Dünya basınından manşetler - 29 Mart

WASHINGTON POST: Obama Libya operasyonu kararının arkasında durdu

ABD Başkanı Barack Obama, Pazartesi günü yaptığı konuşmada, Libya’ya yapılan askeri müdahale kararı ve gösterdiği liderliği savundu.

ABD’nin Libya operasyonundaki çıkarını açıklamadığı için eleştiri oklarına maruz kalan Obama, Washington’daki National Defense University’deki konuşmasında, ABD’nin dünyanın dört bir yanında masum sivillerin öldürülmesini önlenmesiyle ilgilendiğini söyledi.

ABD Başkanı aynı zamanda Washington’ın bu görevde müttefikleriyle birlikte çalışması gerektiğini belirtti.

Libya’daki askeri operasyonun başlamasından dokuz gün sonra ilk kez açıklama yapan Obama, Libya lideri Muammer Kaddafi’nin devrilmesi için yapılan müdahaleyi örnek göstererek, iç çatışmalara yapılan müdahalelerin ahlaki mantığını açıkladı.

Obama, Kaddafi’nin isyancıların elinde bulunan bölgelerde Kaddafi’nin acımasız misilleme kampanyası içinde yapacağı katliamları engelleme sorumluluğu taşıdıklarını söyledi.

Obama, “ABD’nin lider olarak bu tür durumlarda dostumuz olan diğer insanlara karşı beslediği sorumluluğunu bir kenara atmak, kimliğimize karşı bir ihanet olurdu… Bazı milletler, diğer ülkelerde yaşanan vahşetlere gözlerini kapayabilir. ABD bu ülkelerden farklıdır” dedi.

27 dakika süren konuşmasında, Libya’ya geniş çaplı uluslararası işbirliği sağlandıktan sonra müdahale kararı aldığını söyleyen Obama, kara birliklerinin müdahalenin dışında tutulması ve komutanın hızlıca Avrupa’ya devredilmesinin de bu karara dahil olduğunu söyledi.

Irak işgaline değinen Obama, “Açık sözlü olmak gerekirse, Irak’ta bir kez bu yola girdik… Buradaki rejim değişikliği sekiz yıl sürdü. Binlerce Iraklı ve ABD’linin yaşamına mal oldu. Neredeyse 1 trilyon dolar harcandı. Bu, Libya’da tekrar altına girebileceğimiz bir şey değil” sözlerini kullandı.

TIMES: Koalisyon güçleri Kaddafi’nin Libya’yı terk etmesine izin verebilir

İngiltere ve ABD’nin, Libya lideri Muammer Kaddafi’nin hızlı bir şekilde sınır dışına çıkarılması fikri üzerine düşündükleri ortaya çıktı. Bugün Londra’da düzenlenecek olan Libya zirvesinde, koalisyon güçlerinin temsilcilerinin, Kaddafi’siz bir Libya üzerinde plan oluşturacakları belirtildi.

ABD ve İngiltere, Kaddafi’nin Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde yargılanmasını daha resmi bulsa da, Libya liderinin en kısa zamanda ülkeyi terk etmesinin, iç çatışmaların sürdüğü Kuzey Afrika ülkesi için daha iyi olacağını düşünüyor.

Kaddafi’nin Libya’yı terk etmesi fikri İtalya tarafından desteklenirken, Afrika Birliği’nden de onay alabilir. İngiltere Başbakanı David Cameron, bugünkü zirvede Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy ile ortak bir uyarıda bulunacak. Cameron, Kaddafi’nin ateşkes ilan etmesi halinde bile NATO’nun, sivillerin “tehditlerden korunması amacıyla” hava harekâtlarına devam edebileceğini belirtecek.

Cameron, Kaddafi’nin bugün yapılacak zirve öncesinde, dikkatleri dağıtmak için ateşkes ilan etmesine şaşırmayacağını ifade etmişti. İngiliz yetkililer, bugüne kadar 2 kez ateşkes ilanı bozan Kaddafi’nin bir üçüncüsüne de sadık kalmayacağını belirtirken, kendisine bağlı birliklerin sivillere tehdit oluşturmaya devam ettiği görüşünde.

Kyodo News: Japonya’da dört bin deprem kurbanının kimliği hala tespit edilemedi

Japon polisi, 11 Mart’ta yaşanan 9.0 büyüklüğündeki deprem ve sonrasındaki tsunaminin ardından en çok zarar gören Iwate, Miyagi ve Fukuşima bölgelerinde, kimliği tespit edilememiş dört bin ceset bulunduğunu açıkladı.

Japonya Ulusal Polis Kurumu’ndan (NPA) yapılan açıklamada, cesetlerin kimlik tespitinin çok yavaş ilermesinin nedeni olarak, insanların veya ailelerin tsunaminin etkisiyle yerleşim birimlerinden çok uzak bölgelere sürüklenmeleri gösterildi.�

Dört bin ceset arasından, 1,700’ünün kimlikleri eşyaları aracılığıyla tespit edilmeye çalışılırken, elde edilen bilgiler internette yayımlandı. Polis, diğer cesetlerin kimlik tespiti için, kurbanların giysi ve beden ölçüleri hakkındaki bilgileri açıkladı.

