Dönem sen-ben, A partisi-B partisi dönemi değil: Birlikte hareket dönemi

KOLTUK ARAYIŞI DEĞİL

“24 Haziran seçimleri, bir parti seçimi değildir. Bu seçimler, kişisel kavga alanı, kişisel koltuk arayışı seçimleri değildir. Bu seçimler, ‘söz konusu vatansa gerisi teferruattır’ seçimleridir. CHP olarak, kişisel olarak, hiçbir beklentim yoktur. Çok şükür, evim var oturuyorum, aylığım var, çocuklarım büyüdü. Benim derdim, ülke, benim derdim Türkiye, bayrağım, vatanım.

HERKES MECLİS’TE OLMALI

Biz geniş bir ittifakı, geniş bir birlikteliği sağlamak zorundayız. Tıpkı Gazi Mustafa Kemal’in genelgesinin 6. maddesinde olduğu gibi. Herkes Meclis’te bir şekilde yerini almalıdır. Hiç kimseyi dışlamadan, hiç kimseyi ötekileştirmeden. Biz Cumhuriyet’in kuruluşunda hangi değerler söz konusu ise 24 Haziran’a giderken aynı değerleri savunmak zorundayız. Aynı şekilde hareket etmek zorundayız. Çünkü devleti kirlettiler. Kirlenen devleti temizlemek, Cumhuriyet’in kurucu ayarlarına dönmek için beraber mücadele etmek zorundayız. Dönem sen-ben, A partisi-B partisi dönemi değildir. Dönem vatanı kurtarmak, beraber hareket etme dönemidir.

HER TÜR ÖZVERİYE HAZIRIZ

Bütün siyasi partilerin liderlerine sesleniyorum. CHP olarak Türkiye’nin aydınlığa çıkması için her türlü özveride bulunuyoruz ve bulunmaya da hazırız. Demokrasi için kimler bir araya geliyorsa birlikte hareket etmek zorundayız. Biz önce 301’i aşacağız, sonra yüzde 60 ile Cumhurbaşkanlığı’nı alacağız. Haziranda hepimize görev düşüyor. Haziran umudun adıdır, beklentilerimizin gerçekleşeceği bir aydır. Diktatörleri yolcu edip demokrasiyi getireceğimiz aydır.”

ERDOĞAN'A: ÇIK KARŞIMA

(23 Nisan oturumu) Konuşmamdan çok rahatsız oldular, benim grup başkanvekilim onlara cevap verdi. Yukarıda oturan Bay Recep, alınganlık göstermiş. ‘Ben aşağıda olsam sadece ağzının payını değil, verilmesi gereken dersin en büyüğünü verirdim.’ Recep Bey, zaten senin yerin orası değil ki, aşağı geleceksin. Bugün de konuşmuş, ‘Sadece ağızının payını vermem, verilmesi gereken en büyük dersi veririm.’ Niye karşıma çıkmıyorsun? Çık da kim kimin ağızının payını veriyormuş ben 80 milyona göstereyim.

15 ARKADAŞIN GÖZLERİNDEN ÖPÜYORUM

Ezber bozduk. 15 arkadaşımız İYİ Parti’ye geçti. Vay efendim nasıl yaparsınız? Kümeste yakalanan tilki gibi hep beraber saldırmaya başladılar. Sen kumpas yapacaksın ben gözlerimi kapatacağım, yemezler. Demokrasiyi sonuna kadar savunacağız. Ayarları bozuldu. Ne söyleyeceklerini bilmiyorlar. Kumpas kurdular açığa çıkardık. Beyefendi unutmuş herhalde, diyor ya, ‘Bana muhtar olamazsın diyorlardı, Cumhurbaşkanı oldum’ diye. Sana o yolu CHP açtı. Seni sevdiği için mi; hayır demokrasi için. 15 arkadaşımıza görev verdik, 15 arkadaşın da gözlerinden öpüyorum. Toplumda büyük bir sevinç, beklenti oluştu.