Güncelleme Tarihi:
Dünyadaki pek çok ülke vaka sayıları yüksek seyretse de Covid tedbirlerini rafa kaldırıyor veya esnetiyor. Bu da salgında sona mı yaklaşıyoruz sorusunu akıllara getiriyor.
Avrupa’da Danimarka öncülüğünde başlayan kısıtlamaların kaldırılması kararını Norveç, İsveç, Finlandiya gibi ülkeler izledi. Her geçen gün de kısıtlamaları kaldıran ülkelere bir yenisi ekleniyor. İsveç 9 Şubat itibariyle salgının önüne geçilmesi amacıyla uygulanan tüm kısıtlamaları kaldırdı. Alınan karar kapsamında yalnızca sağlık ve yaşlı bakım evi çalışanları ile savunmasız durumda olan kişiler belirti gösteriyorsa ücretsiz PCR testi yaptırabilecek.
Finlandiya 14 Şubat itibariyle kısıtlamaları gevşetme, 1 Mart sonrasında ise tamamen kaldırma kararı aldı. Norveç 1 Şubat’ta çoğunu kaldırdığı kısıtlamaların tamamına 17 Şubat itibariyle son verdi. Norveç Başbakanı Jonas Gahr Store yaptığı açıklamada, “Salgın artık çoğumuz için büyük bir sağlık tehdidi değil. Omicron mutasyonu çok daha az ciddi hastalığa neden oluyor. Birçok insan Covid-19 ile enfekte olsa da az sayıda insan hastaneye kaldırılıyor. Aşılar iyi koruma sağlıyor. Bu, enfeksiyon oranı hızla artmasına rağmen artık çok sayıda önlemi kaldırabileceğimiz anlamına geliyor” şeklinde konuşmuştu.
Çekya Başbakanı Petr Fiala, Bakanlar Kurulu toplantısı sonrası basına yaptığı açıklamada, maske zorunluluğu dışında tedbirlerin çoğunluğunun 1 Mart itibarıyla kaldırılacağını söyledi.
Grafik: Harun Elibol
İNGİLTERE TÜM KISITLAMALARI KALDIRMAYI PLANLIYOR
Günlük vaka sayıları 70 binleri bulan İngiltere gelecek ay itibariyle testi pozitif çıkanların kendilerini beş gün süreyle izole etme zorunluluğu da dahil tüm kısıtlamaları kaldıracağını duyurdu. Normal şartlar altında bu zorunluluk 24 Mart'ta kaldırılacaktı. Ancak Başbakan Johnson, salgındaki olumlu eğilimin devam etmesi durumunda bunun bir ay önce gerçekleşebileceğini ifade etti.
İTALYA VE İSPANYA AÇIK HAVADA MASKEYİ KALDIRDI
Açık havada maske kullanma zorunluluğu İtalya’da 11 Şubat, İspanya’da ise 10 Şubat’ta kaldırıldı.
İtalya’daki düzenlemede, kapalı alanlarda ve açık havadaki kalabalık ve toplanma durumlarında yine maske kullanımının 31 Mart'a kadar zorunlu olmaya devam edeceği belirtildi.
İspanya’da ise kapalı alanda maske takılmaya bir süre daha devam edilecek.
AVUSTURYA SINIRLAMALARI KALDIRACAK
Avusturya, 5 Mart’tan itibaren salgın önlemlerinin büyük çoğunluğunu kaldırma kararı aldı. Başbakan Karl Nehammer, virüsün hala hayatın bir parçası olduğunu belirterek, 19 Şubat’tan itibaren uygulanacak kararlarla birlikte, aşı yaptırmayanların da negatif test sonucuyla restoran ve tiyatro gibi kapalı alanlara girebileceğini söyledi.
5 Mart’tan sonra ise gece hizmet veren eğlence yerleri açılacak, büyük etkinlikler ise herhangi bir sınırlama olmadan yapılacak.
ABD YENİ BİR DÜZENE HAZIRLANIYOR
ABD’de başta New York olmak üzere pek çok eyalet Covid önlemlerini hafifletmeye başladı. Öyle ki CDC, maske kullanım kılavuzu da dahil diğer salgın kılavuzlarını da güncellemeye hazırlanıyor.
