Duruşmada Fener muhabbeti

FENERBAHÇE'nin amigosu 'Rambo' lakaplı Okan Güler, hırsızlık suçundan yargılandığı davada, hákim Semra Demir 300 milyonluk para cezasını erteleyince, ‘‘Delikanlı Fenerbahçeli'ye de böyle bir karar yakışırdı’’ dedi.

Kadıköy 2'nci Sulh Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, Osman Erol Göçen'in silahını çalmak suçundan 5 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanan Okan Güler katıldı. Rambo lakaplı Okan Güler, patronunun silahını sürekli aldığı için hakkındaki suçlamaları reddetti. Polisteki ifadesinde Rambo'dan şikayetçi olan daha sonra mahkemede şikayetinden vazgeçen Osman Erol Göçen, Rambo'nun bir yıldır yanında çalıştığını, hırsız olmadığını söylemişti.

Mahkeme hákimi Semra Demir, Rambo'yu önce 1 yıl hapis cezasına çarptırdı. Daha sonra bu cezayı 300 milyon lira paraya çevirerek erteledi.

Rambo, cezasını erteleyen hákim Semra Demir'e 'Siz Fenerbahçeli misiniz?' diye sordu. Hákimin 'Evet' cevabıyla sevinen Rambo, 'Delikanlı bir Fenerli hákime de böyle karar yakışırdı' diyerek teşekkür etti. Hákim Semra Demir de Rambo'ya duruşmayı renklendirdiği için teşekkür etti.

Okan Güler, patronuna ait silahı alarak sekiz ay önce Üsküdar'da bir iş yerine girmiş, burada iki kişiyi rehin almış ve polisin araya girmesiyle üç saat sonra teslim olmuştu.

İnmeliler yalancıları hemen tanıyor

İNME sonucu konuşma yeteneğini yitiren (afazi) hastalar, yalancıları tespit etmekte çok başarılı oluyor.

Nature bilim dergisinde yayınlanan ve ABD'de Massachusetts Hastanesi'nde psikolog Nancy Etcoff başkanlığında yürütülen araştırmada, afazi hastalarının bu yetenekleri bilimsel olarak kanıtlandı.

Araştırma çerçevesinde, afazi hastalarına, haklarında bilgi veren ve kısmen yalan söyleyen insanların video görüntüleri seyrettirildi.

Afazi hastalarının, yalan söyleyeni tespitteki başarı oranları yüzde 73 olarak belirlendi.

Normal insanların yalanı anlama oranı ise yüzde 50 oldu.

Nancy Etcoff, afazi hastalarının yalan söylendiğini, kişinin yüzündeki ufak değişikliklerden anladıklarını bildirdi.

Etcoff, afazi hastalarının sevinç veya hüzün gibi duygusal tepkileri ayırt etmekte özel bir yeteneğe sahip olmadıklarını, hastaların, söylenen ifade ile yüzdeki ifade arasındaki farkı görebildiklerini söyledi.