Güncelleme Tarihi:
Duruşmaya izlemek için gelen aralarında İlhan Cihaner, Umut Oran, Mahmut Tanal, Süheyl Batum, Gürsel Tekin, Muharrem İnce’nin de arasında bulunduğu CHP’li yaklaşık 40 milletvekili basın mensuplarına ayrılan bölümde oturdu. Eski Bakan Yaşar Okuyan da basına ayrılan bölümde oturdu. Cumhuriyet yazarı ressam Bedri Baykam ile Aydınlık yazarı davanın sanıklarından İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in eşi Şule Perinçek de duruşmayı basına ayrılan bölümde izledi. Yer kalmayınca bazı basın mensupları kendilerine ayrılan bölümde oturmadılar.
Duruşmaya baro temsilcisi ve sanık müdafileri olarak 200’ü aşkın avukat katıldı. İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal, Barolar Birliği Başkanı Vedat Ahsen Coşar, Ankara Barosu Başkanı Metin Feyzioğlu’nun da katıldı. Sanık avukatlarına ayrılan bölümde yer kalmayınca baro başkanlarının da bulunduğu bazı avukatlar müdahil avukatlarına ayrılan bölüme oturtuldu.
Duruşma başlamadan önce bir memur aracılığı ile salondaki izleyiciler duruşma başladıktan sonra alkış yamamaları konusunda uyardı. Ayrıca duruşma salonuna avukatlar dışında hiç kimsenin herhangi bir teknik cihaz sokulamayacağı konusunda da uyarı yapıldı.
Sanıklar saat 09.50 sıralarında salona alınmaya başlandı. Sanıklar salona girerken sanık avukatlarından Vural Ergül alkışlamaya başlayınca, izleyicilerde ayağa kalkarak “Türkiye sizinle gurur duyuyor” diye slogan atarak alkışlamaya başladı.
Duruşmalara katılamayan eski Genelkurmay Başkan İlker Başbuğ ile CHP Milletvekili milletvekili Mehmet Haberal da uzun zamandan sonra ilk duruşma salonuna geldi. Başbuğ, Haberal ve Hurşit Tolon en önde sıra başına yanana oturdu. Başbuğ ve Haberal’ın da arasında bulunduğu tutuklu sanıklar kendilerini alkışlayan CHP’li milletvekilleri ile izleyicileri elleri ile selamladırlar. Bazı izleyicilerle sanıklar birbirlerine öpücük gönderirken bazı izleyicilerin ise ağladıkları görüldü.
Duruşma başlayana kadar geçen 10 dakikalık sürece izleyiciler ayakta durarak, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diye slogan atmaya devam ettiler.
"ADALET İSTİYORUZ..."
Davanın tutuklu sanıklarından gazeteci Tuncay Özkan salona alındıktan sonra izleyicilerin olduğu bölüme dönerek sol el yumruğunu kaldırarak 7 kez “Adalet istiyoruz” diye bağırdı. Her iki elini havaya kaldıran CHP Milletvekili Mustafa Balbay da “Adalet istiyoruz” diye bağırdı. Balbay, "Dava bugün başlıyor. Adalet terazisini yükselteceğiz. Biz burada çürümüyoruz. Sizinle beraber adalet terazisini yükselteceğiz. Biz toplumun 7 veren gülüyüz” dedi. Balbay ayrıca “Dışarısı nasıl” diye de sordu. Danıştay saldırısını gerçekleştirdiği iddia edilen Alparslan Arslan ise salona en son getirildi. Salonda yaklaşık 10 dakika kalan Arslan dışarı çıktı.
Duruşmaya son savunmalarını yapana kadar yasaklı olan tutuklu sanıklar Doğu Perinçek, Veli Küçük, Serdar Öztürk, Mehmet Demirtaş, Veli Küçük, Osman Yıldırım ve Oktay Yıldırım getirilmedi. Tutuklu sanıklardan Fatih Hilmioğlu ile Sedat Peker de duruşmaya katılmadı.
