Güncelleme Tarihi:
Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, davaya ilişkin gerekçeli kararını açıkladı.
Gerekçeli kararda, bildiride yer alan “Sayın Abdullah Öcalan'a tecrit içinde tecrit uygulanarak, barış çabaları yanıtsız bırakılmış” şeklindeki ifadeyle Abdullah Öcalan'a verilen müebbet hapis cezasının infazının tecrit uygulaması olarak değerlendirildiği ve Öcalan'ın mağdur edildiğinin vurgulanmak istendiği kaydedildi.
“Abdullah Öcalan, amacı Türkiye Cumhuriyeti devletinin toprakları üzerinde Marksist-Leninist bir Kürt devleti kurmak olan PKK'nın elebaşıdır” denilen gerekçeli kararda şunlar kaydedildi:
“Bu amaçla yaptırdığı eylemler sonucunda binlerce insan katledilmiştir. Bu eylemlerinden ötürü müebbet hapse mahkum edilmiş ve cezası infaz edilmektedir.
"ÖCALAN'IN KATKISI KAN VE GÖZ YAŞIDIR"
Bildiride, terör örgütü PKK'nın elebaşı olan ve bu suçtan hükümlü bulunan Abdullah Öcalan'ın döktüğü kana rağmen Kürt sorununun barışçıl çözümüne dair önemli katkılarda bulunduğundan söz edilmektedir. Oysa ki Abdullah Öcalan'ın Kürt meselesine katkısı kan ve gözyaşıdır. Bunun dışında bir katkısı söz konusu değildir. Bu nedenlerle işlediği suçtan dolayı Abdullah Öcalan'a övgü yapıldığı kabul edilmiştir.”
Dava konusu bildiride, “yaşasın dünya kadınları günü, yaşasın kadınların özgürlüğü, yaşasın kardeşlik” şeklinde Kürtçe ifadelere de yer verildiği anımsatılan gerekçeli kararda, bunun da 2820 sayılı SPY'nin 81/c maddesinde düzenlenen “Siyasi partiler, tüzük ve programlarının yazımı ve yayınlanmasında, kongrelerinde, açık veya kapalı salon toplantılarında, mitinglerinde, propagandalarında Türkçe'den başka dil kullanamazlar” hükmüne aykırı olduğu belirtilerek, sanıkların bu madde uyarınca cezalandırıldıkları kaydedildi.
MAHKUMİYET KARARI
Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi, DTP Genel Başkanı Ahmet Türk ve Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk'u, geçen yıl 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde “Türkiye çapında Kürtçe bildiri dağıttıkları” ve bu bildiride “terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ı övücü ifadelere yer verdikleri” gerekçesiyle, SPY muhalefet ve TCK “suçu ve suçluyu övme” fiilinden 1 yıl 6'şar ay hapis cezasına çarptırmıştı.