OluÅŸturulma Tarihi: Haziran 26, 2005 00:00
ISI (Bilimsel Bilgi Enstitüsü) sonuçlarına göre, Türkiye bilim alanında son yıllarda yıldızı parlayan en önemli ülkelerden biri.ISI yöneticilerinin verdiği bilgiye göre Türkiye’de gerek yayınlanan bilimsel makale sayısı gerek bu makalelere uluslararası alanda yapılan atıflar, her geçen yıl çok hızlı bir şekilde artıyor. Türkiye, bu açıdan bilimde son yılların en dinamik, en hızlı ülkelerinden biri durumuna geliyor. İşte ISI’nın yaptığı araştırmalara göre Türkiye’nin bilim alanındaki performansını ortaya koyan sonuçlar:Türk bilim adamları tarafından hazırlanan makalelere yapılan atıf sayıları, yayınlanan makale sayılarına göre daha hızlı arttığından, makale başına atıf oranı da düzenli olarak yükseliyor. Bu durum, makalelerin sayısının yanı sıra niteliklerinin de yükseldiğini gösteriyor.Türkiye, son 10 yılda dünyanın en fazla makale üreten 26. ülkesi.Yine son 10 yılda, dünyada makale sayısı oransal olarak en fazla artan ikinci ülke.Son 15 yıldan beri, Türkiye’de yayınlanan makale ve atıf sayıları sürekli olarak artıyor.Türkiye’de en fazla sayıda makale üretilen alan tıp.Türk akademisyenlerin makale başına dünyada en fazla sayıda atıf aldıkları alan ise moleküler biyoloji ve genetik bilimi.BİLİMSEL BİLGİ NASIL TAKİP EDİLİYOR?Bilimsel Bilgi Enstitüsü ISI (Institute for Scientific Information), Amerikalı kimyager bilimadamı Dr. Eugene Garfield tarafından kuruldu. 1955’te Times dergisinde bilimsel atıflarla ilgili bir makelesi yayınlanan Garfield, yazısında dergilerin atıf sayılarının takip edilmesi gerektiğini savununca böyle bir merkezin doğmasını sağladı. 3 yıl içinde ISI, kurumsal bir enstitü haline geldi (1958).Web of Science, ISI üzerinden bilimsel makalelerin takip edildiği veritabanı. Fen, sosyal ve beşeri bilimler olmak üzere üç ana dalda 8 bin 600 dergi, bu veritabanı üzerinden izleniyor.Web of Science’da 35 editör bulunuyor. Her biri en az doktora derecesi olan, kendi alanlarında uzman kişiler.Editörler, dünyada her gün yayınlanan 2 milyon makaleden sadece 25 binini seçerek Web of Science’a dahil ediyorlar.Seçilen makalelerde dikkate alınan kriterlerin tümü, sübjektif olmayan bilimsel kriterler. Kısaca, makalenin bilimsel camiaya yeni bir şey getirip getirmediği, her ne konuda olursa olsun daha önce aynı şekilde işlenip işlenmediğine bakılıyor.Yakın zamana kadar tüm makaleleri basılı olarak incelerlerken şimdi tüm arşiv elektronik ortama kaydırılmış durumda. Basılı gelenler de mutlaka tarayıcıdan (scanner) geçiriliyor.Bütün operasyon, ABD’de Cherry Hill ofisi ve İrlanda’da Limmerick Adası’nda yapılıyor.THOMSON, ISI’YI 1990’DA SATIN ALDIThomson, 1920’li yıllarda Kanada’da yerel gazetecilik ve radyo yayıncılığı yapmak üzere kuruldu. Toronto’dan sonra İskoçya ve İngiltere’de de gazete satın almaya başlayıp büyüdü. Bir ara ünlü İngiliz The Times gazetesinin de sahipliğini yaptı ama daha sonra devretti. 80’li yıllarda veritabanı oluşturma işine de girdi. Bu dönem ISI ile ortak projeler üretmeye başladı. 1990’da ise ISI’yı bütünüyle bünyesine aldı. Ardından ISI’nın hizmetlerini global düzeyde sunmak için yine kendi bünyesinde veritabanı çalışması yürüten Thomson Scientific şirketini kurdu. ISI’nın tüm operasyonlarını bu şirkete geçirdi. 1700 kişinin çalıştığı, ABD Philadelphia merkezli Thomson Scientific dışında, grubun hukuk (Thomson Legal), finans (Thomson Financial) ve eğitim (Thomson Learning) alanında faaliyet gösteren 3 ayrı şirketi daha var. 130 ülkede temsilciliği bulunan, 50 bin kişinin çalıştığı, Kanada Toronto merkezli Thomson Grubu’nun 2003’teki cirosu, 7.6 milyar
dolar olarak gerçekleÅŸti.EN ÇOK MAKALE YAZAN VE ATIF ALAN TÃœRK ÖĞRETÄ°M ÃœYESÄ°NE ÖDÃœL VERECEKLERISI verilerini hazırlayan Thomson Scientific’in Avrupa, OrtadoÄŸu ve Afrika Bölge Direktörü Sally Curtis, bilimsel çalışmaları, öğretim üyesi bazında da takip ettiklerini söylüyor. Hatta ÅŸirketin, bazı ülkelerde en çok makale yazan ve atıf alan bilimadamlarına ödül verme gibi bir uygulaması da var. Curtis, geçtiÄŸimiz günlerde Danimarka, Ä°talya ve Ä°spanya’da bu yılki ödülleri daha yeni dağıttıklarını söylüyor. Åžimdi amaçları bunu Türkiye’de de yapmak: ‘YÖK, TÃœBÄ°TAK ve diÄŸer ilgili kurumlara amacımızdan söz ettik. Yaklaşık 6 aylık bir hazırlık sürecine ihtiyacımız var. Sonuçta Türkiye’nin bilimsel deÄŸerini vitrine çıkartıyoruz, önemli bir konu. Hem üniversiteler hem hükümet nezdinde mutlaka bir konsensüs saÄŸlanmalı. Buna çabalıyoruz. Yakında açıklama yapacağız.’MAKALE SAYISINDA DÃœNYADA KAÇINCI SIRADAYIZZirai bilimlerde 20. sıradaBiyoloji ve biyokimya alanında 31. sıradaKimyada 25. sıradaTıpta 14. sıradaBilgisayar teknolojisinde 28. sıradaEkonomi ve iÅŸletme alanında 29. sıradaMühendislikte 23. sıradaÇevre biliminde 27. sıradaJeolojide 28. sıradaBağışıklık biliminde 36. sıradaMalzeme biliminde 23. sıradaMatematikte 35. sıradaMikrobiyolojide 39. sıradaMoleküler biyoloji ve genetikte 36. sıradaÇokdisiplinli dallarda 43. sıradaNörolojik bilimlerde 27. sıradaÄ°laç biliminde 27. sıradaFizikte 35. sıradaBitki ve hayvan bilimlerinde 29. sıradaPsikiyatri ve psikolojide 27. sıradaSosyal bilimlerde 35. sıradaUzaybilimde 42. sıradaÂ
button