Dünya basınından manşetler - 7 Eylül
Güncelleme Tarihi:
Dünya basınında bugün öne çıkan manşetler:
GUARDIAN: “ETA ateşkesinde Sinn Fein önemli rol oynadı”
Kuzey İrlandalı ayrılıkçı örgüt IRA’nın siyasi kanadı Sinn Fein’in lideri Gerry Adams, Guardian gazetesine, Bask bölgesinin ayrılıkçı örgütü ETA’nın hafta sonu duyurduğu ateşkeste partisinin önemli rol oynadığını söyledi.
İspanyol hükümeti ETA’nın terörist saldırılara devam edemeyecek kadar zayıf olduğu için ateşkes ilan ettiğini söyleyerek müzakere ihtimalinin olmadığını açıkladı. Ancak Adams bu kararın ayrılıkçı Baskların aylar süren görüşmelerinin sonucu olduğunu belirtti.
Adams, “Bu diyalog sürecine şahsım dahil birçok üst düzey Sinn Fein temsilcisi de katılmıştır” dedi. Görüşmelerin bazen Bask bölgesinde bazen Belfast’ta yapıldığını, çoğu zaman da Cenevre’ye gittiklerini belirten Adams, görüşmelerin ETA üyeleriyle mi yoksa Bask bölgesinden diğer ayrılıkçı radikallerle mi olduğunu netleştirmedi.
Adams, İspanyol hükümetinin ateşkes çağrısını, Ulster’de uygulanan bazı prensipleri benimseyerek bir barış sürecine dönüştürme fırsatı haline getireceğini umut ettiğini de söyledi.
Adams’ın sözleri İspanya başbakanı Jose Luis Rodriguez Zapatero hükümetinin tepkisiyle çelişti. İçişleri Bakanı Alfredo Perez Rubalcaba, “ETA varlığını kabul ettirmek için insanları öldürüyor. Bu da diyalog kuramayacağımız anlamına geliyor. Diyalog sürecini başlatmak için gereken sınırlı barış, yani ateşkes sözü ölmüştür” dedi.
REUTERS: Obama seçim turuna 50 milyar dolarlık yatırım sözüyle başladı
ABD Başkanı Barack Obama, istihdam yaratmak için çalışmalarını artırdığı bir dönemde başlattığı seçim kampanyasında, Pazartesi günü ABD’nin altyapısını yeniden inşa etme sözü verdi. Başk an ilk etapta 50 milyar dolarlık yatırım yapılmasını ve iş dünyası için yeni vergi kesintileri uygulanmasını gündeme getirdi.
Milwaukee’deki İşçi Günü kutlamalarında konuşan Obama, “Yollarımızın 240 bin kilometresini yeniden yapacağız. Bu mesafe dünyanın etrafını altı kez dönmeniz demek. Demiryollarımızın 6 bin 400 kilometresini elden geçireceğiz. Bu Doğu Yakası’ndan Batı Yakası’na gidebilmeniz demek” dedi. Binlerce kişinin dinlediği başkan her cümlesinde alkış aldı.
Obama’nın bu hafta duyurduğu bir dizi girişimden biri olan altyapı planı açıklanır açıklanmaz Cumhuriyetçilerin eleştirileriyle karşı karşıya kaldı. Analistler 2 Kasım’daki seçimlerden sonra Cumhuriyetçilerin Temsilciler Meclisi’nde çoğunluğu elde etmesinin yüksek bir ihtimal olduğunu belirtiyor.
Öte yandan Obama istihdamı artırmak ve ülkedeki 9.6’lık işsizliği aşağı çekmek için elinden geleni yapıyor. Ekonomistler Başkan’ın önünde çok fazla seçenek olmadığı görüşünde.
Beyaz Saray’dan bir yetkili Obama’nın Çarşamba günü Cleveland’da yapacağı konuşmada iş dünyasına 2011 yılında her türlü yeni tesis ve ekipman yatırımını vergiden düşme fırsatı verilmesini teklif edeceğini belirtti.
