Güncelleme Tarihi:
Teknoloji ve sanayinin hızla gelişmesinin, çevre sorunlarının da artmasına neden olduğunu kaydeden Pepe, plansız endüstrileşme, sağlıksız kentleşme, bölgesel savaşlar, tarımda kimyasal maddelerin bilinçsiz kullanımı ve gerekli önlemler alınmadan yoğun üretime geçen sanayi tesislerinin, kirliliği tehlikeli boyutlara çıkardığını ifade etti.
Pepe, 5-16 Haziran 1972 yılında Stockholm'de 13 ülkenin katılımıyla düzenlenen toplantıda, bu sorunların ele alındığını ve bu tarihten itibaren 5 Haziran'ın “Dünya Çevre Günü” olarak kutlandığını hatırlattı. 5 Haziran'ın, Türkiye'de de dünya çevre korumacılığının yaygınlaştırılması, çevresel kalitenin iyileştirilmesi ve bilinçli bir katılımın sağlanması amacıyla evrensel bilinçlendirme günü olarak değerlendirildiğini belirten Pepe, şöyle devam etti:
“Sağlıklı bir yaşamın sürdürülebilmesi, ancak sağlıklı bir çevreyle mümkündür. Dünyamızda daha sağlıklı, mutlu ve huzurlu bir yaşam, ancak çevre koruma konusunda tüm tedbirlerin alındığı, halkın azami derecede bilinçlendiği ve her bireyin çevreci olarak üzerine düşen görevi yaptığı oranda yakalanabilir.
Anayasamızın 56. maddesinde 'Herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek, devletin ve vatandaşların ödevidir' denilmektedir. Toplumun tüm kesimlerini çevre konusunda bilgilendirmek, bilinçlendirmek, olumlu ve kalıcı davranış değişiklikleri kazandırmak ve sorunların çözümünde bireylerin aktif katılımlarını sağlamak amacıyla, Çevre ve Orman Bakanlığı olarak doğa koruma ve çevre eğitimine büyük önem vermekteyiz.”
Pepe, çevrenin korunması, geliştirilmesi ve iyileştirilmesi konularında gösterilen çabaların, insanların daha sağlıklı ve güvenli bir ortamda yaşamlarına imkan sağlayacağını da vurguladı.