Beyaz Saray’ın COVID-19’la mücadele koordinatörü Jeff Zients, ‘‘Covid'in kriz olmaktan çıkarak korunabileceğimiz ve tedavi edebileceğimiz bir şey haline döndüğü bir döneme doğru ilerliyoruz’’ dedi.
-- New York kapalı mekanlarda maske zorunluluğunu kaldırdı. Washington ise aşı kanıtı istemeyi durdurdu ve maske zorunluluğu da 1 Mart’tan itibaren gevşetilecek.
-- California, New Jersey, Delaware ve Oregon da kapalı alanlarda maske takma zorunluluğunu kaldırma kararı alan eyaletler arasında yer alıyor.
-- 1999 yılından beri düzenlenen Coachella festivali, salgın sebebiyle üç kez ertelenmişti. Bu yıl maske ve aşı zorunluluğu olmadan düzenlenecek.
BELÇİKA ÖNLEMLERİ YUMUŞATTI
Belçika, hali hazırda yürürlükte olan kısıtlamaların çoğunu kaldırma kararı aldı. Covid önlemleri ‘kırmızı’ koddan ‘turuncuya’ indirildi. 18 Şubat’tan itibaren yiyecek-içecek sektöründeki saat ve kişi sınırlaması sona ererken, gece kulüpleri de yeniden açılacak. Buralara giden kişiler için ise maske zorunluluğu olmayacak.
ALMANYA KISITLAMALARI ÜÇ ADIMDA GEVŞETECEK
Almanya’da ülkede uygulanan kısıtlamaların 3 aşamalı olarak gevşetilmesine karar verildi. İlk aşamada, aşılı kişiler için temas kısıtlamaları kaldırılacak. Ancak aşısız kişilere uygulanan kısıtlamalar, 19 Mart'a kadar devam edecek.
İkinci aşamanın ise 4 Mart'tan itibaren başlayacağı belirtilerek, gece kulüpleri ve eğlence yerlerinde 3G kuralının (aşı yaptırma, hastalığa yakalanıp iyileşme veya negatif test ibraz etme) uygulanacağı aktarıldı.
Üçüncü aşama ise 20 Mart’ta başlayacak, salgının seyrine göre Enfeksiyondan Korunma Yasası kapsamında zorunlu olan ev ofis kuralları da artık geçerli olmayacak.
‘ÖLÜMLER AŞISIZLAR ARASINDA’
‘Ülkemizde de böyle bir rahatlamanın zamanı geldi mi?’ diye sorduğumuz uzmanlar ise henüz erken olduğunu belirtti.
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Öğretim Üyesi Prof. Dr. Neşe Saltoğlu, ülkemizde Covid olan hasta sayısının her geçen gün artmakta, ayrıca vaka sayısının artışına paralel olarak ölüm sayısında da artışın söz konusu olduğunu söyleyerek, “Üç ya da dört doz aşılanmayanlar hala mevcudiyetini sürdürmekte iken kuralları esnetmek uygun bir yöntem olmaz. Ülkemizde aşılaması eksik olanların bir an önce aşılanmalarını sağlamak için ise maksimum çabayı göstermeliyiz. Ölümlerin aşısız ya da eksik doz aşılı olanlar arasında olduğunu fark ediyoruz” dedi.
'HEM RİSK GRUBUNDA HEM AŞISIZ OLANLAR EN ÇOK ETKİLENECEK'
Ülkelerin gevşeme kararlarını değerlendiren uzmanlar, kararı pek doğru bulmasalar da ülkelerin tümünün aynı şekilde değerlendirilmemesi gerektiğinin altını çizdi.
Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bülent Ertuğrul, bu kararları tam olarak doğru bulmadığını söyleyerek, “Adı geçen ülkelerin gerek nüfus gerek aşılama oranları gerekse pandemiden etkilenme oranları birbirlerinden farklı. Omicron ile oluşan dalga sırasında yapılan çalışmalar, bu varyant ile oluşan hastalık tablosunun daha hafif olabileceğine dair bazı veriler sundu. Ancak bu durum özellikle risk grubunda olanlar için geçerli değil. Hem risk grubunda olup hem de aşısını yaptırmamış olanlar için ise durum daha kötü ve istatistikler bu dalgadan en fazla etkilenen nüfusun onlar olduğunu, ölümlerin bu grup içinden olduğunu gösteriyor. Kısacası Covid-19 hala bir halk sağlığı sorunu olmaya devam ediyor.” dedi.
