Güncelleme Tarihi:
E-Dönüşüm İcra Kurulu'nun 15. toplantısı Türkiye Bilişim Derneği (TBD) tarafından düzenlenen Bilişim '05 etkinliği kapsamında yapıldı. Devlet Bakanı Abdüllatif Şener'in başkanlığındaki toplantının genel çerçevesini bilişim sektörünün sorunları ve bu konudaki çözüm önerileri oluşturdu.
Toplantıya başkanlık yapan Bakan Şener, 2010 yılına kadar bilişim sektöründe neler yapılabileceğini izlenebilir hale getireceklerini söyledi. Şener, "Böylelikle aynı hedef ve yöne gidecek olan devlet, özel sektör ve vatandaş birlikte büyük bir sinerji oluşturacak" şeklinde konuştu. E-Dönüşüm İcra Kurulu'nun toplantısına Başbakanlık Başmüşaviri Fikret Nesip Üçcan, DPT Başkanı Ahmet Tıktık, TÜBİTAK Başkanı Nükhet Yetiş, TBD Başkanı Turhan Menteş, TOG Bilgi Hizmetleri Daire Başkanı Atilla Yardımcı, DPT Bilgi Toplumu Daire Başkanı Recep Çakal, TK Daire Başkanı Ertuğrul Karaçuha, Türk Telekom Genel Müdürü Mehmet Ekinalan, TT Yönetim Kurulu Başkanı Erkan Akdemir, TÜBİSAD Başkanı Orhan Göksal, TBV Başkanı Faruk Eczacıbaşı ve konunun uzmanı isimler katıldı.
“Bürokrasiyi İnternet'e taşımamak gerek”
Kamu sektöründeki e-dönüşüm konusu ise ayrı bir oturumda masaya yatırıldı. AKP Genel Başkan Yardımcısı Reha Denemeç, TK Başkan Yardımcısı Mustafa Alkan, CHP Uşak milletvekili Osman Coşkunoğlu, Türk Telekom Bilişim Ağları Daire Başkanı Yücel Bağrıaçık, Koç Sistem Kamu Sektörü Satış Müdürü Mustafa Edeer'in konuşmacı olarak katıldığı panelde e-dönüşümün fiziksel boyutunun yanı sıra kültürel boyutunun da üzerinde önemle durulması gerektiği, bütün kamu kurumlarının taşın altına ellerini sokmalarının şart olduğu, e-dönüşüme geçişte eski bürokratik uygulamaların aynen yeni sisteme taşınmaması gerektiği, yetişmiş insan gücüyle desteklenmeyen bir e-dönüşüm çalışmasının başarısızlığa uğramasının kaçınılmaz olacağı üzerinde duruldu.
‘Kültürel Dönüşüm ve E-Kültür’
"Kültürel Dönüşüm ve E-Kültür" paneline katılan Aydın Köksal, Bekir Coşkun, Haluk Geray ve Sevgi Özel, yabancı dilde eğitimin Tevhid-i Tedrisat Kanunu'na aykırı olduğunu, bu uygulamanın kültürel yozlaşma ve kimliksizleşmeden başka bir şey getirmeyeceğini, insanların .tr uzantılı alan adlarından ve e-posta adreslerinden utandıklarını, vatansızlığın moda haline geldiğini, Cumhuriyet'in ilk dönemlerinde dil ve kültüre verilen önemin bugün tamamen silinmeye yüz tuttuğunu, İnternet’te yaşanan sansasyonel olaylardan sonra bilgisayar satışlarının artmasının Türk insanının olaya bakış açısının gösterdiğini, bilişimi kullanarak üretim yapılmıyorsa hiçbir kazanımdan söz edilemeyeceğini anlattılar.
Uluslararası uzmanlar da oradaydı
Etkinliğin ilk gününde düzenlenen Uluslararası Forum: "Geleceği Bilişimle Yönetmek" adlı toplantıda CEPIS Başkanı Jouko Ruissalo, CEPIS çatısı altında 37 üye ülkenin bulunduğunu ve 200.000 bilişim teknolojisi çalışanı olduğunu söyledi. Ruissalo, ECDL’in Avrupa’da ve dünyada geçerli bir sertifikasyon niteliği taşıdığını, sürücü lisansı gibi geçerli olduğunu, bir bilgisayarı bilen ve kullanan kişinin yetkinliğini ispatlayan bir “bilgi teknolojisi sertifikası” niteliği taşıdığını, AB ülkelerinde bilişim sertifikası sahibi nüfusun oranının %14 olduğunu kaydetti. AB ile ortak çalışmalar yapıldığını, örgütün bilişim odaklı çalışan STK’ları desteklediğini söyleyen Ruissalo, AB’de bilişim teknolojisinin kontrolsuz bir biçimde büyümek zorunda kaldığına, bunun da nedeninin BT’ye duyulan büyük talep olduğuna dikkat çekti.
Bilgi toplumu için BT profesyonellerinin becerilerinin önemli olduğunu, bunun için iki kat beceri gerektiğini söyleyen Ruissalo, BT'nin beraberinde rekabeti de getirdiğini hatırlattı. Ruissalo, Hindistan, Brezilya, İsrail, İrlanda gibi ülkelerde yazılım üretilmesinin ve dünyaya ihraç edilmesinin, bu ülkelerde rekabetin ve BT potansiyelinin varlığına işaret ettiğini de sözlerine ekledi.
‘Türkiye teknoloji kullanımında geri’
İsviçre Bilişim Derneği Başkanı Jorg Ruegg, İsviçre’de 7 milyonluk nüfusun 2 milyonunun bilgisayar kullanıcısı olduğunu, bilişim profesyoneli sayısının ise 110 bini bulduğunu söyledi. Bilişim adına İsviçre’de, 1950’de üniversitede ilk bilgisayarın kurulduğunu, 1970’te Pascal programlama dilinin üretildiğini, 1983’te Swatch'un ilk bilgisayarlı saati geliştirdiğini, 1988’de SOFFEX bilişim güvenliği eğitimine başlandığını anlatan Ruegg, 1993’te ise İnternet'in yaygın şekilde kullanılmaya başlandığını belirtti.
TBV Başkanı Bülent Gönç ise, ABD’de BT kullanım yaşının 6'nın da altına indiğini, bu yaş grubunda bilgisayar kullanma oranının %40'lara ulaştığını söyledi. Türkiye’de ise aynı yaş grubunda bilgisayar kullanım oranının %10’da kaldığını ifade eden Gönç, " Bu yaş grubunda 7 milyon kişinin %10’u okul öncesi eğitimden yararlanmaktadır. Türkiye şartlarında herkes okul öncesi eğitime çocuğunu gönderemez ya da evine bilgisayar alamaz. Ancak, müşterek bilgisayar kullanım alanları yaratabilirsek kaynaklarımızı verimli kullanmış oluruz" dedi.