Güncelleme Tarihi:
KAPTAN Ayşe Aslı Başak, dünyadaki denizci kadınlar için çalışmalar üreten bir isim. 31 yaşındaki Başak, 2019 yılında Norveç’in Oslo kentinde düzenlenen Nor-Shipping Fuarı’nda denizcilik alanında “İzlenecek 10 başarılı kadın” arasında gösterildi. Kurduğu SheFarers isimli dernekle her yıl yüzlerce genç denizci adayına mentorluk yaptı. Başak’ın hikâyesi şu anda da tutkusu olan denizlerde başlamış:
İLK YOLCULUK ÇİN’E
“Doğma büyüme Çanakkaleli’yim. Denizi çok seven bir aileden geliyorum. Ufak bir balıkçı teknemiz vardı. Çocukluğumda ailecek balığa çıkardık. Denizi seven bir aileden geldiğim için ben de denizci olmaya karar verdim. İTÜ’de Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği Bölümü’ne girdim. Bölümde çok az kız öğrenci vardı. Birinci sınıftan itibaren gemideki stajlarımız başladı. Denizciliğin ne olduğunu ilk gemiye çıktığımda anladım. O yaz İskenderun Limanı’ndan gemiye binip 57 tonluk bir gemiyle Çin’e gittim. Çin’den Avustralya’ya giden bir gemiydi. Gemi büyük bir bilinmezlikti benim için. 20 erkek var, tek başıma gidiyordum. Süveyş Kanalı’ndan yola çıktığımızda etraf uçsuz bucaksız denizdi ve içimden ‘Artık hayatın böyle geçecek’ dedim.
6 AY KARAYA BASMADIM
İnsan fiziksel olarak da mental olarak da her şeye adapte olabiliyor. Gemide çok fazla iş var, sorumluluklar var. 7-24 giden ve her dakikasının para ettiği bir geminin üzerindesiniz. Okul süresince her yaz gemiye çıktım. Üçüncü sınıfta 6 ay hiç inmeden gemideydim. Okulu bitirdiğimde de gerekli sınavlara girerek kaptanlık serüvenime başladım.”
HASTALANINCA LİMANA ÇIKTI
Ancak dört yılın sonunda bir sağlık problemi yüzünden kaptanlık kariyerine son vermek zorunda kalan Başak, kendisine yeni bir kariyer yolu açan o günleri şöyle anlatıyor:
“Son olarak 9 ay aralıksız bir gemide kaldım. 9 ayın sonunda bir sağlık problemi yaşadım. İç kanama riskim oluştu, bir ay hastanede yattım. O noktadan sonra denizleri bırakıp karada bir şeyler yapmaya karar verdim. Bu sefer yine denizcilik şirketinde çalıştım, gemilere kontrole gitmeye başladım. Şu anki işim ise liman kaptanlığı. Şirketimin ilk kadın kaptanıyım. Benden sonra New York’a bir kadın kaptan daha aldılar. Liman kaptanı olarak dünyada 3 kadın liman kaptanı var. Geminin limana bağlanması, gemiyi tutmak, limandaki tüm yükleme faaliyetlerinin doğru ilerlemesi, liman ve gemi arasındaki bağlantının kurulması, yükün eksiksiz ve kusursuz tamamlanması... Tüm bu süreci yönetiyorum.”
BIKIP KABUL ETTİLER
KAPTAN Ayşe Aslı Başak denizcilik sektörünün erkek egemen bir yer olduğunu söylüyor: “Örneğin staj için başvurduğum bir şirket tarihinde hiç kadın çalışan almamıştı. Bir kez başvurdum almadılar, ikinci ve üçüncü kez başvurdum. En sonunda benden bıkıp kabul ettiler ve şirketin ilk kadın çalışanı oldum. Benden memnun kaldıktan sonra o şirket kadın çalışan almaya başladı ve bunu bana da söylediler, ‘Senin sayende kadın çalışan almaya başladık. İyi ki ısrar ettin bu şirkete gelmek için’ dediler.”
Peki neden kadın çalışan almakta bu kadar çekingen davranıyorlar diye soruyorum. Başak yanıtlıyor: “Gemilerdeki kullanım alanları ortak. Bunları kadın ayrı erkek ayrı yapmak masraflı. Kondisyonel olarak çok eski gemiler vardı. Ama bunlar değişti artık gemiler çalışanlar için otel konforunda. Bu değişimle birlikte kadın sayısında büyük bir değişim oldu. Benim mezun olduğum dönemden beri kadın denizci sayısında 3-4 kat arttı.”
120 ÖĞRENCİYE MENTORLUK YAPTI
KARAYA geçtikten sonra kadın gemicilerin sorunlarıyla ilgili elini taşın altına sokmaya karar verdiğini söyleyen Başak, 25 yaşından itibaren aktif olarak uluslararası denizcilik derneklerinin yönetim kurullarında görev almaya başlamış. 2019’da Norveç’te denizcilik alanında izlenecek ‘10 başarılı kadın’ arasında gösterildikten sonra uluslararası konferanslardan çok fazla davet almış: “Dünyadaki kadın denizcilerin durumuyla ilgili kurulmuş Women Offshore kuruluşuyla yakın ilişkiler kurmaya başladım. ABD’li kadınların denizde yaşadıklarını duyunca tüm dünyadaki denizci kadınların aynı şeyi yaşadığını fark ettim. Bu konferanslardan birinde bir mentorluk programı yürüttüklerini gördüm. ABD’de hayata geçen bu proje neden Türkiye’de olmasın diye düşündüm. Arkadaşım Hülya Kaptan ile SheFarers isimli bir girişim kurduk ve bir mentorluk programı oluşturduk. 30 kişilik bir ekip kurduk. İki sene sonunda 120 genç öğrenciye mentorluk sağladık. Yolcu gemilerine giden zabitlerimiz oldu. Çok güzel şirketlerde işe başlayan denizcilerimiz oldu.”
KADES’TEN ESİNLENDİ
KURDUKLARI SheFarers geçen kasım ayında uluslararası bir projeye fikir üretmiş: “56 proje arasından birinci olduk. Ardından İngiltere’deki Shell ekibinden birleşme teklifi aldık. Projemizin amacı gemide yaşanan taciz, mobbing ve şiddet vakalarının anında bildirilebildiği bir sistem kurmaktı. KADES programını denizciliğe adapte etmek istedim. Burada kadın denizcilerden örnekler çıkartarak çalışsam da erkek denizcilerin de ne kadar çok tacize uğradığını öğrendik. Bu yüzden kadın erkek ayırt etmeksizin herkesin bu uygulamayı kullanacağı şekilde uygulamayı geliştiriyoruz. Proje toplamda 5 sene sürecek, şu an ikinci senesindeyiz. Uluslararası Denizciler Birliği Komisyonu önderliğinde Singapur merkezli bir start up ile birlikte bu projeyi hayata geçiriyoruz. Ben projenin danışmanlığını üstlendim. Bu proje bittikten sonra dünyadaki tüm gemilerde bu uygulama kullanılabilecek.”