Saltoğlu ise, henüz hiçbir ülkenin kafasında Covid kavramını bitirmemesi gerektiğini vurgulayarak, “Özellikle aşı uygulamalarını başarı ile tamamlamış, yüzde yetmişin üzerinde tam doz aşı ile aşılanmış, sosyo-kültürel açıdan özellikleri farklı, nüfusu daha düşük olan ülkeler gerek maske konusunda aldıkları tedbirler gerekse aşı konusunda yaptırımları ile uygulamaları değiştirmiş olabilirler. Omicron varyantının daha çok üst solunum yollarında hastalık yapması, akciğer belirtilerinin delta gibi varyantlarla karşılaştırmada daha az olması bazı ülkelerin bu kararı almasında etkili olmuş olabilir. Ancak dünyada hala Covid nedeni ile ölümler olmaya devam ediyor Bunların sonuçlarını değerlendirmek açısından henüz çok erken” ifadelerini kullandı.
Ülkelerin pandemi bitmiş gibi davrandığını söyleyen Ertuğrul, “Aşılar yapılmaya başlandığı andan bu yana ülkeler ücretsiz olarak tüm vatandaşlarına ulaştırmaya çalıştı. Önemli bir grup ise aşısını oldu. Omicron ile birlikte şunu da gördük. Aşılar hastalığa karşı önemli bir koruma sağlasa da bulaşı önleyemiyor. Bu durum da kitlesel bulaşa neden oldu. Yani artık hastalığın yayılımını kontrol edemiyorsunuz. Böyle bir durumda sistemin sürekliliğini sağlamak daha önemli hale geldi. Birçok ülke testleri kaldırdı, izolasyon sürelerini kısalttı ve sağlık sistemleri tıkanmadığı sürece de yeni kısıtlama kararları almaya yanaşmıyor. Ancak onların böyle bir yaklaşımda bulunması sorunun olmadığı anlamına gelmiyor” açıklamalarında bulundu.
YENİ VARYANTLAR ORTAYA ÇIKABİLİR
Şu anda dünyada omikron pikini yaşıyoruz diyen Saltoğlu, “Bazı ülkeler sürü bağışıklığına ulaşmayı seçmiş olabilirler. Bu kısıtlamaları açmalarının bir nedeni de bu olabilir. Aşıya erişimin adil olmadığı dünyada aşılanmayanlar nedeni ile örneğin Afrika ülkelerinde olduğu gibi yeni varyantların ortaya çıkması beklenti içerisinde. Bu nedenle sadece kendimizi değil özellikle az gelişmiş ülkelerde yaşayanların da aşıya ulaşabilmesini sağlamak bireysel değil toplumsal düşünmek durumundayız” ifadelerini kullandı.
Bu yoğun bulaş döneminde yeni varyantların ortaya çıkması her an olası. Umarım bu yeni değişim virüse avantaj kazandıracak yönde olmaz.
Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bülent ErtuğrulCovid-19 ile mücadelede maske ve sosyal mesafenin hala eskisi kadar önemli olduğunu vurgulayan Saltoğlu, “Unutulmaması gereken Omicron varyantının diğerlerinden daha kolay bulaşabilmesi. Bu nedenle korunma için 2 metre mesafe kavramının da sürmesi dikkate değer bulunmalı. Öte yandan maske kullanımına dikkat etmeyen, aynı maskeyi günlerce kullanan, maskenin dış yüzeyi ile teması olup el hijyeni uygulamayan insanlarda korunmada maskenin ne kadar etkili olacağı tartışılır” dedi.
Ertuğrul ise aynı görüşteydi. “Maske bu dönemde önemini hiç yitirmedi. Hatta Omicron ile beraber önemi daha da arttı. Çünkü Omicron diğer varyantlara göre çok daha az virüs yükü ile hastalık oluşturabiliyor. Virüsün vücuda girişini engellemeniz gerekli. Burada en önemli kural da maske ve mesafe” ifadelerini kullandı.