ANKA
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 04, 2008 13:20
Japonya’da 7 Temmuz’da başlayacak G-8 zirvesi öncesinde Dünya Bankası yükselen gıda ve petrol fiyatları ile ilgili bir rapor yayımlayarak, dünyanın “tehlikeli” bir döneme girdiğini duyururken “Krizin önlenmesinde önümüzdeki birkaç ay kritik” uyarısını yaptı. Raporda gıda krizi konusunda üzerinde durulan sekiz politika önleminin hiç birinin Türkiye’de uygulanmadığı görüldü.
Dünya Bankası’nın “Çifte Tehlike: Yüksek Gıda ve Petrol Fiyatlarına Cevap” başlıklı raporunda 1973 yılından bu yana ilk kez, dünyanın rekor düzeydeki petrol ve gıda fiyatlarıyla karşı karşıya olduğu kaydedilirken, gıda ve petrol fiyatlarının geldiği düzeylerin küresel ekonomi için bir istikrarsızlık öğesi oluşturduğu kaydedildi. Raporda dünya ekonomisinde son yıllardaki hızlı büyümenin petrol piyasalarını zorlayarak eşi görülmemiş fiyat artışına yol açtığı belirtildi.
“KRİZİN ÖNLEMESİNDE ÖNÜMÜZDEKİ BİRKAÇ AY KRİTİK”
Önümüzdeki birkaç ayın, bu ortak krize set çekilmesinde ve giderek yayılan potansiyel etkileri önlemede kritik önemde olduğu kaydedildi.
Rapor, petrolde 2003 ve 2005 yılları arasında gerçekleşen fiyat artışlarıyla karşılaştırıldığında gelişmekte olan ülkelerin son dönemdeki artışlara daha duyarlı oldukları bildirildi.
2008 yılında gıda fiyatlarının keskin bir biçimde artığı belirtilirken 2006'dan bu yana tohum fiyatlarının iki katından fazlaya çıktığı kaydedildi.
Tohum fiyatlarının yükselmesine katkı yapan yapısal faktörler arasında yüksek enerji ve gübre fiyatları, ABD dolarının sürekli değer kaybetmesi, bio yakıt üretiminde kullanılan bitkisel ve hububat yağlarının çok fazla kullanılması olarak gösterildi.
Tecrübeye dayalı kanıtların az olmasına rağmen piyasa analistleri arasında gıda fiyatı artışlarının ana tetikleyicisinin spekülatif faaliyetlerden çok siyasi kararlar gibi unsurlar olduğu konusunda hemfikir oldukları bildirildi.
“YÜKSEK GIDA FİYATLARI ORTA VADEDE SÜRECEK”
Dünya Bankası raporunda gıda fiyatlarına ilişkin orta vade tahminlere de yer verildi. Orta vadede gıda fiyatlarının yüksek olmayı sürdüreceği belirtilen raporda şöyle denildi:
“Mevcut ortamdaki tahminler, hatırı sayılır belirsizliğe sahipken, gıda fiyatlarının, düşmeye başlamadan önce 2008 ve 2009 yıllarında yüksek kalmasını bekliyoruz. Fiyatlar, muhtemelen birçok gıda ürünü için 2015 yılına kadar 2004 seviyelerin üzerinde kalacaklar. Bu tahminler, ABD Kalkınma Ajansı, OECD-FAO gibi kuruluşların tahminleri ile büyük ölçüde tutarlı.”
PETROL FİYATLARI
Raporda son yıllardaki dünya ekonomisindeki hızlı büyümenin petrol piyasalarını zorlayarak eşi görülmemiş fiyat artışlarına neden olduğu belirtilirken de petrol fiyatlarında son dönemde kaydedilen büyük artışlara dikkat çekildi. Raporda şu değerlendirme yapıldı:
“Projeksiyonlar, küresel GSYİH büyümesi yavaşlarken, talep baskılarının hafiflemesine rağmen, petrol fiyatlarınınönümüzdeki iki yıl boyunca sadece mütevazi bir düşüş kaydedeceğini gösteriyor. Petrol fiyatlarının, düşük stoklar, sınırlı yedek kapasite, arzdaki çalkantılar, yeni rerzervelerin kullanılmasındaki belirsizlik ve petrol dışı kaynakların geliştirilmesine bağlı olarak volatil olmayı sürdürmesi olası.”
Dünya Bankası raporunun “Ülkeler bazında krize verilen yanıtlar” başlıklı ekinde ise, ülkelerin varolan krize karşı geliştirdikleri önlemlerin ele alındığı bir tabloya yer verildi. Türkiye dahil 69 ülkenin değerlendirildiği tabloda yer verilen sekiz ayrı önlemin hiç birinin Türkiye’de uygulanmadığı görüldü. Söz konusu önlemler arasında vergilerin düşürülmesi, ihracat kısıtlamaları, fiyat kontrolleri ve nakit transferleri gibi önlemler bulunuyor.
Buna karşın, raporun iç piyasada gıda fiyatlarını düşüren politikaların değerlendirildiği başka bir bölümünde ise, Türkiye, ithalat tarifeleri, KDV ve tohum üzerindeki diğer vergilerde indirime giden ülkeler arasında gösterildi.