Başkan Hasan Hüseyin Özese ile üye hakimler Sedat Sami Haşıloğlu ve Mehmet Fatih Uslu’dan oluşan mahkemeye heyeti saat 10.00’da duruşma salonuna geldi. Mehmet Ali Pekgüzel , Nihat Taşkın ve Murat Dalkuş da duruşmada savcı olarak yer aldı. Ergenekon duruşmalarında ilk kez 3 savcı aynı anda duruşmaya çıktı. Mahkeme başkanı Özese duruşmanın düzeninin bozulmaması için salondakileri uyardı. Duruşmanın başlamasının ardından önce davaya katılan tutuksuz sanıkların isimleri okundu. Daha sonra ise avukat yoklaması yapıldı. Avukat yoklamasının ardından mahkeme başkanı Özese dosyaya gelen evrakları okudu. Başkan Özese bazı sanık avukatlarınca yapılan mahkeme heyetinin reddine ilişkin talebin reddedildiğini belirtti.
Savcıların davaya ilişki görüşünün açıklaması beklenen davanın 270’inci oturumunda mahkeme heyeti Danıştay Saldırısını gerçekleştirdiği iddia edilen Alparslan Arslan’a silah temin ettikleri iddia edilen 4 sanık hakkında hazırlana ek iddianamenin okunacağının belirtilmesi üzerine avukatlar tepki gösterdi. Avukatların hep birlikte ayağa kalması ve bazı avukatların da alkışla protesto etmesi üzerine salondaki seyircilerde alkışlamaya başladı. Mahkeme başkanı Hasan Hüseyin Özese de seyircilerin çıkartılmasını isteyerek duruşmaya ara verdi.
Salondaki izleyiciler tamamen çıkartıldıktan sonra saat 11.45’d heyet yeniden salona geldi. Duruşma salonuna sadece milletvekilleri, basın mensupları ve avukatlar alındı. Mahkeme başkanı Özese dava ile birleşen ek iddianamenin okunması ile duruşmaya devam edileceğini belirtmesi üzerine, ek iddianamede yer alan sanıklardan Aykut Mete Şükre’nin avukatı Mehmet Taşdeler, ayın 10’unda müvekkiline iddianamenin tebliğ edildiğini ancak kendisine henüz ulaşmadığını söyledi. İddianameye itiraz haklarının bulunduğunu belirten Taşdeler, bunun dikkate alınmasını istedi. Başkan Özese de bunu dikkate alacaklarını belirterek sanık avukatlarından Celal Ülgen’e söz verdi. Celal Ülgen, “Duruşmada kargaşa çıkartmaya gerek yok bu duruşmanın yürütülmesini biz de istiyoruz ve buna çaba gösteriyoruz. Ancak şu anda ne yapacağınızı bilmiyoruz? Bunun bir şablonunu oluşturalım. Bize ne yapacağınız söyleyin” demesi üzerine Özese, iddianamenin okunacağını ardından da Genelkurmay Başkanlığından gelen hard disklere ilişkin naip hakim tarafından hazırlanan ön raporun okunacağını belirtti. Özese, “Bunun ardından savcıya davanın genişletilmesine ilişkin bir taleplerinin olup olmadığını ya da davaya ilişkin görüşünü açıklayıp açıklamayacaklarını soracağız” dedi. Diğer sanık avukatlarının da söz istemesi üzerine Başkan Özese, sanık avukatları adına Celal Ülgen’e söz verdiğini ifade etti.
AVUKATLA TARTIŞMA
Avukat Vural Ergül, araya girerek savunma avukatlarına söz verilmediğini bunun da tutanaklara geçirilmediğini söyledi. Başkan Özese’nin oturmasını söylemesi üzerine Ergül, “Savunma söz hakkı istiyor” diye 3 kere bağırdı. Başkan Özese de, “Avukat Vural Ergül salonda slogan atmıştır” diyerek salondan çıkmasını istedi. Ergül’ün “Dışarı çıkamayacağım. Beni zorla dışarı çıkartamazsınız” demesi üzerine Başkan Özese, güvenlik görevlilerine talimat vererek salondan çıkartılmasını istedi. Bunun üzerine salonda bulunan diğer avukatlar Vural Ergül’ün çevresine geçerek destek verdiler. Bu arada basına ayrılan bölümde oturan bazı milletvekilleri de ayağa kalkarak avukatların bulunduğu bölüme doğru “Ayağa kalkın tepki gösterin” diye seslendi.
Duruşmaya ara verilmesinin ardından duruşma salonunda basına ayrılan bölümde oturan milletvekillerinin ve yasak olmasına rağmen duruşma salonuna getirilen lahmacunları yediler. Duruşma salonuna su dışında herhangi bir yiyecek ve içecek sokulması ise yasak.