Dünya basınından manşetler - 7 Ekim

POLITICO: ABD'nin Ankara'ya büyükelçi atamasında sürpriz mektup

ABD Başkanı Barack Obama'nın Türkiye'ye büyükelçi atamasını engelleyen Cumhuriyetçi Senatör Sam Brownback'in seneler önce Francis Ricciardone'ye yazdığı bir mektup ortaya çıktı.

Brownback, 2002 yılında dönemin Filipinler büyükelçisi Ricciardone'ye yazdığı mektupta, Ebu Sayyaf adlı örgüt tarafından kaçırılan Amerikalı bir misyoner ve eşinin kurtarılmasındaki çabalarından dolayı teşekkür etti.

Brownback, Ricciardione'nin "Amerika'nın çıkarlarını temsil etmekte harika bir iş çıkaracağını" her zaman bildiğini ve bu nedenle de Filipinlere atanmasına en samimi desteği verdiğini söyledi. Cumhuriyetçi senatör, mektubun altında ise kendi el yazısıyla "Teşekkürler Frank, olağanüstü bir iş başardın!" notunu düştüğü de görüldü.

Brownback, gittiği ülkelerde hükümetlere fazla yakın durduğu gerekçesiyle Ricciardone'nin Ankara'ya atanmasına engel oluyor. Kasım ayındaki ara seçimlerin ardından kısa bir süre daha Senato'da görev yaptıktan sonra emekliliğe ayrılacak olan Brownback'in yeni dönemde vetosunu geri çekip çekmeyeceği ise henüz netlik kazanmadı.

FACEBOOK: Rasmussen'den Türkiye'ye mesaj

NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen, bugün başlayacak olan Türkiye ziyareti öncesinde sosyal paylaşım sitesi Facebook üzerinden mesaj gönderdi.

Rasmussen, Facebook sayfasındaki statü durumuna yazdığı mesajda, NATO Genel Sekreteri olarak üçüncü kez Türkiye'yi ziyaret ettiğini bildirdi.

Rasmussen, "Türkiye, NATO için çok önemli bir ülke ve Afganistan'da Kabil halkının güvenliğini sağlayarak olağanüstü bir iş çıkartıyor. Ancak, Türkiye'nin kilit rol oynadığı NATO ile AB ilişkilerinde ilerleme kaydedilmesini umuyorum. Hem AB hem de Türkiye bu konuda çaba göstermeli" dedi.

BBC: ABD'den Pakistan'a özür

Amerika Birleşik Devletleri, geçen hafta Pakistanlı iki askerin ölümüne yol açan NATO saldırısı nedeniyle özür diledi.

Olay, İslamabat yönetiminin tepkisini çekmişti.

ABD'nin Pakistan büyükelçisi Anne Patterson, yaptığı açıklamada Amerikan helikopterlerinin, açılan ateşe karşılık, askerleri yanlışlıkla militan sanarak vurduklarını söyledi.

Amerikalı bir yetkili ise Pakistanlı askerlerin, helikopterlerin sesini duyunca sadece uyarı ateşi açtıklarını belirtti. Pakistan, olayın ardından NATO tankerlerinin Afganistan'a ikmal güzergâhı üzerindeki sınır geçişini kapamıştı.

NATO sözcüsü James Appathurai, sınırın geçmişte de kapatıldığını, ancak hiç bu kadar uzun süre kapalı kalmadığını söyledi. 

CNN: Zehirli çamur sızıntısı Tuna Nehri’ne ilerliyor

Macar yetkililer, Pazartesi günü bir alüminyum fabrikasındaki rezervuardan sızan ve ilerlemekte olan zehirli çamurun tehdit oluşturmaya devam ettiği ifade edildi. Sızıntının yaşandığı alüminyum fabrikasının sahibi Macaristan Alüminyun Üretim ve Ticaret Şirketi (MAL) yetkilileri, akıntının durdurulması gerektiğini, aksi takdirde Tuna Nehri’nin risk altında kalacağını belirtti.

Atığın, Tuna’ya boşalan Raab Nehri’nin besleyen su kaynaklarına ulaştığı belirtildi. Macar yetkililer, akıntını durdurulmaması halinde bu hafta sonunda zehirli çamurun Tuna Nehri’ne ulaşmasını beklediklerini ifade etti. Öte yandan, faciaya neden olan sızıntının yaşandığı rezervuardaki hasarın giderildiği belirtildi.

Acil güvenlik yetilileri, Raab Nehri’ni besleyen su kaynaklarındaki zahirli çamuru engelleyebilmek için alçı ve gübre kullanıyor. Bu maddelerin zehirli çamura karışarak Raab Nehri’nin 70 kilometre kuzeyinde bulunan Tuna Nehri’ne ulaşana dek bazlığını alması ümit ediliyor.

Macaristan’da kurtarma ekipleri ise derinliği bir metreye ulaşan zehirli çamurun altında kaldığı düşünülen altı kişiyi kurtarmak için çalışma başlattı. Macaristan’ın güney batı eyaletlerini etkileyen faciada sekizi ciddi olmak üzere 116 kişinin yaralandığı belirtildi.

GUARDIAN: ABD'den Afganistan savaşını bitirmek için bir hamle daha

ABD ve Afganistan yönetimleri ülkenin en çok korkulan isyancı gruplarından Hakkani aşiretiyle ilgili temas kurduğunu bildirdi.

Üst düzey Pakistanlı ve Arap kaynaklara göre, Hamid Karzai hükümeti, Hakkani aşireti ile yaz aylarında doğrudan temas kurdu. ABD'nin gruplar teması ise Batılı arabulucular aracılığıyla dolaylı olarak yapılıyor. Ancak ABD'nin görüşmelerinin bir yılı aşkın bir süredir devam ettiği bildirildi.

