Dünya basınından manşetler - 8 Kasım

Gelecek yıl yapılacak seçimleri kazanmayı hedefleyen Başbakan Tayyip Erdoğan, bu amaç altında ülke genelinde kişisel sağlık sistemi oluşturmayı planlıyor. Gelecek ay itibariyle, hükümet her 3 bin 500 Türk’e sağlık hizmeti sunacak aile doktorları sistemini tamamlamayı planlıyor.

AK Parti hükümetinin attığı adım, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) ülkeleri arasında yeni doğan bebek ölümü oranının en yüksek olduğu Türkiye’de bir ilk olacak.

Dünya Bankası, Erdoğan’ın düşündüğü sağlık sistemi için yapılacak harcamaların gerçekleştirebilir olduğunu belirtirken, anket şirketleri Erdoğan’ın başörtüsü gibi dini semboller üzerindeki engelleri hafifletebileceği üçüncü bir dönem için, yapmak istediği reformla destek kazanabileceğini ifade etti.

Başbakanlığının ikinci döneminde sağlık reformlarına odaklanan Erdoğan üç hastane ve farklı uzmanlık alanları için sigorta sistemlerini bir araya getirdi. Bu reformlar farklı imtiyazlar sunması ve memurlara hastanelerde ayrıcalık tanıması eleştirisiyle karşılaştı. Ancak Türk halkı sağlık alanındaki reformları hükümetin en büyük başarısı olarak kabul ediyor. Aynı zamanda reformlar dünyanın dört bir yanından yatırımları Türkiye’ye çekiyor.

WASHINGTON POST: 2010 ara seçimlerinin maliyeti belli oldu

ABD seçim tarihinin en büyük harcamalarına tanık olan 2010 ara seçimleri, seçim kampanyası boyunca Cumhuriyetçi ve Demokrat Parti’ye yemek, konaklama ve araba kiralama gibi hizmetler sunan şirketlerin yüzünü güldürdü.

Analistler, işsizliğin yüzde 10’lara vardığı dönemde yapılan seçimlerde yapılan toplam harcamanın dört milyar doları bulduğunu düşünüyor.

Bir nevi teşvik programına dönüşen ara seçimler, kampanya süresince basın holdingleri, anket şirketleri, orta sınıf lokantaları içine alan çok geniş bir işletme yelpazesine milyarlarca dolar para saçtı.�

Washington Post’un yaptığı harcama analizine göre, Temsilciler Meclisi, Senato ve valilik için yarışan adaylar likör ve yemek siparişlerine en az 50 milyon dolar; golf kulüplerine 3.2 milyon dolar ve pizza, çörek ve kahveye 500 bin dolar gibi dev boyutta paralar harcadı.

Bahsi geçen paralar sadece birkaç ay içinde harcanmış olsa da, 2010 ara seçimlerinin harcama planları Ocak 2009’da hazırlanmaya başlandı.

FINANCIAL TIMES: Almanya’dan ABD’nin ekonomik politikasına ağır eleştiri

Almanya Maliye Bakanı Wolfgang Schäuble, ABD’yi politika yapma güvenirliğini sarsma, küresel ekonomik belirsizliği artırma ve döviz kurları üzerinde iki yüzlülük yapmakla suçladı. Schäuble ayrıca, ABD’nin ekonomik büyüme modelinin “derin bir kriz” içinde olduğu uyarısında bulundu.

Schäuble’nin hafta sonunda yaptığı açıklamalar, Perşembe günü Güney Kore’nin başkentinde yapılacak G20 zirvesi öncesinde yaşanacak gergin görüşmelerin zeminini oluşturdu. ABD’nin, mevcut ticari fazlasını azaltması için baskı yaptığı Almanya, geçtiğimiz hafta ABD Merkez Bankası Fed’in finansal piyasalara 600 milyar dolar ek yardım da bulunmasıyla tekrar alarma geçmişti.

Schäuble, Cuma günü ABD’nin ekonomik politikasını “cahilce” olarak yorumlamıştı. Der Spiegel dergisine konuşan Schäuble, Pazartesi günü yayımlanacak röportajında ABD’ye yönelik eleştirilerine devam etti ve Fed’in aldığı kararların “dünya ekonomisindeki güvensizliği arttırdığını” belirtti.