Bu planla vergilerde iki yıl için 200 milyar dolara varan kesintiye gidilmesi planlanıyor. Başkan ayrıca Çarşamba günü araştırma ve geliştirme konularında çalışacak sektör üyelerine vergi kredisi verilmesini de teklif edecek. Bunun 10 yıllık bedelinin de 100 milyar dolar olacağı ifade ediliyor.
BBC: Yunanistan’da kabine değişti, Druças Dışişleri Bakanı oldu
Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu’nun kabinede yaptığı değişikliklerde en göz önündeki bakanlıklardan biri olan maliye bakanlığı değişmedi.
Başbakan’ın ekonomik ve sosyal politikaları güçlendirme ve kemer sıkma politikalarının öfkelendirdiği seçmenleri sakinleştirme girişimi olarak görülen bu girişimde kalkınma, çalışma, sağlık ve dışişleri bakanları değişti.
Dışişleri Bakanlığı'na, Papandreu'nun vekili Dimitris Druças'ın atandı.
Ancak Başbakan’ın Yorgo Papakonstantinu’yu maliye bakanlığından almaması, sosyalist hükümetin ağır ekonomik programdan geri adım atmayacağının işareti olarak görüldü.
Yeni hükümetin bugün öğlen saatlerinde yemin etmesi bekleniyor.
YNETNEWS: BM nükleer gözlemcisinin Suriye raporu korkuttu
Birleşmiş Milletler Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEK) başkanı Yukiya Amano’nun raporu Suriye yetkililerinin BM müfettişlerinin çölde yer alan ve gizli nükleer faaliyetlere ev sahipliği yaptığından endişe edilen bir tesise girişine izin vermediğini ve bir soruşturmada kullanılabilecek potansiyel kanıtlara erişime engel olduğunu ortaya koydu.
Reuters haber ajansının ele geçirdiği gizli raporda UAEK’nin iki yıldan fazladır tesislere girişine izin verilmediğine işaret edildi. Tesis, İsrail’in 2007 yılında düzenlediği hava saldırısında yerle bir olmuştu. Suriye ise bir nükleer silah programı olduğu iddialarını reddediyor.
Amano raporunda, “Zamanla bazı gerekli bilgiler silinebilir ya da tamamen kaybolabilir” dedi. El Kibar ya da Dair Alzur olarak bilinen tesis, ABD istihbarat raporlarında Kuzey Korelilerin tasarladığı ve silah yakıtı üretmek için kullanılan bir nükleer reaktör olarak geçiyor.
Öte yandan UAEK raporu, İran’ın nükleer programına hız verdiğini ve uranyum zenginleştirme oranını yüzde 90’a çıkarması durumunda üç cihaza yetecek kadar nükleer maddeyi elinde tuttuğuna işaret etti.
Bu ay Viyana’da bir araya gelecek BM Genel Konseyi’ne de sunulacak rapor ilk olarak UAEK Yönetim Kurulu’nda tartışmaya açıldı.
Eldeki bulgulara göre İran’ın şu an yüzde 20 oranında zenginleştirilmiş 22 kilogram uranyumu ve yüzde 3.5 oranında zenginleştirilmiş 2.8 ton uranyumu bulunuyor. Madde şu an UAEK müfettişlerinin gözetiminde ve uluslararası kamuoyunun bilgisi dışında silaha dönüştürülmesi mümkün değil.
Ancak rapor yine de kaygı verici detayları da ortaya koyuyor. Özellikle İran’ın müfettişlerin kimlikleriyle alakalı olarak UAEK kararlarını sürekli olarak reddetmesi ve Haziran ayında iki müfettişin tesislere girişine izin vermemesi bu detaylar arasında en dikkat çekenleri. Raporda ayrıca İran’ın müfettişlerin çalışmalarını engelleme çabalarının da altı çiziliyor.
JERUSALEM POST: İsrail “filoların anası” için hazırlıklara başladı
İsrail, ordu içinde “filoların anası” olarak tanımlanan ve önümüzdeki aylarda 20 gemiyle Gazze’ye yola çıkacak olan filo için çalışmalara başladı.