Afgan ve Amerikalı yetkililerin temaslarının "deneme amaçlı" olduğu ifade edildi. Afganistan'daki isyancıların standartlarına göre bile aşırı derecede acımasız olarak nitelendirilen Hakkani örgütünün el Kaide ile yakın ilişkisi bulunuyor. Ancak hem Kabil hem de Washington, ülkede bir barışın sağlanması için bu grubun dışlanamayacağı sonucuna vardığı belirtiliyor.

 Adının açıklanmasını istemeyen Pakistanlı bir yetkili, Karzai ve ABD'nin yürüttüğü görüşmelere Hakkani'yi de dahil edip etmedikleri yönündeki sorumuza "bu söylediğiniz yanlış değil" yanıtını verdi. Ancak konunun hassasiyetine dikkat çekerek, daha fazla bilgi vermek istemediğini söyledi.

Üst düzey Batılı bir diplomat, ABD'nin artık Hakkani örgütünü Taliban'ın lideri Molla Ömer önderliğindeki 15 kişilik lider Keta Şurası'ndan çok daha güçlü olarak nitelendirdiklerini ifade etti.

GUARDIAN: Liverpool satışı yüksek mahkemeye gidiyor

Liverpool’un Başkanı Martin Broughton’un, kulübün ABD’li sahipleri Tom Hicks ve George Gillett’in karşı çıkmasına rağmen kulübün satış hakkını elinde bulundurduğu konusunda iddia etmesi, taraflar arasındaki kavgayı gelecek hafta yüksek mahkemeye taşıyacak.

Broughton, kulübün yönetim müdürü Christian Purslow ve ticari direkötrü Ian Ayre, Liverpool’u ünlü beyzbol takımı Boston Red Sox’ında sahibi olan New England Sports Ventures’a satmak konusunda anlaştıklarını belirtti. New England Sports Ventures’ın sahibi John Henry, varılan anlaşma altında Liverpool’un Royal Bank of Scotland’a olan 200 milyon sterlin borcunu kapatmatı ve kulübün 100 milyon sterlin civarındaki borçlarını da karşılamayı kabul etti. Ancak bu anlaşmaya İngiltere Premier League yetkilileri ve Liverpool’un ABD’li sahipleri sıcak bakmıyor.

Buna rağmen geri adım atmayan Brought, Purslow ve Ayre’ı görevlerinden almaya çalışan Hick ve George’a karşı gelerek, kulübün yasal satış hakkı ve yönetim kurulunda değişiklik yapma hakkının kendisine ait olduğunu belirtti. Bhicks ve Gillett’in avukatları ise, yönetim kurulunun yeniden oluşturulduğunu ve yeni yönetim kurulunun satışı onaylamadığını belirtti. Brought’un satış hakkının geçerliliğin, yüksek mahkemenin vereceği karar belirleyecek.

WALL STREET JOURNAL: Çin’den AB’ye: Yuanla ilgili eleştiri dozunu düşürün

Çin Başbakanı Wen Jiabao,Çarşamba günü Avrupa Birliği (AB) liderlerinden döviz kurları üzerinde yaşanan savaşta yuanın yeniden değerlenmesi için yaptıkları eleştirilerin tonunu düşürmelerini istedi.

Brüksel'de AB'den üst düzey yetkililer ve işadamlarına yaptığı konuşmada Wen, “Yuanın istikrarını kaybetmesi hem Çin hem de dünya için felaket olur" dedi.

Yunanın dolar karşısındaki değeri Haziran ayından bu yana sabit tutuluyordu. Haziran'dan bu yana hafif dalgalanmasına izin verilse de bu durumdan rahatsız olan ülkeleri rahatlatacak bir seviyeye de ulaşmış değil. Çin'in para birimini düşük tutması ihracatta mallarının fiyatını ucuzlatarak, rekabet sağlamasına neden oluyor.

Yuan Haziran'dan bu yana ABD doları karşısında yüzde 2 değer kazanırken, euroya göre ise yüzde 10 geriledi. Wen konuşmasında her ne kadar yuanın "kademeli" olarak değerlenmesin izin verileceğini söylemiş olsa da bu esasında Çinli yetkililerin bir süredir yaptıkları açıklamaların bir tekrarı olmaktan öteye geçemedi.

Çin'in yuanın dalgalanmasından kaybedecek çok olduğunu vurgulayan Wen, “Eğer bazılarının önerdiği gibi  yuanın değerini yüzde 20 veya 40 artırırsak, fabrikalarımız kapanır ve toplumumuz büyük bir kargaşanın içine düşer” dedi.

REUTERS: Spot altında yeni rekor

Spot piyasada altın fiyatları, doların zayıflaması ve Vietnam'ın altın ithalatına izin verebileceği yönündeki açıklamasının etkisiyle 1,355 doların da üzerinde çıkarak tüm zamanların yeni en yüksek seviyesini gördü.

Spot altın Asya piyasasında sabah saatlerinde 1,355.55 dolar ile yeni rekorunu kırdı. Daha sonra gelen kâr satışlarıyla hafif gerileyerek 1,355 doların altına indi.

Bu yükselişte Vietnam Merkez Bankası'nın iç piyasada fiyatların "aşırı derecede yükselmesi" halinde altın ithalatına izin vereceği yönündeki açıklaması etkili oldu.

Singapur merkezli bir işlemci, "Piyasa oyuncular, Asya'daki fiziki piyasanın dar olduğu gerçeğine odaklanmış durumda. Vietnam en son altın ithalatının kapısını açtığında altın 20 dolar yükselmişti. Bugün bunun 30 dolar olabileceğini söylemek mümkün" dedi.