYORÖnemli hologramların, hammaddelerin ve bitirilmiş kartların saklandığı bir depo var. Yerin 12 metre altındaki bu depoya sadece yetkili iki kişi, güvenlik kartlarını aynı anda soktuğu zaman girilebiliyor.HİÇBİR KART ÇÖPE GİTMİYOR Hammadde, plastik 50x50 cm plakalar halinde geliyor. Bunlardan 48’er kart çıkıyor. Hammadde artıkları ile hatalı üretim kartlar asla çöpe atılmıyor. İki kişi kontrolünde iki aşamada plastik ununa dönüşene kadar öğütülüyor. İmhaya giden ağırlık ile çıkan tozun ağırlığı birbirini tutmazsa bina tekrar kilitleniyor. Bir keresinde öğütme dişlisinin arasından fırlayıp makinenin duvarına sıkışan tek bir kartın ağırlığı yüzünden sistem kilitlendi, kartı bulmak için makineyi sökmek zorunda kaldılar.ISI VE NEM SÜREKLİ SABİT HER AKŞAM SAYIM VAR Binanın ısısı sürekli 21-21.5 derecede; nemi yüzde 45-55 arasında tutuluyor. Bu göstergelerdeki bir değişiklik o günkü üretimin ıskartaya çıkmasına neden oluyor.Her akşam herkes çıkmadan önce ambardaki, kasadaki, depodaki kartlar tek tek sayılıyor. Her bir kartın olması gerektiği yerde olduğu teyit edilmeden kimse dışarı çıkamıyor. Tek bir eksik kart bile çıkarsa müşteriye
haber veriliyor. Böyle bir durumda o seri numaralı bütün kartlar (yurtiçi-yurtdışı) toplatılıp imha ediliyor.ZIRHLI ARAÇLARLA PANAMA KANALI SÄ°STEMÄ°Bütün sevkiyat zırhlı araçlarla Panama Kanalı sistemine benzer bir sistemle yapılıyor. Åžoför ile teslimatçının hiç teması olmuyor. Araç önce özel korunan bir bölüme giriyor. O girince dış kapı kapanıyor. Yükleme yapılıyor. Bu kez iç kapı kapanıyor. Dış kapı açılıyor. Araç çıkıyor, dış kapı kapanıyor.ÇOÄžU ÇALIÅžANI BÄ°RBÄ°RÄ°NÄ° TANIMIYOR Bölümler ve departmanlar arasında fiziki temas yok. Yeni personalizasyon (kiÅŸiselleÅŸtirme) bölümünde çalışan bir kiÅŸi, ulaÅŸtırma ile temas edemiyor. Hatta tanışmıyor bile. Genel müdürün kartı bile her bölüme girmeye yetkili deÄŸil. Çünkü iÅŸletme açısından aynı kiÅŸinin bir karta ait hem numarayı, hem ÅŸifreyi, hem banka kriptolarını bilmesinin bir felaket olacağı düşünülüyor.KREDÄ° KARTLARI KÜÇÜLÃœYORKredi kartlarına AB’de olduÄŸu gibi pin numarası gelecek. AlışveriÅŸlerden sonra bu numarayı girmek gerekecek.Åžeffaf kartlar geliyor. Garanti Bankası baÅŸvuru formlarında müşterilerine kartlarını normal mi, ÅŸeffaf mı istediklerini sormaya baÅŸladı bile.Kredi kartları küçülüyor. 86x57 milimetre olan eski ebatlar 65x40 milimetreye düşüyor. ATM’ler buna uygun olarak iki giriÅŸli olacak.Köpekli, futbol sahalı vs. yeni ÅŸekillerde kartlar geliyor.Â
button