Filoyu aralarında Adil Barış İsteyen Avrupalı Yahudiler isimli bir örgüt de bulunan Avrupalı ve ABD’li sivil toplum kuruluşlarının koalisyonunun organize ediyor.
Filonun organizatörlerinden biri olan İsrailli-İsveçli bir müzisyen ve sanatçı Dror Feiler, Jerusalem Post’a yaptığı açıklamada “Avrupa ülkelerinden ve hatta ABD’den geniş katılım bekliyoruz. Son filoyu ikiye katlayacağız. En az 12 gemi ve 1,000’den fazla insan olacak” dedi.
İsrail ordusu filonun planlanma sürecini yakından takip ederek bir dizi senaryo için hazırlık yapıyor. Bunlar arasında gemilerin, sayılarının çokluğundan dolayı, daha İsrail kıyılarına gelmeden durdurulmaları da yer alıyor.
Koalisyonun içinde 31 Mayıs’ta İsrail’in kanlı Mavi Marmara baskınıyla sonuçlanan filoyu organize eden Özgür Gazze Hareketi ve İnsani Yardım Vakfı da bulunuyor. Yeni filonun amacı ablukanın, seyahat yasağının ve ihracat engellerinin hemen kaldırılması.
THE NEW YORK TIMES: Putin’den Rooseveltli geri dönüş sinyali
Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin aylar boyunca 2012 seçimlerinde başkanlığa geri dönebileceği yönündeki spekülasyonlara engel olmak için hiçbir şey yapmadı. Dahası Pazartesi akşamı Franklin Roosevelt’in siyasi kariyerine yaptığı göndermelerle böyle bir planı olduğuna açıkça işaret etti.
Bir kez daha seçimlere girerse Rusya’nın siyasi sistemine zarar verip vermeyeceği soruları üzerine Putin, Roosevelt’in ABD’de dört kez seçildiğini çünkü o dönemde Anayasa’nın buna izin verdiğini belirtti.
Putin’in bu sözleri yeniden başkanlığa adaylığını koyarsa bunun bir sorun olmayacağı çünkü Rusya’nın anayasasına uygun hareket ettiği şeklinde algılandı.
Putin daha önce iki kez başkan seçilmiş ancak anayasada üç kez üst üste başkanlığa izin verilmediği için Dimitri Medvedev’i kendi yerine aday göstermişti. Medvedev de başkan seçildikten sonra Putin’i başbakan olarak atamıştı. Ancak Putin bugün hala ülkenin asıl lideri olarak görülüyor.
Anayasa Putin’in 2012’de yeniden başkanlığa aday olmasına engel çıkarmıyor. Ancak Putin ve Medvedev henüz planlarının ne olduğunu açıklamadı.
İkili geçmişte de Putin’in başkanlık süresiyle ilgili sorulara cevap Roosevelt’e göndermeler yapmıştı.
FINANCIAL TIMES: Barclays Capital’ın yeni CEO’su belli oldu
Barclays bugün hızla büyümekte olan yatırım bankasının yeni CEO’su olarak Bob Diamond’ın adını kesin olarak açıklayacak.
Barclays Capital’ı sıfırdan milyarlarca sterlinlik bir bankaya dönüştüren eski öğretmen Diamond, görevi Mart ayında bankanın yıllık toplantısında John Varley’den devralacak.
Varley iş arkadaşlarına hayır işlerine ve yöneticilik dışındaki işlerine yoğunlaşmak istediğini söyledi. Ancak Varley’in hükümette potansiyel bir rol oynayabileceği söyleniyor.
Barclays’i hükümetten yardım almadan mali krizden çıkaran ve karlılığı ile hisse fiyatlarını artıran Varley artık bırakmanın zamanının geldiğine inanıyor.
Öte yandan şu an New York’ta yaşayan Diamond yeni görevi için Londra’ya yerleşecek. Diamond’un CEO olması 2008 yılında Lehman Brothers hisselerinin satışı sürecini yönettiği dönemde ortaya çıkmıştı.