NPA’ya göre, Japonya’yı vuran deprem ve tsunami, 28 binden fazla kişinin ölümüne veya kaybolmasına neden oldu.

AP/AFP: Fukuşima’da şimdi de zehirli plütonyum sızıntısı başladı

Japonya’da 9 büyüklüğündeki depremin ardından radyasyon sızıntısının başladığı Fukuşima 1 No.lu Nükleer Santrali’nde, şimdi de zehirli plütonyum sızıntısının baş gösterdiği belirtildi. Yetkililer, zehirli plütonyumun santralin dışında birkaç noktada birden tespit edildiğini ifade etti.

Japonya hükümet sözcüsü Yukio Edano, radyoaktif sızıntının büyük kısmının santralin reaktörlerindeki yakıt çubuklarından geldiğini düşündüklerini ifade ederken, bu bilgi, Fukuşima’daki krizi kontrol altına alma çalışmalarında endişelerin artmasına neden oldu.

Edano, mevcut durumun çok ciddi olduğunu belirtti. Bununla birlikte, depremin üzerinden iki haftadan uzun bir süre geçmesine rağmen Fukuşima’daki krizi önleyemeyen TEPCO ile hükümet arasındaki gerginlik de artıyor.

Edano, en son yaptığı açıklamada, her ne kadar radyasyon sızıntısı riski taşısa da, Fukuşima’nın reaktörlerine su takviyesi yapmaktan başka çareleri olmadığını söyledi. Yakıt çubuklarının ısınmasını önlemeleri gerektiğini belirten Edano, su takviyesi ile soğutmaya devam etmekten başka seçeneklerinin olmadığını söyledi.  

TELEGRAPH: İngiliz ordusu Libya operasyonuna gönderecek pilot bulamıyor

Daily Telegraph’ın araştırmasına göre, İngiliz Kraliyet Hava Kuvvetleri (RAF), ordu bütçesinde yapılan bütçe kesintileri yüzünden deniz aşırı operasyonlarda pilot sıkıntısı çekiyor.

Askeri operasyonun başlamasından bu yana, 18 RAF pilotu Libya’daki uçuşa yasak bölgede görev yapmak içişn İtalya’ya gönderildi. Ancak, kalifiye personel sıkıntısı nedeniyle, birkaç hafta içinde filonun yer değiştirmesi halinde onların yerini dolduracak kadar pilot bulunmuyor.

İngiliz ordusunun yaşadığı durum o kadar ciddi boyutta ki, hava kuvvetler Typhoon savaş uçaklarının eğitimi durdurdu ve eğitimden sorunlu personeli Libya’daki operasyon için hazır tutmaya karar verdi. Hava kuvvetlerindeki kaynaklardan alınan bilgilere göre, geçen yaz gösteri uçuşlarına katılan bir avuç pilot da Libya’ya gönderilebilecek.

İngiliz ordusunda gelecek 10 yıl için yapılan bütçe kesintileri, Typhoon savaş uçaklarının personel sayısının da azalmasına neden oldu. Eğitmenler dahil 69 Typhoon savaş uçağı pilotundan 18’i İtalya’daki hava üslerinde bulunuyor. 24 tanesi, İngiltere’nin hava sahasını korumakla görevliyken, 12 tanesi de Falkland adalarında görev yapıyor. Bu durumda, Libya’ya yeni bir filo gönderilmesi için geriye 15 pilot kalıyor.

İngiliz ordusu, bütçe kesintileri nedeniyle 42 bin kişilik personelinden beş bin kişinin işine son verdi.

HAARETZ: İsrail’den BM’ye Filistin devleti uyarısı

İsrail, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi ve Avrupa Birliği’nin (AB) seçkin üyelerini geçen hafta uyararak, Filistin Yönetimi’nin 1967 sınırları dahilinde Eylül ayında tanınmak için çabalarını sürdürmesi halinde, kendine özgü bir takım adımlar atabileceği uyarısında bulundu.

Dışişleri Bakanlığı, geçen hafta 30’dan fazla İsrail büyükelçiliğine gizli bir belge göndererek, Filistin Yönetimi’nin Eylül ayında BM güvenlik Konseyi’nde tanınmak için gösterdiği çabaların bastırılması için mümkün olan en yüksek seviyede diplomatik protestolarda bulunması talimatını verdi.

İsrail, özellikle AB ülkelerinin verdiği desteğin Filistinlileri İsrail’le yapılan müzakerelerden vazgeçmek için cesaretlendirdiği ve BM tarafından devlet olarak tanınma çabalarına yönelttiğini belirtti.

İsrailli diplomatlar, bu tür bir hareketin Oslo Anlaşmaları’nı ihlal ettiğini ve BM tanısa dahi bir Filistin devleti oluşturmayacağını, tersine, şiddete neden olabileceği uyarısında bulundu. Avrupalı diplomatlar, Haaretz’e birkaç gün önce İsrail’in mesajından haberdar olduklarını ifade ederken, bir tanesi, Eylül ayında Filistin devletinin tanınmasının engellenemez olduğunu belirtti.