Schäuble, “Çin’i döviz kuru konusunda eleştirirken ABD’nin para basarak doların döviz kuru değerini yapay olarak yönlendirmesi birbiriyle uyuşmuyor” dedi.

GUARDIAN: Gürcistan karaborsasında nükleer bomba materyali satılıyor

Gürcistan’da yürütülen gizli bir operasyondan elde edilen bilgilere göre, eski Sovyetler Birliği üyesinin karaborsasında nükleer silah üretilmesinde kullanılabilecek yüksek derecede zenginleştirilmiş uranyum satılıyor.

Elde edilen bilgiler, kurşunla kaplanmış sigara paketi içinde gizlenen uranyumun tren yoluyla kaçırıldığı yönünde. Geçtiğimiz Mart ayında, Yerevan’dan Gürcistan’ın başkenti Tiflis’e giden bir trene sigara paketine yerleştirdikleri uranyumu kaçırmak isteyen biri iş adamı, diğeri doktor iki Ermeni tutuklandı.

Gürcistan Devlet Başkanı Mikail Saakaşvili’nin, devletin üst düzey yetkililerine bu konuyu Nisan ayında Washington’da düzenlenen nükleer zirvede görüşmesi yönünde bilgilendirdiği belirtildi. Ancak Washington’da bu konuda henüz hiçbir bilgi kamuoyuna açıklanmadı.

Gürcistan’daki gelişmeler hakkında bilgisi olan kaynaklar, Guardian’a çok özel açıklamalarda bulundu. Buna göre, Gürcistan karaborsasında nükleer bomba yapımında kullanılabilecek materyaller bulunuyor ve bu materyaller ABD’nin gönderdiği özel detektörlerden geçebiliyor. Yetkililer şimdi kara borsada ne kadar yasadışı materyal bulunduğu ve nasıl bir kaçakçılık ağı döndüğünü ortaya çıkarmaya çalışıyor.

DAILY TELEGRAPH: İngiliz hükümetinde ‘İslami terörist’ alarmı

Daily Telegraph gazetesinin elde ettiği gizli devlet belgelerine göre, İngiltere serbest bırakılan ve yakın zamanda hapisten salıverilecek 46 İslami radikal teröristin denetlenebilmesi için yeni önlemler alacak.

Hükümet özgürlüğüne kavuşacak teröristlerin göz hapsinde tutulabilmeleri için yeni kurallar üzerinde değerlendirmeler yapıyor. Üzerinde durulan maddeler arasında, teröristlerin sadece hükümet onayı almış imamlarda görüşebilmeleri, belirli camileri ziyaret edememeleri, sabıkası bulunan hiç kimseyle bağlantıya geçmemeleri ve bilgisayar kullanmalarını yasaklamak bulunuyor.

Adalet Bakanlığı verilerine göre, bu yıl içinde 20 azılı terörist serbest bırakıldı ve iki yıl içinde 26 tane İslami radikal terörist daha özgürlüğüne kavuşacak. Bakanlık, serbest kalacak zanlıların kamuoyunu tehdit etmemesi için göz hapsi birimlerinin yetkilerini artırmayı düşünüyor.

HAARETZ: Netanyahu İran’a karşı askeri operasyon tehdidini savunuyor

İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, New Orleans’ta bir araya geldiği ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden’e, ekonomik yaptırımların İran’ı etkilediğini ancak nükleer silah elde etme çabalarının önünü kesmediğini belirtti.

Netanyahu, İran’ın nükleer programı üzerinde bir kez daha düşünmeye zorlayacak tek şeyin güçlü bir askeri operasyon tehdidi olduğunu söyledi. İsrail’e göre, İran’ın nükleer faaliyetini durdurduğu 2003 yılında, Tahran bu kararı kendisine yönelik askeri operasyon ihtimali nedeniyle aldı.�

ABD Yahudi Federasyonu’ndaki konuşmasından önce Biden ile görüşen Netanyahu, Ortadoğu barış süresince İsrail’in gereken çabayı gösterdiğini ancak karşılığında hak ettiği jestleri görmediğini belirtti.